Vedat REFAYELİ
İnsanların giderek birbirine benzediği söylenir. Hele de insanın yaşadığı şehire benzediği söylenir ki, bunu ben çok doğru bulur ve hak veririm. Bunu niye söylüyorum. Şunun için. Erzurum’da son zamanlarda bir adet hasıl oldu.
Erzurum’da derken, trafiğinde. Işıkların olduğu bir kavşakta daha sarı ışık yanar yanmaz arkadaki aracın öndeki araca hareket etmesi için korna çaldığını sanırım bilmeyen, görmeyen yok. Başka illerde pek görmediğim için acayip garip bir durum gibi duruyordu. Du diyorum, çünkü düne kadar benim için öyleydi! Gerçekten de arkadaki aracın sürücüsünün daha yeşil ışık yanmadan öndeki aracı korna ile uyarması hem hoş değil hem de abes. Eğitim Fakültesi kavşağında aynı şeyi dün ben yaptım.
Öndeki araç yeşil yandığı halde hareket etmedi, ben de kornaya bastım! Belki bir 3 saniye daha bekleyebilirdim, ama beklemedim. Anladım ki bu bir kültür haline gelmiş ve ben de o kültüre dahil olmuşum! Trafikte çok yadırgardım o durumu. Artık ben de kendimi yadırgamaya başladım! Ve daha önce tekrarladığım sözü bir kere daha tekrarlıyorum.
Yok aslında Erzurum’da sürücülerin birbirlerinden farkı! Erzurum’da trafikte herkese birbirine benziyor! Kabul ediyorum, ben dahil!
NOT :Gelişmiş hiçbir şehir ve ülkede korna sesi duyamazsın sözü doğru mu, değil mi bilmiyorum. Sadece öteden beri öyle duyar dururum! Bilenler beni bir aydınlatırsa mutlu olurum!
Editör