Erzurum Büyükşehir Belediyesince kar, yağmur ve dere sularının boşa gitmeyip tarım ile hayvancılıkta kullanılması için yapılan 400 gölet, kuraklık riskinin yaşandığı bugünlerde tarıma ve meralarda otlayan hayvanların içme suyuna katkı sunuyor.

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AA muhabirine, büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığı açısından öne çıkan kentlerinde birçok önemli çalışmanın yanında tarım ve hayvanlık projeleriyle insanların yaşamlarını kolaylaştırmak için gayret ettiklerini belirtti.

Türkiye'deki meralarının yüzde 40'ının Doğu Anadolu Bölgesi'nde, yüzde 12,5'inin ise Erzurum'da bulunduğunu belirten Sekmen, hayvanların meralarda otlayıp hem su içebilmeleri hem de mahallelerde tarımsal üretime katkı sunulması için yaptıkları gölet çalışmalarına her yıl yenisini eklediklerini söyledi.

Hem hayvancılığın önemli girdilerinden ot, buğday ve arpa gibi ürünlerin üretimi hem de çayırlar için sulamanın önemine dikkati çeken Sekmen, yağmur, kar ve dere sularını boşa akmadan toparlamak için göreve gelir gelmez gölet çalışmalarına başladıklarını vurguladı.

"HAYVANLAR GÖLETLERDE İÇME SUYU SIKINTISINI GİDERİYOR"

Sekmen, meralardaki suları bir araya toplayarak yaptıkları göletlerin kuraklık döneminde ne kadar işe yaradığının görüldüğünü ifade ederek şöyle devam etti:

"Bunun için de kendi oluşturduğumuz ekipler ve iş makineleriyle, 400 civarında gölet yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Bugün bu göletlere çok büyük bir talep var. Bu sene büyük bir kuraklık söz konusu. Hamdolsun yaptığımız göletler insanların ihtiyaçlarını gidermeye başladı. Öyle bir talep doğdu ki daha önce gölet istemeyen vatandaşlarımız bu yönde istekte bulunmaya başladı. Hayvanlar göletlerde içme suyu sıkıntısını gideriyor. Boşa akan suları değerlendirip gölette toparlıyoruz, bunlar da tarım ve hayvancılıkta kullanılıyor. Göletler sayesinde büyük bir su israfını da önlemiş olduk. Bizim hedefimiz en az 1000 gölete ulaşmak. Buna ulaşabilirsek çok önemli mesafe aldık. Durum onu gösteriyor ki 1000 göletle de kalmayacağız. Bazen bir köye bir gölet yetebiliyor ama arazi genişse her köye bir gölet de yetmeyebiliyor."

Tarım ve hayvanlığın yanında vatandaşın hayatını kolaylaştıran hizmetlerin kentteki insan hareketliliğine yansıdığını anlatan Sekmen, yürüttükleri yatırımlar, tarım, hayvancılık ve turizm sektörüne yönelik projelerle kentteki nitelikli göçün tersine döndüğünü söyledi.

"ERZURUM'UN GÖÇ YAZGISINI TERSİNE DÖNDÜRMEDE KARARLIYIZ"

Erzurum'un göç yazgısını tersine döndürmede kararlı olduklarını vurgulayan Sekmen, "Bizim göreve geldiğimiz dönemde her yıl 15-25 bin insan göç ediyordu ama şimdi bu göç durdu, artık stabil hale geldi. Mahallelere hizmet götürdükçe bırakın göç etmeyi memleketinden ayrılmış insanlar geri dönmeye başladı. Bu insanlar hayvancılık ve tarımla uğraşıyor." dedi.

İklim değişikliği nedeniyle yaşanan su sıkıntısını, tarım ve hayvancılığa yansıtmamak için göletlerin yanında farklı çalışmalar da yaptıklarını ifade eden Sekmen, şunları kaydetti:

"Biz gölet yapımıyla da sınırlı kalmadık, bol miktarda hayvan sulağı yaparak araziye yerleştiriyoruz. Bu göletlerdeki suları borularla getirip oraya akıtıyoruz ve hayvanlar rahatlıkla sularını içebiliyor. Ayrıca hayvanlar arazide dinlendiği zaman onlara güneşten ve yağmurdan korunabilmesi için gölgelikler yapıyoruz. 1144 mahallemiz var, en az bu sayı kadar gölgelik yapacağız. İleriki yıllarda bu sayı da artacak. Bunlar da hayvancılığın gelişmesine önemli katkılar sağlayacak."