Dünyanın gıpta ederek izlediği bu haber karşısında, üç maymunu oynayamayacaklarına göre, maslahat savma kabilinde açıklamalar, değerlendirmeler ve yorumlar yapıyorlar…
Kimlerden söz ettiğimi anladınız.
En başta muhalefetin önde gelen siyasi aktörleri ve sosyal medyanın azılı kalemşörleri…
Meselenin künhüne varmak yerine, sığ bilgilerle çalakalem dalan kimi iflah olmaz müzmin muhalifler ise, cümlelerini illa ki, “iyi tamam da; ama… lakin… fakat…” diyerek tamamlıyor.
İşte bu tavır onların niyetlerini de, meseleye bakış açılarını da ziyadesiyle ele veriyor.
Yahu kardeşim…
Bu ülke ortalama üç beş yılda bir doğalgaz rezervi mi buluyordu ki, bu seferki seni hiç heyecanlandırmadı yahut da sevindirmedi?
Ülkemizin milli egemenlik alanı içerisinde, Karadeniz’de tamamen kendi imkânlarımızla en az yedi yıllık ihtiyacımızı karşılayacak bir rezerv keşfedilmiş.
Hükümeti ya da Erdoğan’ı sev yahut sevme… Bu bahsi diğer…
Unutma ki…
Ortadaki bu başarı, kimsenin payı değil, bütün bir milletin ortak paydasıdır.
Gözlerin sevinçten şöyle bir parlasın, coşkun ve heyecanın sel olup çağlasın…
Sonra Erdoğan’a oy vermeyeceksen yine verme… Lakin bu sevince ortak ol, başarıya sahiplen ve devletinle gurur duy…
Baksana…
Eskinin müstevlileri bile canları yanma pahasına itiraflarda bulunuyorlar.
Diyorlar ki, “…Türkiye’nin bu ve benzeri enerji kaynaklarıyla artık dış politikada eli çok daha kuvvetli hale gelecektir.”
Bu gelişme, nevzuhur bir adamın gece sayıklaması değil ki, böylesine istiskal ediyorsun, böylesine yalan yanlış tezviratlarda bulunuyorsun…
Yapma güzel kardeşim…
Siyasi iktidara ve o iktidarı sürdüren siyasetçiye muhterislik mesabesinde muhalif olabilirsin. Bu senin en temel vatandaşlık hakkındır.
Fakat azizim…
Ülkenin başarılarıyla kıvanç duy, o başarılar karşısında çocuklar gibi sevinçli ol ki…
Senin ülkene, devletine ve milletine karşı bir hınç ve kin içinde olmadığına inanalım…
Elin Yunanlısı kaç gündür karalar bağladı, utanmasa ağlayacak.
Onu anlıyoruz, senin derdin ne?
Sen niye bu ülkenin doğalgaz bulmasına bu kadar içerliyorsun?
Hatırlatmak isterim ki…
Böyle arızalı konuşmak ve maraza çıkarmakla zerre miskal inandırıcılığın ve güvenirliğin kalmıyor.
Değil mi ki bugün olmuş hala…
Aynı muhitten mahut kimseler, meşum 15 Temmuz kanlı kalkışması için ısrarla “ama”lı cümleler kuruyor!
Yani…
Firavunlaşmanın mücessem hali…
Tam olarak kime ait olduğu bilinmeyen ama taşıdığı hikmetli mana bakımından, herkesin ajandasının başköşesine, kelam-ı kibar olarak not edilmesi gereken şu sözle bitirelim:
“Aramakla bulunmaz ama bulanlar arayanlardır.”