Üç oturum şeklinde gerçekleşen sempozyumda hayatın her alanında başarılı olan “Güçlü Kadınlar” hakkında sunumlar yapıldı.
Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Mavi Salonda düzenlenen ve ilginin oldukça yoğun olduğu sempozyuma; Erzurum Vali Yardımcısı Can Atak, Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Bayrakçeken Yurtcan, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Polat ile çok sayıda akademisyen ve izleyicinin katıldı.
ÖZKURT: TÜRK KADINININ ÖNEMİNİ VURGULAMAK İÇİN BU SEMPOZYUMU DÜZENLEDİK
Sempozyuma başkanlık yapan Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi ve aynı zamanda Er-Vak Kadın Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Zülal Özkurt, konuyla ilgili bir değerlendirmede bulunarak bu sempozyumu hazırlamalarındaki amaçlarının; kadının değerini ve moralini yükseltmek için güçlü kadın rol modeller eşliğinde tarihte, edebiyatta, bilim dünyasında, sanatta, musikide ve İslam dünyasında başarılı olan Türk kadınının önemini vurgulamak ve bu sayede kendilerini güçlü hisseden, özgüveni yüksek kadınların, mutlu bir ailede daha iyi bir eş, daha iyi bir anne, hayırlı nesilleri yetiştiren bir öğretmen, başarılı bir iş kadını, yani sosyal hayata ve topluma tüm yönlerden katkısını sunan üretken, verimli, saygın bir insan ve en önemlisi de aynanın karşısına geçtiğinde kendisiyle gurur duyan ve asıl önemli olanın da her şeyden bağımsız olarak tam da bu an ve bu duygu olduğunun farkına varabilen kadınlar olarak hayatların sürdürmelerine destek olmak, kadınların çalışma azmini ve hedefini yükseltmek, motivasyonunu artırma konusunda milli hedefler doğrultusunda kadınlara misyon yüklemek ve rol model seçmeleri için vizyonlarını genişletmeye yardımcı olmak şeklinde özetledi.
GÜZEL: MİLLİ KAHRAMANI KADIN OLAN TEK ŞEHİR ERZURUM’DUR
Er-Vak Başkanı Erdal Güzel ise, erkek egemen bir coğrafyada yaşandığının altını çizerek, kadın cinayetlerinin yaşandığı bu süreçte “Güçlü Kadın” sempozyumu ile kadının gücünün hatırlatılmasını ve bir farkındalık oluşturulmasını hedeflediklerini belirterek, Cumhuriyeti kurarak kadınlara çeşitli haklar tanıyan Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla andıklarını ifade ederek sempozyumun düzenlenmesine katkı sunan ve destek veren katılımcılara teşekkür etti.
Erzurum’un kadın egemen bir şehir olduğunu belirten Güzel, milli kahramanı kadın olan tek şehrin Erzurum olduğunu hatırlatarak, tarihte isminden bahsedilen çok sayıda Erzurumlu güçlü kadınların varlığından bahsedip, bunlar içerisinde İzmir işgali sırasında Erzurumlu kadınları toplayıp miting yapan Faika Hakkı Hanım’dan, Kurtuluş Savaşı’nda müfrezesi ile destan yazan üsteğmen Fatma Seher’e kadar birçok güçlü kadından örnekler verdi.
Başkan Güzel; Semerkant’a “Şehirlerin Şahı ”, Kahire’ye “Şehirlerin Annesi”, Kurtuba’ya “Şehirlerin Pırlantası” ismi verildiği gibi Erzurum’a da “Güçlü Kadınların Şehri” denilmesinin uygun olacağını belirtti.
ÜÇ ANA BAŞLIK ALTINDA 12 SUNUM GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Güçlü Kadınlar Sempozyumunun Prof. Dr. Leyla Sağlam’ın başkanlığını yaptığı İz Bırakan Türk Kadınları başlıklı birinci oturum ile başlayan sempozyumda Prof. Dr. Esin Dayı Tarihte Türk Kadını, Prof. Dr. Nesrin Feyzioğlu Edebiyatta ve Musikide Türk Kadını, Dr. Veli Kılıçarslan Tanzimat Sonrası Edebiyatta Türk Kadını, Doç. Dr. Didem Özışık Sanatta Türk Kadını, Prof. Dr. Zülal Özkurt ise Bilimde Türk Kadını başlıkları altında sunumlarını gerçekleştirdiler.
Doç. Dr. Dilşad Güzel’in başkanlığını yaptığı Toplumsal Yaşamda Türk Kadını başlıklı ikinci oturumda Doç. Dr. Esra Hacımüftüoğlu İslam’da Kadın, Av. Ayşe Dilruba Çınar Karadabağ Hukukta Kadın, Prof. Dr. Mevlüt Özben Sosyal Hayatta Kadın, Prof. Dr. Nuray Karaca Ailede Kadın, Feride Eda Çalıkuşu ise İş Dünyasında Kadın başlıklarıyla konu hakkındaki görüş ve fikirlerini aktardılar.
Son oturum ise Prof. Dr. Reva Balcı Akpınar başkanlığında gerçekleşen Cumhuriyet Kadınları konusuyla Dr. Öğr. Üyesi Esra Çınar Tanrıverdi Pandeminin Kadın Kahramanları, Nuran Çelenk, Havva Kanca ve Arzu Özdoğan Köy Öğretmenleri ve Köy Ebeleri başlıkları kapsamında sunumlarını yaptılar.
Sempozyum, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş’ın şiir dinletisi ile son buldu.
Editör