Erzurum'un Tortum ilçesinde biri engelli 3 çocuğuyla yaşayan Emriye Okay'ın hayatı, Genç Çiftçi Projesi kapsamında 40 küçükbaş hayvana sahip olmasıyla değişti.

Tortumkale köyünde yaşayan ve eşinin işi olmadığı için sürekli maddi sıkıntı çeken 34 yaşındaki 3 çocuk annesi Emriye Okay, 1,5 yıl önce Tortum Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne Genç Çiftçi Projesi için müracaat etti.

Başvuru şartı uygun bulunan Okay'a proje kapsamında 38 koyun ve 2 koç hibe verildi. Aldığı hayvanlar ile hayatı değişen Okay, hem çocuklarını hem de çobanlığını yaptığı hayvanları büyütüyor.

Okay, koyunlarının yünü ve sütünden elde ettiği gelirle geçimini sağlayıp kendi ayaklarının üzerinde durmanın mutluluğunu yaşamanın yanı sıra hayalleri ve hedeflerine ulaşmak için hayvanlarının yavrulayıp çoğalacağı günü bekliyor.

Emriye Okay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Genç Çiftçi Projesi sayesinde 40 küçükbaş hayvan sahibi olduğunu söyledi.

Önceden maddi sorunlar nedeniyle güçlükle yaşamlarını sürdürdüklerini belirten Okay, "Eşimin işi olmadığı için çok büyük maddi sıkıntılar çekiyorduk, 3 çocuğumla ortada kalmıştık. Genç Çiftçi Projesi'ne başvurup 40 koyun sahibi oldum, hayatım değişti." diye konuştu.

Okay, bir yıldır koyunlara baktığını, bu süre içinde 6 kuzusunun olduğunu ve bundan dolayı yaşadığı mutluluğu dile getirdi.

Devletin sağladığı imkanlarla yaşamlarının değiştiğini ifade eden Okay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu zamana kadar bir kuzu alacak imkanımız yoktu. Şimdi çok şükür durumumuz düzeldi ve çok mutluyuz. En azından bir kadın olarak artık bir şeyler yapabiliyorum. Koyunların sütünden ve yününden günlük ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz. Hasta bir kızım var, koyunlara beraber bakıyoruz. Allah Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan, Başbakanımız Binali Yıldırım'dan, bakanlarımız ve tarım müdürlüğünde çalışanlardan razı olsun."

Okay, çocuklarıyla her gün sabahın erken saatlerinde hayvanlarını köyün yaylasına ve dağlık alanlara çıkartıp otlattıklarını anlattı.

"TEK HAYALİM, KUZULARIMI ÇOĞALTIP, ÇOCUKLARIMA EV ALIP İŞ YERİ AÇMAK"

Bütün gününü çocuklarına ve hayvanlarına bakarak geçirdiğini dile getiren Okay, "Sabahtan akşama kadar hayvanları otlatıyor, öğlen de suya getiriyoruz. Hem çocuklarımı hem de koyunlarımı büyütüyorum. Şimdilik ahırımız küçük, onu da biraz büyütürsek daha çok rahat edeceğiz. Önceden ezik gibiydim. Şu anda bir kadın olarak kendimi çok güçlü hissediyorum. Çok param olsun istemiyorum, tek hayalim, kuzularımı çoğaltıp, çocuklarıma ev alıp iş yeri açmak." şeklinde konuştu.

Okay, hayvanları sayesinde hayata tutunduklarını, hayvanların sütü ve yününden elde ettikleri gelirle geçimlerini sağladıklarını anlattı.

Çobanlık yapmanın zor olduğuna işaret eden Okay, "Bir kadının çobanlık yapması zor olsa da çok zevkli. Hayvan bakmayı seviyorum. Köyde oturup dedikodu yapacağıma dağda, bayırda çobanlık yapıp huzur ve mutluluk bulmak bana yetiyor." ifadelerini kullandı.

Okay'ın kızı Aleyna (16) da annesine ev işlerinde ve hayvan bakmada yardımcı olduğunu belirterek, "Bazen tek başıma da hayvanları otlatıyorum. Anneme yardım etmeyi ve koyunları çok seviyorum. Koyunlara isim verdim." dedi.

"BİR KUZU ALMA İMKANIMIZ YOKKEN 40 KOYUN SAHİBİ OLDUK"

Emriye Okay'ın eşi Necdet Okay da proje dolayısıyla devlet büyüklerine teşekkür etti.

Okay, şöyle konuştu:

"Bir kuzu alma imkanımız yokken 40 koyunun sahibi olduk. İleriye yönelik hiçbir hayalimiz yoktu çünkü maddi açıdan çok sıkıntı yaşıyorduk, işim yoktu. Devletimiz sahip çıktı, hibeden 40 koyun aldık ve çok mutluyuz. Artık hayallerimiz ve hedeflerimiz var."