Okudum, hoşuma gitti, paylaşmak istedim. Müslüman'ın yol haritası : ''Dünyada yorulacağız, mezarda dinleneceğiz, cennette eğleneceğiz''. Ne kadar anlamlı ve sürükleyici. Hatta biraz da tetikleyici.
İnsan olarak aciz, hem de fakiriz. Mutlaka; maddi ve manevi desteğe, morale ihtiyacımız var. Bu yüzden Ashab-ı Kiram , zaman zaman ''hele gel bir iman tazeleyelim'' demişler birbirlerine. Dünya; zor zahmetli, ihtiyaçlıdır. İnsan; zayıf ve ihtiyaçlıdır. O halde dünya dinlenme hatta eğlence yeri değildir. Dünyada, gerçek manada yorulmalıyız. Zaman zaman uykusuz, aç bi-ilaç olabiliriz. Manevi ve ruhani anlamda, devamlı bir gayret içinde olmalıyız. Bu gayret çoğunlukla insanı yorup bıktırabilir. Tahamülünü zorlayabilir. Ancak bilinmeli ki; dünya dinlenme yeri değildir.
Gerçek anlamda yorulan kişi, mezarda mahşere kadar dinlenecektir. Tatlı bir uyku. ''Cennet Bahçesi'' tabirini böyle algılamalıyız galiba. Sura üflenene kadar bu uyku, hatta cennet nimetlerini seyre dalış sürüp gidecek. Belki 100 yıl belki çok daha fazla. İşte gerçek dinlenme yeri burası. Eğlence ise cennette. Cennet adeta hasat yeri. Tüm yorgunluk, fedakarlık ve beklentilerin karşılığının alınacağı yer. Semerenin görüleceği gerçek ve ebedi mekan. Sonsuz nimetler, hergün yeni bir sürpriz, her an mutluluk ve saadet. Asla üzüntü, keder, yokluk, korku olmayan ıstırahatgah. Beka alemi. Cömertlerin cömertinin tecelliğinin görüleceği eylence ve dinlence yeri.
Kim bu yol haritasını bozar, yani dünyada dinlenmeye eğlenmeye kalkar ise; herhalde bir başka yerde yorarlar, üzerler. Ne dersiniz doğru değil mi?
Saygılarımla...
Saygılarımla...
amin