Editör
admin
27 Ekim 2016 Perşembe 08:43
Kotanlı, "YÖK yönetimine ve üniversitelerimizin rektör ve dekanlarına çağrıda bulunuyorum, üniversitelerde çalışan idari personelin taleplerine kulaklarınızı tıkamayın sendikal ayrımcılık yapmayın. Sendikal ayrımcılık hakkaniyete uygun değildir yetkili sendikanın yönetim kurulu üyelerini yüksek okul ve fakülte sekreterliklerine atamak ne kadar etik ve doğru bir uygulamadır? Yetkili sendika diyerek mediko sosyal yemekhanesinin altında yer tahsis etmek diğer sendikaları yok saymak değimlidir? Üniversite çalışanları sadece mevcut sendikanın yönetin kurulu üyelerinden oluşmadığı gibi diğer sendikalardan da personelin olduğu asla göz ardı edilmemeli Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un açıklamasında hiçbir kamu kurumunda sendikal ayrımcılık yapılamayacağı direktiflerini hatırlatarak yapılan atamaların hakkaniyete aykırı ve sendikal ayrımcılık yapılarak gerçekleştiği görülmektedir. Üniversite de çalışan diğer arkadaşlarımız içerisinde bir sürü fakülte mezunu hatta yüksek lisansını tamamlamış personel atanamazken yapılan son atamaların diğer personeli huzursuz ettiği gibi bu arkadaşlarımıza üvey evlat muamelesi yapılması yanlış bir uygulamadır. Üniversiteleri çekip çeviren, eğitim hizmetlerinin bütün altyapısını hazırlayan, eğitim ordusunun olmazsa olmazı bu arkadaşlarımızı küstürmeyin ve hakkını verin." dedi.
"TORPİL VE KAYIRMA İLE ATAMALAR DURDURULSUN"
Üniversitelerde çalışan idari personelin de üyesi bulunduğu sendika başkanları ve yönetim kurulu üyelerine torpil, kayırma ve kollama usulüyle fakülte sekreterliği ve diğer boş bulunan kadrolara atama yapıldığını ileri süren DES Genel Başkan Yardımcısı Kotanlı,"Bu atamalar personel içerisinde huzursuzluk yarattığı gibi çalışma barışını da bozmaktadır, üyelerimizden bize gelen talepler doğrultusunda Atatürk Üniversitesi'nde son yapılan fakülte sekreterliği atama kararnameleri üniversite içerisinde personeli huzursuz ettiği gibi liyakatin esas alınmadığı sendikal koruma ve kollamanın esas alındığı bir durum sergilenmektedir. Üniversite içerisinde diğer sendikalara üye olan personel içerisinde bu görevleri liyakat la yapacak başka personel yok mu? Bu atamalarda rektör beyi müdahil olmaya davet ediyor ve inanıyoruz ki hakkaniyetli ve liyakatli bir atama için direktiflerini verir." diye konuştu.
Kotanlı, açıklamasında ayrıca, başta Atatürk Üniversitesi olmak üzere üniversitelerde çalışan idari personellerin sorun ve talepleriyle ilgili şu konulara da dikkat çekti: "2013 yılından beri üniversitede neden görevde yükselme sınavı açılmadı Fakülte ve yüksekokul sekreterliği, şube müdürlüğü ayniyat saymanlığı, mühendis, tekniker ve VHKİ gibi kadrolara yapılan atamalar inisiyatifle kollamayla yapılmıştır. Atatürk Üniversitesi atama komisyonu kimlerden oluşmaktadır Yapılan bütün atamalarda yasalar, mevzuat, atama yönetmeliği, yönerge ve hakkaniyeti sağlayıp, öncelikle bilgi liyakat-beceri-kişilik ilkelerine gereken önem verilmiş midir? Yoksa nereli olduğuna, nereye mensup olduğuna bakıp, ona göre mi atama yapılmaktadır? Sekreter ve şube müdürü kadrolarına yapılan atamalarda, yönetimin keyfi atama uygulama sebebi nedir? Sekreter kadrolarına sınavsız atama yaparak, sonrada şube müdürü kadrolarına çekilmesi hukuki, adil ve etik midir? Kurumun huzur ve düzenini, eğitimin kalitesini sağlamak için kesinlikle iyi bir hesap sorma operasyonu yapılması hakkaniyet yönünden kesinlikle şarttır. Acaba vicdanlar rahat mıdırlar? Geçmiş yönetim döneminde yapılan görevde yükselme sınavında başarılı olan yedeklerden 90 puan alan memurlar, şef kadrosuna dahi atanamazlarken torpil ve kollamayla memurları nasıl hiç sınava girmeden sekreterliğe ve sonra da şube müdürü kadrolarına atma yapılıyor anlamakta güçlük çekiyoruz ? Atölyelerde teknisyen olarak çalışan teknik personelleri fakülte sekreteri ve şube müdürü kadrolarına atamak yasal mıdır? Bu şekilde altı yıldır birçok personel atanmıştır. Bunun adil, etik ve vicdani bir izahı var mıdır? Bütün fakülte, yüksekokul, enstitü sekreterleri ile başkan ve şube müdürlerinden kaç kişi bilgi, beceri, liyakat ve üstün tecrübeleriyle takdir almaya layıktır, bunları araştırmak üniversitemizin lehine olacaktır. Haksızlığa uğrayan liyakatli gariban personel sizlere haklarını helal etmiyor, bunu sakın unutmayın. Her hizmet sınıfındaki personel, kendi sınıfı ve unvanı alanında yükselerek, asli ve fiili görevini yapması hukuki bir gerekçe olmalıdır" şeklinde konuştu.