İl Başkanlığı görevinden alındığından sonra sessizliğe bürünen Murat Kılıç ile görüşme öncesinde aklıma takılan çok soru vardı..
Ajandamda alt alta sıraladığım yığınla soru ile görüşme talebinde bulunduğum Murat Kılıç ile Ilıca yolu üzerindeki Arzen tesislerinde buluşurken, özellikle iki şeyi çok ama çok merak ediyordum. Büyükşehir adayı olmayacağını ilk ne zaman öğrendiği, ne düşündüğü ve bir de New City krizine nasıl baktığı, meraklarım arasındaydı.
Ha bir de meraklarım arasında bir şey daha vardı.
İl Başkanıyken yanında olanlar şimdi de yanında mıydı?
***
ERK Haber Dergisi'nde de yer verilen, ayrıntıları orada yeralan bu röportajda sizlere Kılıç ile görüşmemden yansıyanları satır başları ile şöyle anlatabilirim.
-Mehmet Sekmen'in adaylığının resmen ilan edilmesinden üç gün önceydi. Başbakan'ın da katıldığı bir toplantıda danışmanlardan biri beni telefonla aradı. Şu anda Başbakan'ın da hazır bulunduğu toplantıdan aradığını ve Erzurum Büyükşehir adaylığı konusunda iki ismin masada olduğunu söyledi, benden il başkanı olarak hangisini tercih ettiğimi öğrenmek istediklerini belirtti. Ben de bu isimler kimler diye sorduğumda Hakkı Yeşilyurt ile Mehmet Sekmen'in ismi verildi. Bu iki isimden birisini söylemem gerekti ve belediyecilik tecrübesinden ötürü Mehmet Sekmen ismini zikrettim.
-Ben il başkanı olduktan sonra, ilginçtir, çoğu kişiye şaşırtıcı gelecektir, hiç şube açmadım. Bütün şubeleri il başkanlığı görevimden önce açmıştım. Artık işim gücüm dondurma. Nasip olursa şimdi PADO ve ARZEN'in şubelerini açacağım. Özellikle İstanbul'da büyük bir pazar var. Artık tamamen kendim o şubelerin açılmasına yoğunlaşacağım.
-İl Başkanıyken yanımda olup da şimdi ortalıkta hiç görünmeyenler de var elbette. Hiç önemli değil. Ben zaten o gün de dostumu, düşmanımı biliyordum. Kaldı ki o gün yanımda olan bazılarının samimiyetsizliğini de biliyordum, benim için yüktüler de! Yanımda görünmüyor olmaları aslında iyi de oldu!
-Büyükşehir adayı olmak istiyordum. Ama olmadı. Başka bir isimde karar kılındı, saygı duyuyorum. Ama il başkanlığından alınmam üzdü beni.
-Ahmet Karadayı bu şehrin önemli bir ismidir. Katma değeri olan bir isimdir. New City'nin bu durumda olması üzücü. Bir şekilde bu sorunun çözülmesi gerekir. Ben İl Başkanıyken Ahmet Karadayı ile her görüşmemde, 'işini sağlama al' demiştim.
NOT 1: Geçenlerde yazdım, New City konusunda artık Ahmet Küçükler'in konuşması gerektiğini. Küçükler'in bugün-yarın bu konuda bir basın açıklaması yapacağı bilgisine ulaştım. Bu notu da vereyim istedim.
NOT 2: Ben nedense bu New City konusunda başından beri er geç kaybedenin olmayacağını ama kazananın olacağını düşünenlerdenim! Bir defa oradan ev almak için para yatıranlar mağdur olmaz, bir şekilde o evlerine kuvuşurlar. Karadayı da bir şekilde o işi bıraksa da fazla zarar etmez, hatta o inşaatın başkaları tarafından yürütülmesinden yana olur, işine gücüne bakar. O inşaatı velev ki birileri de illa yapar ve kazanır. Bu durumda dediğim gibi kazanan olur ama zaman haricinde kaybeden hiç olmaz. Ben bunu bilir bunu söylerim.
NOT 3: Sekmen'in Radyo Ritm'de yayınlanan Erzurum Ajans proğramında konuşan Sekmen'in şu açıklamasını da duymayanlara duysun diye hatırlatmayı görev bildim. Şöyle dedi başkan: ''Ben koskoca İstanbul'da çimento fabrikasını yıkmış bir belediye başkanıyım. New City Projesi'nde prosedüre uyulmamış. Biz de devletin kuralları gereği gerekeni yaptık . Bu sırada ilgili firmayla defalarca görüştük. Ruhsatınızı alın dedik, almadı. Para yatır dedik, yatırmadı. Sunduğumuz hiç bir alternatifi kabul etmedi. Bu durumda başka ne yapabilirdik?''
---
