ESOB’da yaşanan zimmet davaları ile ilgili geçtiğimiz hafta Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesinde karara bağlanan zimmet davalarının ilkinde birlik başkanı ve yönetim kurulu üyelerine görevi kötüye kullanma cezası verilmesi ile ilgili yapılan açıklamalara cevap veren Matbaa, Kırtasiye ve Tabelacılar Esnaf Odası Başkanı Hikmet Karaca, “Henüz süreç bitmedi, asıl zimmet davası Yargıtay 5. Ceza dairesinde karar aşamasındadır.” dedi.

Karaca yaptığı yazılı açıklamada daha sonra şunları kaydetti. “Geçtiğimiz Salı günü Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen zimmet davasında ESOB başkanı, yönetimine ve genel sekreterine “Görevi Kötüye Kullanma“ cezası verilmesi ile ilgili dava konusuna ve olayların detaylarına fazla girmek istemiyorum. Neticede yapılan son duruşmada davaya bakan mahkeme heyeti, millet adına bir karar vermiştir. Verilen bu kararın yorumunu yapmak yerine olayı kamu vicdanına havale etmek en doğrusu olacaktır. Mahkemenin görevi kötüye kullanma kararına sevinip “ALLAH’A ŞÜKÜR AKLANDIK” diye pişkince basına beyanat veren Birlik Başkanı Rasim Fırat, bir anlamda yaptıklarının yanında böyle bir cezanın sevincini yaşayarak asıl büyük suçu olan ZİMMET’ten kurtulduğunu ağzıyla ifşa etmiştir. Avrupa Birliği Hibe Programları kapsamında yapılan projelerin yürütülmesinde yetki verdiğimiz Rasim Fırat ve Genel Sekreterin sorumluluğunda meydana gelen zimmet ve görevi kötüye kullanma hadiseleri ile ilgili davalar henüz bitmemiş ve Yargıtay 5. Ceza Dairesinde sonuca bağlanmamış bir zimmet davası daha bulunmaktadır. 8 yıl süren bu davaların konusu ve hala inandığım ve iddia ettiğim yanlışlıkları, yolsuzlukları ve usulsüzlükleri en az benim kadar kamuoyu ve esnafımız da takip etmektedir. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı, Bakanlık Başmüfettişleri ve Sayıştay Denetçileri tarafından yapılan incelemeler neticesinde, projeler ile ilgili alınması gereken malzemelerin beyan edilen miktarlardan az alındığı, proje kapsamında belirtilen malzemelerin yerine fason ve kalitesiz malzemeler alındığı ve resmi evrakta sahtecilik yapılarak şişirme faturalar tanzim edildiği tespit edilmiş ve ilk etapta 65 kg. has gümüş, 450 kg. ham oltutaşı ve ayrıca 49.580 EURO’luk bir zimmet çıkarılmış ve davalar bu yönde devam etmiştir. Davaların başlarında Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı Rasim Fırat’a zimmetten tutuklama da vermiştir. Rasim Fırat ve genel sekreter, usulsüzce buharlaştırdıkları proje paralarını “birlik binasına harcadık” yalanları üreterek mahkemeleri ve kamuoyunu kandırmaya ve yanıltmaya çalışmışlardır. Oysa ki; Birlik binasının tamamı birliğin üst kuruluşu olan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu tarafından Cahit isimli bir müteahhide ihale edilmiş ve bina anahtar teslimi yapılarak esnaf odalarına teslim edilmiştir. Bu konuda birliğin binaya maddi aktarım yapması söz konusu değildir. Birliğin birçok yerden geliri vardır, söz konusu paraya ihtiyacı da yoktur. Konfederasyon tarafından anahtar teslimi ihale edilen birlik binası, olay tarihinde henüz inşaat halindeydi, Yüklenicinin yapımını devam ettirdiği bu inşaatın neresine, nasıl bir harcama yapılır. Söz konusu paranın inşaata harcandığına dair yönetim kurulu kararı, fatura, tutanak, banka dekontu gibi hiç bir belge olmadığı gibi, bu konuda verilen yalan ve yanlış ifadeler ise sadece mahkemeyi ve kamuoyunu yanıltma amaçlıdır. Birlik yönetim kurulu yürütme organıdır, hiçbir hizmet, alım ve satım yönetim kurulu kararı olmadan yapılamaz, eğer bu para söylendiği gibi gerçekten binaya harcanmış olsaydı, mutlaka yönetim kurulu kararı alınırdı, bu konuda her hangi bir yönetim kurulu kararı da yoktur. Avrupa Birliği hibe projeleri iş gücünü azaltma projeleridir, yani fakirin, garibin ve işsizin hakkıdır, amacı ise, işsize meslek öğretilirken az miktarda da olsa işsiz gençlerimize para vermektir. Bu paralar birliğin bütçesi olmadığı gibi başka bir amaçla da kullanılamaz, başka hesaplara da aktarılamaz, paralar sadece proje amaçları için kullanılır. Devletimizin hazinesinden çıkan bu paraları proje amacı dışında kullanmak hem suçtur, hem de resmi evrakta sahteciliktir. Proje hesaplarında ve harcamalarında yetkili olan Rasim Fırat ve genel sekreter, verdikleri bütün ifadelerinde, hibe projelerinden usulsüzce geri alınan paraları birliğin hesaplarına yatırdıklarını ve 2007 yılına ait yevmiye defterine işlediklerini söylüyorlar, Proje hesaplarının tutulduğu 2007 yılına ait yevmiye defteri de ne hikmetse kayıp ve o günden bu tarafa bir türlü bulunamıyor. Tabiri caizse minarenin kılıfını da bu şekilde hazırlamışlar. Zira zimmet suçunu işleyenlerle beraber hareket etmiş olsaydım, bugün onlarla aynı safta yer alıyor olmam gerekirdi. Ben usulsüzlükleri ve zimmeti ortaya çıkarmaya çalışırken onlar ise kapatmaya çalıştılar. Bu olayın iki tarafı var, bir tarafı ben, diğer tarafı da birlik başkanı Rasim Fırat, genel sekreter ve yönetim kurulu üyeleridir. Ben sadece kamunun ve tüyü bitmemişin hakkını korumak için mücadele verdim, Allah ömür verdiği müddetçe de vermeye devam edeceğim.” diyerek sözlerini tamamladı.