Şaka –maka, bakın daha düne kadar ligde kalmasını büyük başarı olarak kabul edeceğimiz BB Erzurumspor play-off’a yükseldi, bugün süper ligin en kuvvetli adayı!
Gelinen noktaya baktığımızda bu bir tesadüf müdür, çok da hayır demem.
Ama bunun tek başına sadece bir tesadüf olduğunu söylemem de insafsızlık olur.
Her başarının altında güzel bir hikaye vardır.
İçinde hikayesi olan bir başarıdır bu.
Dilerim son satırı Bursa’da yazılacak bir hikayedir!
***
Sadece ligi tanıyor olmasından filan değil.
Ben bu Mehmet Altıparmak’ı niye seviyorum, biliyor musunuz?
Erzurum’a cesur futbol oynattığı için.
O pısıran takımı ısıran takım haline getirdiği için.
Sadece ihtirası ve hırsı ile değil, zekası ile de bu takımın oyuncularına savaşçı kimliğine kazandıran Napolyon’a benzettiğim bir kahraman olduğu için..
***
Finale yakışır bir maç izledik İzmir’de.
İki takımı da kutluyorum.
Play-off için Erzurum’un avantajı bir iken Nobre’nin attığı golle ikiye çıktı.
Savage’nin kaçırdığı golün dakikası olan 60’ncı dakika aslında maçın bittiği dakika olacaktı ama olmadı.
Özünde iyi de oldu.
Futbolseverler açısından hele de Altınordu’nun golü gelince izlenirliliği daha da bir artan maç oldu, o da ayrı bir güzellik oldu.
Öbür türlüsü maçın reytingini düşürür, seyir zevkini azaltırdı.
Erzurum gene yaptı yapacağını, izlenirliliğini yine artırdı.
***
Play-off’a çıkmanın süper lige yükselmekten zor olduğunu söyleyen ben yine sözümdeyim.
Bu takımı Bursa’da süper lige çıkarken görürsek kendi adıma söylüyorum, ben hiç şaşırmayacağım.
Fikstürün de avantaj olduğunu düşünüyorum ayrıyeten.
Hele ilk maçın Erzurum’da oynanacak olmasından takım adına umutlandığımı söylemeliyim.
***
Son söz şunu söyleyeyim, çekileyim aradan.
Bu takımın süper lig için her şeyi var.
Kabul edelim ki
Balı da dahil!
---
