Her şey 2021 yılı Aralık ayında bir inatla başlamıştı. ‘Faiz düşürülerek kur yükseltilecek, ithalatın düşmesiyle cari açık kapatılacaktı. Kur baskısı bitecek, enflasyon düşecekti’ ama olmadı ters tepti. (Detaylar; ‘Faiz haram, zam gerçek’ başlıklı yazımda)
Kurlar ve enflasyon çıldırınca merkez bankası ve hükümet çark etti. Politika faizi yükseltilmeye başladı. İlerleyen zamanda etkileri ne olacak göreceğiz. (Bu arada merkez bankasının bankalara verdiği faize politika faizi deniliyor).
27 Haziran 2023 itibariyle ülkemizin net dış borç stoku 255 milyar dolar. Brüt dış borç stoku ise 476 milyar dolar. Ülke olarak en fazla kredi borcumuzun olduğu ülkeler; İngiltere, Almanya ve ABD.
Borç demişken tüm yurtta olduğu gibi Erzurum’da gırtlağına kadar borca battı. Bu yılın ilk 6 ayında konut için 2 milyar 638 milyon, taşıt için 478 milyon 349 bin ve 4 milyar 166 milyon 982 bin lira da bireysel kredi kullanıldı. Yani Erzurumlu borç yiğidin kamçısı dedi sarıldı borca.
Altın listede, 38. sırada yer alan bizim memlekette, (Detaylar; ‘Fakiriz ama para bizde’ başlıklı yazımda) Erzurumlu, bu sene parasını dövizden uzak tutarken, tercihini bu yılın 9 ayında yüzde 52 oranında kazandıran, hiç zarar ettirmeyen altından yana kullandı.
İki yıl önce paramızın pul olmasına sebep olan siyasi irade, şimdi de orta vadeli program ile 2024-2026 döneminde enflasyon, istihdam, büyüme, ihracat, cari açık gibi hedeflerle hatalarını telafiyi planlıyor.
Yani, her şey planlandığı gibi giderse, olağanüstü bir durum olmazsa, iki yakamızın bir araya gelme tarihi, en iyi ihtimalle; 2027..!
