’Mahalle bekçisi sürekli dayısından bahseder. Herkes bekçinin bakanın yeğeni olduğunu sanır. Onun için korkar, saygıda kusur etmezler. En sonunda bekçinin bakanla alakası olmadığı, sadece köpeğinin adının ‘’DAYI’’ olduğu ortaya çıkar’’. Kemal Sunal’ın ‘’Bekçiler kralı’’ adlı filminden bahsediyorum. Filmde torpilin gücü hem güldürerek, hem de düşündürerek anlatılır. Her neyse dönelim konumuza.
Dayı; (Normal şartlarda Annenin erkek kardeşidir) Herhangi bir işin halledilmesi için kullanılan, torpil yapan kişiye yakıştırılan isimdir. 2016 yılında TBMM başkanı olan Cemil Çiçek diyor ki, ‘’Milletvekilleri olarak bizim en önemli işimiz torpil yapmak..!’’. Ekonomi dergisi Cnbc-e Business tarafından yapılan araştırmaya göre, Erzurum asayiş olaylarında ülkemizde 65. sırada. Ve Erzurum’da herkesin bir dayısı var..! Dolayısıyla ne trafikte ne de başka asayiş olaylarında cezai müeyyideler doğru düzgün uygulanamıyormuş. Kısacası esnafın, memurun, işverenin işçinin, siyasetçinin, bürokratın bu şehirdeki neredeyse herkesin torpili varmış..!
Bu durum neticesinde emniyet ekiplerinin eli kolu bağlı, psikolojileri alt üst olmuş durumda. Üstelik bu torpilli kesimin dayılarının çoğunluğu bakan ve milletvekillerinden oluşuyormuş. Bir de esnafın birbirini şikâyet etmesi varmış ki, onu da ne siz sorun ne de ben söyleyeyim. (Malum bizim bir dayımız yok) Hatırlatmakta fayda var. Allah Resulü buyuruyor ki; ‘’Hiç şüphesiz benden sonra adam kayırmalar ve yadırgayacağınız bazı işler olacaktır. O zaman siz görevinizi yapın, hakkınızı Allah'tan bekleyin’’.
Ne diyelim, olduysa Kurban bayramınız mübarek olsun..!
