Erzurum’da kentsel dönüşüm çalışmalarının bundan böyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından destekleneceğini açıklayan Bakan Murat Kurum, şehir kamuoyunun yüreğine adeta su serpti.
Çünkü son yıllarda belediyeler bu anlamda hayli müşkül duruma düşmüşlerdi. Yaşanan ekonomik sıkıntılar ve tasarruf politakaları da bunun üstüne eklenince, vaziyet iyice içinden çıkılmaz bir hal almıştı.
Şimdi biz “kentsel dönüşüm” diyor ve geçiyoruz da, hadise öyle iki kelimeyle tarif edilecek kadar basit değil.
Yerel yönetimler açısından belki de en zor, en külfetli ve en maliyetli işlerin başında kentsel dönüşüm çalışmaları geliyor. Sonuçta arsa üretip satıyorsunuz da, bu işler öyle “ha” deyince de olmuyor yani!
Dolayısıyla kentsel dönüşüme yoğunlaşmış bir belediyenin her şeyden önce ciddi bir mali kaynağa ihtiyacı var.
İşte tam da böyle bir ihtiyacın hasıl olduğu bu dönemde devreye Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın girmiş olması, gerçekten de çok sevindirici bir durumdur.
Bakan Kurum’un açıkladığına göre; kentsel dönüşüm çalışmaları için özel bir hesap oluşturulmuş ve bu hesaba sıcağı sıcağına 2 milyar liralık kaynak aktarımı gerçekleştirilmiş.
Yani aralarında Erzurum’un da bulunduğu sınırlı sayıda il ve ilçede yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları işte bu kaynakla finanse edilecekmiş.
Güne ve belki de haftaya damgasını vuran bu gelişmenin, Erzurum şehir merkezindeki kentsel dönüşüm çalışmalarından dolayı tam da tedirgin olmaya başladığımız bir döneme denk gelmiş olması ise, ayrıca sevindiricidir.
Aksi halde yürütülen birçok çalışma sekteye uğrayacak, şunun şurasında bir ya da iki yıl içerisinde tamamlanacak işler, kim bilir belki de uzun yılları alacaktı.
Bu bakımdan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un adeta “hızır” gibi yetiştiği Erzurum, bu son dakika gelişmesini unutmayacak ve zihin haritasının bir kenarına mutlaka kaydedecektir.
Erzurum’daki belediyelere gelince:
Onlar da, hazır Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın mali kaynak desteği varken; ortaya adam akıllı projeler koymalı ve kentsel dönüşüme örnek teşkil edecek adımlar atmalıdır.
Bakınız!
Bu işler böyledir; fırsat bin şaşar, bir düşer.
Bu yüzden tavsiyemiz, yerel yönetimlerimizin bu fırsatı en doğru, en düzgün ve en verimli biçimde kullanmaları yönündedir.
Var mı itirazı olan?
