Meslek büyüğüm Vedat Refayeli’nin kulaklarını çınlatarak başlayayım yazıma…
Bugünlerde Ankara-Eskişehir arasında mekik dokuyan ve son olarak sevgili hocamız Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Çomaklı’yı makamındaki ziyaretinden paylaştığı fotoğrafta gördüğüm Vedat Ağabeyinin yazılarında sık sık kullandığı bir cümle vardır, o ilk yarıyı ne izlemiş olalım, ne de böyle bir ilk yarıyı hatırlayalım.
***
Aynen öğle oldu Cumartesi günü…
Yani, Erzurumspor-Giresunspor maçının ilk yarısını ne izlemiş olalım.
Ne de bundan sonra Teknik Patron Erkan Sözeri ve futbolcuları bize Giresun maçının o ilk yarısındaki rezil futbolu izletsin.
***
Dedim ya! İlk yarısı o kadar rezil bir maçtı ki, Erzurumlular açısından, eğer öyle devam ederek üç puanı alsaydık yine utancımı gizlemezdim.
***
İlk yarıda ne doğru dürüst paslaşma vardı.
Ne sağdan soldan bindirme, ne de şut….
Futbolcuların ilk yarıdaki kötü oyununa taraftar da ayak uydurdu adeta…
***
Eeee, taraftar ne yapsın soğukta maça gelmiş, futbolcusunda biraz kıpırdama olacak ki, o da desteğini versin, takımını ateşlesin.
***
Bu sezon İstanbulspor maçının ilk yarısı da dahil ben böyle kötü ve böylesine üretken olmayan bir takıma şahit oldum.
İlle de, 17. Dakikada İbrahim Akdağ’ın hatalı pasında Ahmet İlhan Özek’in elini kolunu sallayarak, Erzurumspor ceza sahasına girmesi, topu sağa sola çekerek, kaleye şutlaması ve kaptan Sehic’in de takım arkadaşlarına isyan edercesine topu kurtarması, ilk yarıda Erzurumspor’un ne kadar aciz duruma düştüğünün göstergesiydi.
***
Samimi söylüyorum, eğer Sehic o mutlak golü kurtarmasa, bugün farklı şeylerden bahsediyor olurduk.
Maçta Erzurumluları, teknik heyetin ve taraftarın imdadına devre arası Hızır gibi yetişti.
Sonrası mı?
Teknik Patron Erkan Sözeri’nin Obe hamlesi bir anda maçın şeklini değiştirdi.
Obe’nin belki de daha ilk kez topla buluştuğu pozisyonda Cenk’e topu aktarması, bu futbolcunun Emrah ile topu buluşturması ve sonrasında Mickael Pota’nin meşin yuvarlağı golle sonuçlandırması ‘Ruh’ getirdi, Dadaşa…
Golden sonra Assolist Emrah Başsan yine aldı sazı eline…
Emrah’ın güzel oyununa Cenk Ahmet Alkılıç’ın asitleri eklenince, Adana’da kaçırdığı gollerin acısını Giresun’dan çıkaran Pote’nin bitiriciliği de eklenince, maç bambaşka bir havaya büründü.
***
Erzurumspor adına ikinci yarı tek olumsuzluk Aykut Demir gibi defansın sigortasının oyundan atılması oldu.
Onun dışında ikinci yarı her şey mükemmeldi.
İbrahim Akdağ’ın Obe’nin girişi ile birlikte düzelmesi ve hatta haftalar sonraki o hepimizi heyecanlandıran şutu var ya? Şutu…
Taraftarı da havaya soktu.
Öyle ki, İbo’nun o muhteşem şutundan sonra, taraftar coştu.
Giresun taraftarı ise Mavi-beyazlı taraftarların şovunu izlemekle yetindi.
***
Cenk Ahmet’in İniesta vari pasında Pote 65’de skoru 2-0 yaparak Giresunspor’un fişini çekti.
2-0’dan sonra sahanın her yerinde Dadaş vardı.
İki golü atan Pote, Hat-trick aşkıyla penaltıyı kaçırdı, 74’de…
Oysa bana göre penaltıyı kullanma hakkı Jasmin Scuk’a verilmeliydi.
Neyse, maç kazanıldı ya! Kaçan penaltıyı da görmeyelim artık!…
***
Evet!… Erkan Hoca’nın devre arasındaki dokunuşu sonrası gelen müthiş zafer, soğuk Erzurum gününde Kazım Karabekir’de içimizi ısıttı.
Bence, bu maça gelmeyenler özellikle ikinci yarıda çok şeyler kaçırdı, diye düşünüyorum.
Uzun bir aradan sonra taraftar, Celil Kalkan ağabeyinin “Vallahi olacak, billahi olacak, Erzurum bu sene şampiyon olacak” nakaratını yüksek sesle hep bir ağızdan söyledi.
Obe ile gelen ruh ve zaferin hafta sonu Altay maçında da devam etmesi dileği ile Erkan Hoca ve talebelerini 2-0’lık galibiyetten ötürü kutluyoruz.
Ayağına sağlık Erzurumspor…
