Hain saldırılarda şehit olan ve hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır dileklerimle tüm milletimize geçmiş olsun!
Geçmiş olsunla birlikte buna da şükürler olsun!
Tarihe kapkara bir leke olarak işlenecek bu darbe girişiminde sosyal medya hesabımdan bir paylaşımda bulunmuştum; Eyvah Eyvah Eyvah, Peygamber Ocağına ne Köstebekler Girmiş…
Vatanımızı, namusumuzu, canımızı teslim ettiğimiz, adına “Peygamber Ocağı” dediğimiz bu kutsal yuvada kimler yuvalanmış…
Öyle ki, yurt sathında terör belası ile can siperane ciddi mücadele veren güvenlik güçlerimiz, daha açık ifadeyle sağlam evlatlarımızın Güneydoğu’da görevde olduğu bir dönemde bir güruh el düğmeye basıyor ve harekete geçiliyor.
Yazıklar olsun!
Yazıklar olsun!
Yazıklar olsun!
Ya karşımızda düzenli ordu düşman olsa, bu kandırılmışlar mı koruyacaktı bizi?
Onun için şükürler olsun ki, içimizdeki zavallılar kendini göstermiş oldu…
En kötü demokrasi en iyi ihtilalden daha iyidir…
Bunun bilincinde olan Türk halkı da bu uzun gecede gereken cevabı vermiştir…
Lanet olsun sizin zaman zaman dile getirdiğiniz “kanlı mı kansız mı” ifadelerinize...
Burası şehitlerimizin canlarıyla, kanlarıyla emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’dir…
Lanet geceyi tedirgin bir şekilde ekranlarla yaşayan 12 yaşındaki kızım sordu; “Baba biz Atatürkçümüyüz, neyiz?”
“Evet” kızım dedim, “Biz Atatürkçüyüz, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşıyız. Ne ulusalcıyız ne şucuyuz ne de bucuyuz. Bu ülkede yaşayan, ay yıldızlı bayrağımıza boynunu uzatan, bu ülkenin birlik ve beraberliğine önem veren, demokrasiden yana olan, hakka hukuka adalete inanan, dini, inancı herkes gibi kendini bağlayan bir kimliğe sahibiz.
Tek Millet, Tek bayrak, Tek Vatan sloganını şiar edinmeli, evlatlarımıza da bu duyguyu ve yüce dinimizi anlayıp yaşayabilecekleri şekilde aşılamalıyız.
Ve yine herkes bilmeli ki, yeryüzünde Türkiye Cumhuriyeti kadar güzel bir ülke yoktur…
Bir o kadar da düşmanımız var…
Akıllı olalım!
