Mekke fethedilmiş, Peygamberimiz kalabalık arasında halen daha müşrik olan Ebu Talha’yı soruyor ve çağırın gelsin diyor. Herkes ceza vereceğini sanıyor. Hz. Muhammed, Kabe’nin anahtarını uzatıyor ve diyor ki, ‘’Al Ebu Talha. Bu senin hakkın. Zemzem kuyularına bile hırsızlar girmişken kabe’ye kimse giremedi. Emanet ehline verilmeli’’

Şehrimizin gündemi, Trabzon doğumlu ama ömrünü Atatürk üniversitesinde harcamış bilim insanı Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu’nun rektör olarak atanması. Her taraf boş milliyetçilik söylemleriyle dolu. Neden Erzurumlu değil diyen diyene.

Ovit tünelinin işe yaraması için Kuzeyi güneye bağlayacak olan Kırık, Dallı kavak ile Çirişli tünellerinin bitirilmesi gerekiyor. Bitirilmesi halinde Erzurum’un limanlara ulaşması 2 saat sürecek. Ancak Erzurumlulardan çıt çıkmazken, Rize ticaret odası başkanı her platformda dile getiriyor ve Erzurumlular el verin diyor… Milliyetçi (!) Erzurum’dan çıt yok..!

Dışarıda yaşayan Erzurumlular sürekli olarak milliyetçilikten bahsediyor ve hariçten gazel okuyorlar. Ama kimse memleketi için kılını kıpırdatmıyor. Bakın TÜİK verilerine göre 2023-2030 döneminde; 59 şehirde nüfus artışı öngörülürken, 22 kentte azalma bekleniyor. Milliyetçi (!) Erzurum nüfusu en çok azalması beklenen 2. vilayet. İnsan sormadan edemiyor, madem bu kadar tutucu bir şehiriz, başka kentlerde Erzurumlunun ne işi var? Yine yıllarca Erzurum-Kars arasında düşmanca tavırlar sergilendi. Kayseri, Konya, Gaziantep uçuşa geçerken, ülkenin en geri kalmış bölgesi yine biz olduk..!

Geçmişi neredeyse Erzurum ile aynı olan Trabzon ise aldı başını gidiyor. Hareket bereketi getirdi. Coğrafi şartları bize göre çok zor olan Trabzon hatta Rize geleceğin turizm kenti olmak için büyük adımlarla koşuyor. Dışarıda yaşayan da içeride yaşayan da memleketine sahip çıkıyor, tek laf ettirmiyor. Erzurumlu ise sadece, ‘Sahipsiz memleket’ deyip, ‘Devlet bize bakmıyor’ deyip, boş milliyetçilik söylemleriyle eridikçe eriyor.

Toparlarsam, bir Erzurumlu olarak yeni rektör Ahmet hocanın kimliği zerre kadar beni ilgilendirmiyor, icraatlarını ve şehre kazandıracaklarını merakla bekliyorum. Çünkü aynı evin çocuklarıyız ve kazanırsak aynı sofrada yiyeceğiz..!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Idris 2024-08-25 03:51:47

Yaptirtmazlar yapmak isteyenlere yok öyle vatanı sevme

Avatar
Ülkücü Adem 2024-08-24 08:50:11

Erzurum Kars meselsi başka bir konuydu Onalar solcu biz sağcıydık. Bilmediğin konularda konuşuyorsun. Neden mücadele yapıldı önce onu öğren sonra konuş Ömer efendi

Avatar
İsmail Yalçın 2024-08-23 14:22:03

Sipormüdürü stadyumu yaptıracağı adamı tayınını konyaya verdiler şimdi gelen erzurum lu müdürden ses yok işde biz böyle erzurum lu yuz ondan sonra milliyetcilik yapıyoruz

Avatar
A. Mustafa Güvenli 2024-08-23 10:41:33

Evet emanet ehline verilmeli ifade ettiğiniz gibi Kabe’nin anahtarı Osman bin Talhâ’ya verildiğinde Osman bin Talhâ henüz Müslüman olmamıştı.

Takıntılarımızı aşmamız lazım!

Bizden olup işe yaramayanları neden konuşmuyoruz? Ki bu sorunu siyasetten, bürokrasiye kadar her alanda yaşamıyor muyuz?
ayrıca kişi doğduğu yerden daha çok yaşadığı yerdendir hele birde uzun yıllar yaşamışsa yaşadığı yer artık onunda memleketi sayılır.

Avatar
Bayram Şahin Arpa 2024-08-23 10:39:27

Harika bir yazı olmuş birde şu Oltu için çalıştığımız tüneli gündem etseniz ilçe halkı adeta ayaklandı siyasetçileri uyardık bakalım sonuç ne getirecek

Avatar
Murat 2024-08-23 10:02:05

Hiçbir şehir halkı kendisini bu kadar övmez. Dadasiz, Dadaşlar, Erzurum'un dadasi, Anadolu'nun kapısı gibi. Ama bu övülen şehirden insanlar kaçıyor. Kimse bunu dert etmiyor ama senin dediğin gibi memlet sevgimiz tartışılmaz.

Avatar
Muhammet Emin Bayrak 2024-08-23 08:43:59

Hay yaşa işte budur. Aynı evin çocuklarıyız ve kazanırsak birlikte yiyeceğiz.