Yaklaşık 1 yıl önce kaybettiğim kardeşim Murat’a üzüldüğüm kadar üzüldüm İbrahim Erkal’in vefatına. Benim de sahadayken Erzurum’a geldiğinde sık sık görüştüğüm ve haberini yaptığım İbrahim Erkal, Fırfırik’i de sever ve önemserdi. Oğlum Serhat’ı ona çok benzetirlerdi. O da 11 Mart 2015 tarihinde Müceldili konağında yan yana geldiklerinde bunu fark etmiş ve benzerliklerini söylemişti. Her Erzurumlu gibi hepimiz o’nunla övünüyor, onunla bir yere sığmıyorduk. Erzurum’un gururuydu o. Geçirdiği beyin kanamasından sonra bir ay hastanede yatarken onun hep aramıza dönmesini umut ediyorduk, ölümü ona yakın edemiyorduk, ama olmadı. Ne az, ne fazla. Buraya kadarmış. Kenan Gülerci dostum yazdı geçenlerde. İstanbul’dan arkadaşımız, İbrahim Erkal ile de sık sık İstanbulda biraraya gelen sevgili Murat Balkuş ne güzel tarif etmiş onu: O bizim başarı hikayemiz, O biraz Sümmani, Biraz Reyhani, Biraz İbrahim Hakkı, Biraz Emrah, Biraz Alvarlı, O Narmanlı, Ama Türkiye’nin canısı! Nur içinde yatsın.
Daha popüleritesi kalmadı!
Yakutiye ilçesinin mahallesi olan Karagöbek köyü daha düne kadar Erzurum’un en önemli köylerinden biriydi. O’nu önemli kılan da içinden çok sayıda aktif siyasetçinin çıkmasıydı. İsmail Köse, Mehmet Ali Ünal, Fahrettin Kukaracı ve Avni Dursun gibi Erzurum siyasetinde iz bırakan isimlerin doğduğu köy olan Karagöbek, bugün tam bir sessizliğe gömülmüş durumda. Çünkü dün sayesinde çok konuşulan o köyün önemli isimleri siyasetten elini eteğini çekmiş durumda.
Noel ağacı değil, Nail ağacı!
Ayhan Türkez, Zekeriye Deniz ve Naci Korucu ile birlikte geçen hafta içerisinde yaptığımız Yusufeli gezisi sırasında ziyaret ettiğim yerlerden biri de Nail ağabeyinin ağacı oldu! Oradan her geçtiğimde illa ki uğrarım. Kimden bahsettiğimi anladınız herhalde. Nail ağabeyi en az yabancıların bildiği Noel baba kadar tanınmış biri. Meşhur UNESCO’nun hoşgörü ödülü verdiği Hemşin Pastanesinin sahiplerinden olan ve aramızdan 2009 yılında ayrılan Nail Orhun ağabeyin vefatından önce dağ başında diktiği o ağacın yanında durduk, rahmetliyi yadettik. Zaten bilenler de o ağaca isim bulmuşlar, ‘Nail ağacı’ diyorlar. Uzundere’yi geçtikten hemen sonra önümüze çıkan Pirinyalar Geçidindeki o ağacı kendi kendine yetişiyor ve yaşıyor gördük. Nail ağabeyi zaten kalbimizde, o hiç ölmedi, hep yaşıyor!
İyi, hoş diyorsun da başkan!
Erzurumlu işadamı Suat Midilliç’in İstanbulkapı’da ki mağazasının açılış töreninde konuşan Palandöken Belediye Başkanı Orhan Bulutlar, işadamlarını bu tür yatırımlarını biraz da Palandöken’de yapmasını istedi. Ben de o törendeydim ve bu istek son derece haklı bir istekti. Elbette ki Palandöken Belediye Başkanının kendi bölgesinde işadamlarından istihdama yönelik yatırım yapmasını istemesinden daha doğal bir şey yok! Ama sevgili başkanın unuttuğu bir şey var. Palandöken Kaymakamlığı da Yakutiye’de ve kurulduğu günden beri gelen kaymakamlar Palandökenlilere Yakutiye’de hizmet etmekten hiç rahatsız olmuyor. Hele daha Palandöken’in kaymakamları Palandöken’e alt belediye muamelesi çekiyor! Ve sanmam ki en azından Palandöken’de bir kaymakamlık hizmet binası yaptırma girişimleri olsun. Bırak girişimi, bir düşünceleri olsun. Zaten aldığım bilgilere göre de o kaymakamlık binasını da yapsa yapsa yine belediye yaptıracakmış. Bu konuda plan-proğram bile yapılıyormuş. O açıdan sevgili başkanımız iğneyi biraz da kendilerine, çuvaldızı da başkalarına batırsın!
Büyükşehir’in o kararı milat olur!
Öteden beri çatılardan sarkan buzlar kış aylarında çok can yakıyor. Yerel gazete arşivlerini açın, bu sebepten çok sayıda ölüm ve yaralama ile neticelenen haberlere illa ki rastlayacaksınız. Yapı teknolojisinin bu denli geliştiği, mimarilerin bu denli öne çıktığı bir dönemde halen daha Erzurum’da çatılardan sarkan buzların tehlike arzediyor olması bizim ayıbımızdır! Galiba o ayıptan bu defa kurtuluyoruz. Dün ziyaretine gittiğim Kent Konseyi’nin başkanı sevgili Hüseyin Tanfer, bu konuda bir çalışmalarının olduğunu ve hususun Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in de onayıyla Büyükşehir Meclis gündemine alındığını belirtti. Eğer Büyükşehir meclisi o gündemi karara bağlarsa bundan böyle Büyükşehir sınırları içerisinde güneş enerjisine dayalı bir çatı sistemi zorunluluğu ile çatılarda daha buz sarkıkı görmeyeceğiz. ‘’Ben kağıt zerinde başkan olmam’’ diyen ve Kent Başkanı seçildiği günden beri olağanüstü bir çalışma içine giren Tanfer, kaliteli insan yaşamı için konsey olarak bu çalışmalarının ilk ama son olmayacağına vurgu yaptı. İnşallah diyelim. Tarihe hayırla geçmek daha eftaldır. Büyükşehir meclisinden çıkacak öyle bir karar milat olur ve kararı alanlar da, bunu akıl edip o meclise önerenler de tarihe geçer!
Eksik kalmazsak biz o turu geçeriz!
BB Erzurumspor bugün Diyarbakır’da tarihi bir maça çıkıyor. Çok önemli bir maç. Amed ile 1-0’ın rövanşında karşılaşacak olan Erzurum’un turu geçmesi halinde o işin bittiğine inananların tarafındayım. Maçın hakemi Özgür Yankaya tanıdığım ‘Doğrucu Davut’ bir hakem. Ortamdan etkileneceğini sanmıyorum. Korkum yok. Ama bir endişem var, o da Erzurumlu oyuncuların kırmızı kart görme ihtimali! Dilerim maçta kırmızı kart falan olmaz! Şuraya yazıyorum. Maçı eğer eksik tamamlamazsak tur kolay! O yüzden sabır, sabır, sabır!
SEVDİĞİM SÖZLER: Yaşlı at yükünü yolda bırakır (Arnavut atasözüdür)
