Şehrin genel görünümü; Merkezde kentsel dönüşüm adına yıkılan binalarla yok olan kültür ve harabeye dönen mahalleler, daracık sokaklar, yetersiz ana yollar…
Kenar mahallelerde geçici altyapı hizmetleriyle ucube görünümde yıllara meydan okuyan binalarda yaşayanların umutla beklentileri…
Son çeyrek asırda kurulan ve ilçelere dönüştürülen yerleşim merkezlerinde ise birbirine girmiş çok katlıların görüntüsü zaten bir başka alem…
Ve yıllardır bu şehirde mazbatayı eline alıp Ankara’nın yolunu tutanların her birinin ayrı telden çalmaları, şehre atanan mülki idare amirleri ve diğer bürokratların başarılarını saymama lüzum yok…
Kış oyunlarında ne yakaladık?
Kocaman bir hiç!
Trilyonluk yatırımların son durumu ortada…
Civil peynirimizin yağı çekildikçe çekildi ve imansızlaştı, Oltu taşı teşbihimiz ile misafirlere ikram edeceğimiz kadayıf dolması ve cağ kebabımız neyse ki var…
Geriye ne kaldı?
Erzurumspor…
Başına Büyükşehir Belediye eklemek zorundayız…
Şimdilik bir filiz yeşeriyor…
Mehmet Sekmen’in de ciddi desteği ile kulübün başında yürekli, prezantabl, kibar, başarılı bir işadamı var; Ali Demirhan…
Yönetimdekilerin arasında her ne kadar şu sıralar cadı kazanı arkadan arkaya kaynatılıyorsa da, bunun arka planında, Ali Demirhan’ın sosyal medya hesaplarını kurcalayarak ailesine çirkin saldırılar yapanların olduğu kanaatindeyim…
Tek kelimeyle yazıklar olsun!
Sayın Demirhan, Yalova’da, yazılmamak kaydıyla konuyu nispeten dile getirmişti… Biz de saygı duyduk konuya değinmedik…
Ama öyle görünüyor ki bu şehrin marka şerefsizleri hala işbaşındalar…
Ne istiyorsunuz be bu şehirden?
Bırakın da bari şu takım bir yerlere gelsin!
Şunun şurasında 2 ay kaldı…
4-0’lık Düzyurt galibiyet maçı sonrası seviyeli taraftarların sevinç çığlıklarını, gösterilerini burada tasvir etsem inanın ağlarsınız…
Bu şehrin hiç olmazsa marka bir takıma ihtiyacı var…
Gelin bu işe hep birlikte destek verelim, başarıyı çekemeyen, her dönem gücün yayında yer alan fırıldakları, malum marka haysiyetsiz çekemezleri de aramızdan ayıklayalım!