Kınamakla bir türlü bitiremediğimiz ve kınamanın ötesine geçemediğimiz, yöneticilerimize namzet aynı nakaratla bizlerde Gazi iken şuheda statüsüne sürüklenen Antepteki menfur saldırıyı esefle, şiddetle ve nefretle kınıyoruz.
Ve maalesef ki bir sonraki kahpe kanlı terörün ülkemizin hangi bölgesinde hangi insanlarımızı nerede yakalayacağı bilinmezi kıskacında aynı nakaratı hazır kıta dillendirmek için çaresizce bekliyoruz.
Bir zamanlar bizlerinde sevdasına kapıldığımız Oryantalist Batının, Ortadoğu Projesinin bölgemizdeki ve ülkemizdeki uygulama pratiğinin rütüelleri konumunda ki Deaş, PKK, Feto, Pyd vesaire bölgesel ve evrensel nitelikli figüran örgütlere sebeb-i vücut eylerken.!
Bölgedeki Meşru ve Gayr-i Meşru devletlere , örgütlere beşeri şahaneleri vasıtası ile ruh ve anlam yükleyen, pozisyon ve sorumluluk atfeden, figüratif görevleri ekseninde konum ve statü bahşeden, Ülkeleri hala daha dost ve müttefik, stratejik ortak olarak gördüğümüz müddetçe.!
Onların şeytan-i senaryolarına rol ve statü kapabilmek üzre meze olduğumuz müddetçe.!
Bu terör sarmalını kaynağından kurutabilecek, her gün ölmektense, bir kere ölme kararlılığını gösteremediğimiz müddetçe.!
Bırakın Ülkesinin ve Milletinin sınır ötesindeki mazlum milletlerin imdadına yetişebilmeyi, onlara ücretli bakıcılığın manevi hazzı ile avutulduğumuz müddetçe.!
Dosta güven, düşmana korku salan devlet-i şahaneyi, ebed müddet kılan, zinde ve dinamik olmasını sağlayan askeri ve güvenlik teşkilatlarımızı kendi ülkesinde güvenlik koridorları ve blokları ile korunmaya muhtaç bıraktığımız müddetçe.!
Teröre Hami devletlerin arasında bir ona bir buna lastik top misali gel-git lerin yol açtığı bir akıl tutulması ile oyun kurucuların piyonu olmaktan öteye geçemediğimiz müddetçe.!
Ülkemize musallat edilen gerek harici gerekse dahili oyuncak top niteliğindeki Deaş, PKK, Feto,Pyd vb gibi örgütler ile yakantop oynadığımız müddetçe.!
Oyun kurucuların aşağılık suratlarına, bize neye mal olursa olsun haykıramadığımız, tüküremediğimiz müddetçe.!
Bir sonraki terör talihlisi şehrimizi ve insanlarımızı belirleyecek uluslararası şans oyunlarının sermayesinden öteye geçemeyiz.!
Bilmem sizler farkında mısınız ama, bu necip Millet mahsun ve üzgün efendiler.!
15 temmuzda kahramanlık destanını yazan bu aziz millet, gülmeye hasret efendiler.!
Şayet bir toplum Bilgi çağını yaşadığı yüzyılda, konuşmaktan, yazmaktan düşünmekten bile korkuyorsa ortada çok ciddi bir problem vardır demek efendiler.!
Şayet bu Millet, kendi güvenliğini sağlayan güvenlik kuruluşlarının, önünden geçmekte ve duraksamakta çekiniyorsa,
Kendi güvenlik aracının kullandığı geçiş güzergahını kullanmaktan kendini sakınıp tereddüte sürükleniyor ise
Şayet bu aziz millet artık eskisi gibi alışveriş merkezlerini dolduramıyor ise, kalabalıklar içerisinde mutlu ve huzurlu, şen şakrak yürüyemiyor ise
Bu necip millet kendi parasına güvenip yatırıma dönüştüremediği, istediği gibi harcayamadığı, kendisine hasım devletlerin parasını bir sığınak olarak görüyor ise
Kırk yıllık kapı komşusuna, akrabasına, arkadaşına terör şüphelisi ihtimali ile uzak kaçıyor ise,
Dostlukların, arkadaşlıkların, akrabalıkların arasına mesafe koyuluyor ise,
Bu Milletin, yazını kışa, düğünü yasa çeviren bu şerefsiz terör olayları ve onların müsebbibi devletlere ve örgütlere karşı yeni bir istiklal mücadelesini günü kurtarırcasına kazansak bile İstikbale taşıyamayız.!
Bizler televizyon ekranlarımızda bölgesel ve evrensel terör örgütlerinin fügüran faaillerini tartışırken, temcid pilavı mahiyetinde ki itirafçılarını dinlerken, meleklerin dişiliği ve erkekliği tartışmalarına namzed bizans ahalisinin akıbetine sürüklenişimizin arefesindeyiz maalesef.
Evet 15 Temmuz Uluslararası bir taşeron terör örgütüne karşı istiklal mücadelesidir.! Bir İSTİKBAL mücadelesine dönüşebilmesi ise bu ve benzeri dahili, harici terörize örgütleri üreten devletlere karşı onurlu ve omurgalı duruşla mümkündür.!
Bir devlet kendi insanını mutlu ve müreffeh kılamıyor ise, bağımsız ve hür yaşatamıyor ise, tok ve güvenle uyutup uyandıramıyor ise,
Dışarıya karşı mahkum ve mahcup yaşatıp, içeride açlık ve sefaletle imtihan ediyor ise, kendi insanının kamplaşmasına, kutuplaşmasına zemin hazırlıyor ise...
Ne yeni bir İstiklalin nede gelecekte İstikbalin mücadelesini veremez ve kazanamaz.! Efendiler.!
Bu sebepler silsilesi doğrultusunda, yaklaşık son çeyrek asırda ihtilaller, darbeler, çeşitli müdahale ve operasyonlar sürecinde yaşayan ve yönetilen, çeşitli dini ve siyasi grupların insafına terkedilerek iradesine ipotek koyulmuş bu necip millet, maalesef ki üzgün, mutsuz, gergin, huzursuz efendiler.!
Artık geleceğe güvenle bakmak istiyor, artık mutlu uyuyup, huzurlu uyanmak istiyor, evlatlarına aydınlık bir gelecek miras bırakmak istiyor, Ülkesinin süretle demokratik bir sosyal hukuk devleti olarak, normalleşmesini istiyor.
15 Temmuzda aslına rücu eden milli ruha yakışır şekilde Ülkesinin ve Milletinin Topyekün birlik ve beraberliğini bütün yöneticilere ve kurumlara da rücu etmesini bekliyor
Ülkesinin ve Milletinin İstiklali ve İstikbali adına şayet ölmesi gerekiyor isede, dünyevi makam, mevki, şan, şöhret ve para uğruna değil
Ölürken ölümsüzleşeceğini sağlayacak sadece ve sadece ALLAH için Ölmek ve bunuda hergün ölmekten ise bir kere Ölmek İstiyor Efendiler.!
Teröre Hami Devletlerin ve Örgütlerin Meşrebine ve İnançsızlığına, şerefsizliğine, kahpeliğine yakışır terör saldırılarında şehadet şerbetini içen güvenlik güçlerimize ve vatandaşlarımıza Yüce ALLAH tan rahmet diliyorum ailelerinin ve vatanımızın başı sağolsun inşaallah.!
ALLAH'ım birlik ve beraberliğimize düşman unsurlara fırsat vermesin.! Her kimin oyunu ve hesabı var ise alt üst olsun.! Birlik ve beraberliğimiz kadim ve daim olsun inşaallah.
selam-saygı-dua… 
