ŞİRK!
Şirk Allah’a ortak koşmaktır! Bilerek, bilmeyerek şirke girebiliriz! Allah’a ortak koşmayı bilinçli yapmak küfürdür!
Biz Müslümanlar, bilinçli olarak Allah’a şirk koşmayız ama gizli şirke de kolay düşebiliriz! Biz Müslümanlar; Allah’tan başka ilah olmadığına, eşi, ortağı, anası, babası, yardımcısı olmadığına iman etmişizdir! Kimseye ihtiyacı olmadığına, bütün yaratılanların O’na ihtiyacı olduğuna, (Samed) bütün mülkü Allah’ın yarattığına, her türlü tasarrufun O’nda olduğuna, bütün her şeye kadir olduğuna inanırız, iman ederiz! Her türlü güç ve kudret sahibidir, her şeye gücü yeter! Bizi rızıklandıranın, yaşatanın, öldürenin, hasta edenin, şifa verenin, zengin –fakir, siyah beyaz, sarı, güçlü- zayıf, edenin, ana baba edenin veya etmeyenin, düşmana esir edenin, düşmandan kurtaranın ve bizi Müslüman edenin Allah olduğuna şüphe duymayız, duymamalıyız!
İlk şirk kazanımlarımızı, maddi- manevi değerlerimizi aklımızla, becerimizle elde ettiğimizi düşünmemizdir! Bu yüzden “ben” diyen helak olmuştur! (Hadis-i Şerif)
O zaman dikkat edeceğimiz en büyük iş, şirke düşmemek için; şirki tanımalıyız!
Dikkat etmemiz gereken gizli büyük şirkler:
”Deki: Göklerde ve yerde Allah’tan başkası gaybı bilemez”. (Neml, 65) Peygamberimiz de Allah’ın kendisine bildirdiği kadarını bilebilir! (Cin 26-27)
Kâhinlerin, falcıların bazı hocaların geleceği bildiklerini söylemek ve söyleyenlere inanmak şirktir. İnsanlarımız bir takım hocalara, üfürükçülere, cindarlara, falcılara giderek, gelecekten haber duymak istemeleri ve duyduklarına inanmaları, şirktir! Sanki burada Allah’ın, “Benden başka gaybı kimse bilemez” sözüne karşılık “bazıları da bilir” demeye getirerek, bu şarlatanları dinliyor, inanıyorlar!
Bazıları da cemaat şeyhlerinin, bazı riyayı bilmeyen müritlerinin gelecekten haber verdiklerine inandıklarından dolayı şirke girmektedirler. Öyle ya; ya ayetlere inanılacak ya da başkalarına!
Şifa Allah’tandır!
Hasta olanın doktora başvurmasını, üfürükçülere gitmemesi gerektiği bildirilmiş. (Kutsi Hadisler) Buradan anlaşılan, doktora mutlaka gitmeliyiz; tedavimizi yaptırmalıyız, ilacımızı kullanmalıyız, tavsiyelerine uymalıyız, üfürükçülere gitmemeliyiz. Şifayı ancak Allah’tan bilmeliyiz! Allah şifayı nasip etmemişse doktor bize şifa veremez! Doktor düzeltti dersek, üfürükçü okudu iyileştim dersek; şirke girmiş oluruz!
Lütfedilen mansıp, dünyalık Allah’tandır! Kazanılan para, elde edilen mevkii başkasından bilmek şirktir! Ben elde ettim, ben kazandım, aklım ile kazandım düşüncesi ve konuşması şirktir! Verileni Allah’tan bilmemek, Allah’tan gafil olmak, şirke girmektir.
Nazar boncuğunun nazardan koruduğuna inanmak, bütün tedbirleri alarak korunmayı tedbirden bilmek şirktir!
Hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmamız, imanın şartlarındandır! Başımıza bir başka kişi tarafından düşürüldüğümüz sıkıntıda bu sıkıntıyı bize rahmet veya ceza anlamında verenin Allah olduğunun bilincinde olmalıyız!
Düştüğümüz kötü durumlardan, şer ve belalardan ancak bizi Allah kurtarabilir! Falan kurtardı demek şirktir! Sebepler başkadır. Sebepleri de yaradan Allah’tır! Sebep olacak gönüllere ilham eden Allah’tır, nasip eden gene Allah’tır! Böyle bilmeliyiz!
Şerri bize verenin Allah, kurtarıcının da gene Allah olduğunu bilmeliyiz! Bilmesine çoğumuz biliriz de gene de kullardan, tabiattan bilmeye devam ederek şirke girebiliriz!
Allah’ın muradı olmadan ne hayır ne şer bize ulaşabilir!
Ne bize bir kimse zerre kadar zarar ne de mal- mansıp verebilir!
Şarkılarda, şiirlerdeki şirklere de dikkat etmeliyiz! “Beni sen mi yarattın”, “Sen tapılacak kadınsın”, “Evvela Huda’yı tanımasaydım, sana tapardım” gibi sözler içeren şarkılar şirktir!
Sevap işleyip, ibadet edip başkasından aferin beklemek, “ne güzel ibadet ediyor” dedirtmek için ibadet etmek riya ve ecrini başkasından beklemek ve başkasının rızası için ibadet, dünyalık kazanmak için dini kullanmak, gösteriş şirktir. Riya; şirktir!
Şirk Allah katındaki en büyük ve en kolay küfre götürecek bir günahtır! Bu yüzden çok dikkatli olmalı, şirk hakkında çok daha fazla bilgiye sahip olmalıyız! (Ki zaten öğrenmek, bilgilenmek, uygulamak üzerimize farzdır.)