Tam dört koskoca yıl geçti…

Ama ardından bıraktığı acı da sevinç de hala dipdiri, hala çok sıcak.

Millet ve devlet olarak ağır bir bedel ödedik, ramak kaldı, cennet vatanın elden gitmesine…

250 şehit verdik, 2000 binden fazla insanımız yaralandı, sakat kaldı, gazi oldu.

Bu yakıcı acı, daha nice seneler hep hatırlanacak ve o günkü gibi yeniden canımızı yakacak.

Unutmayalım ki, bir akşam yeniden başka sancılara gebe kalmayalım…

Unutmayalım ki, kumpasın, tuzağın, kalkışmanın, ihanetin ve fitnenin her türüne karşı daima uyanık kalalım…

Unutmayalım ki, düşmanlarımız ve içimizdeki hainler hep teyakkuz durumunda olduğumuzu görsünler…

O meşum günün adını “Demokrasi Zaferi” koyduk…

Evet; tastamam doğru bir ad…

Çünkü o gün, bu millet ve devlet bir yanıyla ağır bir bedel öderken diğer yanıyla da dünya tarihinde emsaline az rastlanabilecek bir kahramanlık destanı yazıyordu.

Ölümse ölüm, yaralanmaksa yaralanmak…

Yediden yetmişe sokağa çıkan bu millet, hainlere geçit vermemek için rol yapmadığını gösterircesine tankın önüne yattı, göğsünü topa tüfeğe siper etti.

Hainler ve arkasındaki tüm emperyalist güçler, neye uğradıklarına inanamadılar, tüm hayal ve şer saçan planlarıyla birlikte birer paçavra misali yere serildiler.

Millet, devletiyle el ele verip Türkiye’yi ve bu aziz milleti ağaç kovuğundan çıkma bir ülke zannedenlere, yüzyıllar boyu unutulmayacak bir tokat çaktı.

Yarından sonra 15 Temmuz…

Yani bir kere daha milletin devletiyle et ve tırnak misali olduğunun şanlı bir şekilde ispatlandığı gün…

4 yıl sonra bugün takvimdeki aynı tarihe bakıyoruz.

Gördüğümüz şu:

Su uyuyabiliyor ama düşman alçaklığından asla vazgeçmiyor.

Yenilseler de, darmadağın da olsalar yeni kalleşliklerden ve tertiplerden geri durmuyorlar.

İşte FETÖ-PKK ittifakı ya da ruh ikizliği...

KOVİD 19 Pandemisinin bittiğini düşünerek nasıl ki bazılarımız seleyi suya verdik ya, aynı vaziyet umarım ki bu şer cephesi terör örgütlerine karşı da sergilenmez.

Çünkü bu terör örgütleri dün ayrı ayrı alçakça saldırılarına devam ediyorlardı, bugün güçlerini birleştirdiler ve topyekün hücum ediyorlar.

Tamam; çok şükür ki devlet tepelerine biniyor, inlerine giriyor, aman vermiyor.

Ama buna rağmen, en küçük bir rehavet ve vurdumduymazlık, bu iblislerin ekmeğine yağ sürecektir.

Erzurum Valiliği 15 Temmuz Demokrasi Zaferi nedeniyle bir program hazırlamış. Kitapçığı inceledim, birbirinden değerli onlarca etkinlik var. Vali Okay Memiş, bu meselede son derece yüksek hassasiyete sahip bir yönetici…

O da bu FETÖ terör örgütünün asla hafife alınmaması gerektiğine inanıyor. Bu sebepten olsa gerek ki terör örgütlerine karşı ödünsüz bir mücadelenin kaptanlığını yapıyor.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.