Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "gaybubet evi" olarak adlandırılan evlerde yakalanan ve aralarında örgütün "bölge abi"sinin de bulunduğu 6 sanığın yargılanmasına başlandı.

Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, örgütün "bölge abisi" olduğu iddia edilen tutuklu sanıklardan Mustafa Eker'in yanı sıra Ensar Alada, Onurhan Polat, Ahmet Kibaroğlu, Hakan Sarıkaya ve sanık avukatları ile tanıklar hazır bulundu. Tutuklu sanık Kemal Genççiftçi ise duruşmaya Ağrı Kapalı Cezaevi'nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.

Kimlik tespitinin yapılması ve iddianamenin okunmasının ardından savunma yapan Alada, örgütle bağlantılı şirketlerde sigortalı olmak ve geçim kaygısıyla çalıştığını savunarak, "Yurt dışına çıktığım geziler sosyal amaçlı gezilerdir. Birlikte gittiğim kişilerde ByLock programının olması suç olarak belirtilmiş ama ben o kişilerde ByLock olduğunu bilmiyordum." dedi.

Alada, örgütle bağlantılı olduğu belirtilen derneğe de sportif faaliyetlerde bulunmak için gittiğini, ardından derneğe başkan olduğunu ileri sürerek, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Sanık Eker de savunmasında, hakkındaki yöneticilik iddialarını kabul etmediğini kaydetti.

Örgüte ait okulda ailesini geçindirmek için çalıştığını öne süren Eker, "Telefonuma ByLock programı yüklemedim ve kullanmadım." dedi.

Eker, yurt dışına okulun programları kapsamında çıktığını iddia ederek, şöyle devam etti:

"Yurt dışına çıktığımda örgüt lideri ile görüştüğüm iddiaları kesinlikle doğru değildir. Gaybubet evi olarak adlandırılan eve Ensar Alada'yı tanıdığım için gittim. Bana danışma merkezi açılacağını, çalışıp çalışmayacağımı sorması üzerine görüşmek amaçlı gittim. O evde kalmıyordum ve o evin de gaybubet eviyle alakası yoktur. O evde ele geçen para şahsıma ait bir paradır, örgütle bağlantısı yoktur."

Sanık Polat ise Bank Asya'da hesabının bulunmasının ve örgütle bağlantısı olduğunu bilmediği şirkette çalışmasının terör örgütüne üyelik için yeterli sayılamayacağını ileri sürerek, "Evimin gaybubet evi olduğunu reddediyorum. İş yerime yakın olması için kiraladığım bir evdir." dedi.

Mahkeme heyeti, sanıklardan Polat'ın tahliyesine ve Kibaroğlu ile Sarıkaya'nın dosyalarının bu dosyadan ayrılmasına karar verdi.

Diğer sanıklar Ekici, Alada ve Genççiftçi'nin tutukluluk hallerinin devamına karar veren heyet, eksikliklerin tamamlanması amacıyla duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN

Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, soruşturma kapsamında tespit edilen örgüte ait hücre evine düzenlenen operasyonda, haklarında yakalama kararı bulunan, ByLock kullanıcısı ve sözde örgüt yöneticisi olduklarına dair birçok delil bulunan kişilerin yakalandığı belirtilerek, sanıkların Erzurum bölgesinde yeni örgüt yapılanması oluşturmaya yönelik çalışma içinde olduklarının değerlendirildiği aktarılıyor.

Sanıklardan Genççiftçi'nin iki telefon hattında "ByLock" ile "Coco" ve "Kakao Talk" programları bulunduğu anlatılan iddianamede, sanığın örgütte etkin pozisyonda olan, mahrem yapılanma içinde bulunan ve ByLock kullanıcısı olan kişilerle ABD'ye gittiği, yurt dışına çıkışlarının örgütün faaliyetleri kapsamında olduğu ve ABD'ye yolculuğunun örgütteki konumu gereği FETÖ elebaşının yanına gitme amacı taşıdığının değerlendirildiği kaydediliyor.

İddianamede, sanıklardan Genççiftçi ile bazı kişilerin tutuldukları koğuşlarda örgüt propagandası yaptıkları, koğuştaki diğer kişileri de örgütledikleri aktarılarak, tanık beyanlarına göre sanık Alada'nın "bölgeci" ve Eker'in "bölge abisi" konumunda bulunduğu öne sürülüyor.

Sanık Polat'ın operasyonun yapıldığı evin sahibi olduğu bildirilen iddianamede, sanıkların yakalandıkları evde ele geçirilen paranın, örgütün Erzurum'daki yeniden yapılanma çalışmaları amacıyla saklı tutulduğu ve sanıkların Bank Asya'da hesap hareketlerinin bulunduğu kaydediliyor.

İddianamede, sanıklar Eker, Alada, Genççiftçi, Sarıkaya ve Kibaroğlu'nun "silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan 15 yıldan 22,5 yıla, sanık Polat'ın da "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.