Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanımız Ahmet Küçükler’in davetlisi olarak geçen haftalar şehrimizdeydi.
Özhaseki’nin Konaklı Kayak Tesisleri’ni çok beğendiğini basından öğrendik.
Özheski, Kayseri için yaptıkları ve yapacakları ile ilgili basın’a şu açıklamayı yaptı: “Kayseri Erciyes Dağı 280 milyon Euro yatırımla İsviçre Alper’inden sonra dünyanın ikinci büyük kış turizm merkezine dönüşüyor. Önümüzdeki 2 yılda Erciyes'te 25 otel inşa edilecek. Toplamda 5 bin kişilik konaklama imkânı olacak. Otellerin arsasını belediye, önümüzdeki ay yatırımcılara ihaleyle satacak. Erciyes 160 kilometrelik kayak pistiyle dünyada da adından söz ettirecek. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, 2014 yılında bütün etapları tamamlanacak projeden sonra tesislerin 4 bin kişiye iş imkânı sağlayacağını söyledi. Bu yatırımların Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ne ait 26 milyon metrekarelik bir arazide gerçekleştiğine dikkat çeken Özhaseki, şu anda kar sörfü, blathion, kar uçurtması, helikopter kayağı, kar raftingi, kar kızağı yapılabildiğini söyledi. Özhaseki, Erciyes Turizm Merkezi'nde 5 ay kış, 7 ay yaz olmak üzere 12 ay doluluk sağlayan turizm potansiyeli hedeflediklerini kaydetti. Kayak tesisine doğalgaz ise bu sene ulaştırılacak. Beş ay kış sporları yapılabilecek Erciyes'te yaz mevsimini değerlendirmek için de proje çalışmaları yaptıklarını söyleyen Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, tesislerin kongre turizmine de açık olacağını ifade etti. Futbol takımları için kamp alanları da oluşturulacağını belirten Özhaseki, ayrıca yürüyüş, atla gezi, bisiklet gezisi gibi yaz sporları için alternatifler bulunacağını vurguladı. Belediyemiz, futbol takımlarını çekebilmek amacıyla Erciyes'e 12 futbol sahası kurulması için çalışma başlattı.”
Bilmem Kayseri ve Erciyes Dağı hakkında yeterince bir bilginiz var mı? Kayseri Tarihi hakkında azımsanmayacak kadar kalem oynatmış biri olarak şunu bilmelisiniz ki, denizi, ormanı, madeni olmayan bir coğrafi yapıya sahiptir Kayseri. Osmanlı yönetiminde Ankara’ya bağlı sancak merkeziydi. Vilayet statüsünü Cumhuriyet’le kazandı.
1910 yılında Kayseri’de yayımlanan Erciyes Gazetesi’nde Ahmet Zihni adıyla yayınlanan yazıda şöyle diyordu: “ Yozgat’a gidiniz, Kırşehir’ini dolaşınız, Nevşehir’e uğrayınız, Niğde’ye geliniz, sonra Kayseri’ye avdet ediniz (dönünüz). O zaman Kayseri’nin ne mal olduğunu anlarsınız. Bir liva/sancak merkezi olduğu halde civar kaza merkezlerinden bile pek geri kalmış olmasının hikmeti acaba nedendir? Şehirden içeri girerken, insan bir yangın mahalline giriyorum zanneder.”
Erzurum savaştan çıkmıştı ve Milli Mücadele’de Erzurum adlı eserin yazarı Cevat Dursunoğlu’na göre Erzurum’un nüfusu 10 binin altına düşmüştü. Her yer yakılıp yıkılmıştı. Ancak bir vilayet merkeziydi. Erzurum savaş görmüştü de harabeydi, ya Kayseri savaş görmediği halde Erzurum’dan farklı değildi.
Rus, Avusturya-Macaristan, Fransa ve Alman İmparatorlukları yıkılanca geriye azımsanmayacak miktarda miras olarak insan, toprak ve maddi zenginlikler kalmıştı. Bizde ise hiçbir şey kalmadığı gibi savaş tazminatı ve diğer borçlar da sırtımıza kalmıştı. Cumhuriyetimiz bu şartlardan bugünlere gelmiştir.
Şimdi kış sporlarına talip iki kent, Alplerden sonra dünyanın ikinci Kış Sporları merkezi olma yolunda tatlı bir rekabet içerisindedir.
Doğal imkânlarıyla Palandöken buna layıktır.
Ancak kurumlar arasında iş birliği, dayanışma, yardımlaşma ve siyasi uyum bakımından da buna Kayseri layıktır. Doğal imkânları bizim gibi olmasa da üst ekonomik ve siyasi aklını işe koşarak Kayseri’nin bunu başaracağını görüyoruz.
Dedeman Oteli, Sabancı İlköğretim Okulu ve Sami Boydak Anadolu Lisesi’ni Erzurum’a yapanların da Kayserili olduğunu unutmayalım. Erzurum’da Erzurumlu zenginlerin yaptırdığı kaç okul ya da kaç kayda değer eser vardır?
1986 yılında Erciyes dağında Spor İl Müdürlüğüne ait bir hizmet binası, yaklaşık 300 metrelik üstü açık bir telesiyej ve bir küçük çeşme vardı.
1993 yılında yayınlanan Milli Mücadele’de Kayseri adlı eserimde şöyle demiştim: “ Kayseri, gelecekte de Türkiye’nin önemli bir kış sporları, ticaret ve sanayi merkezi olacağı düşüncesindeyim. Siyasi, ekonomik ve kültürel bakımından seçkin bir şehir olmaması için de hiçbir neden yoktur. Çünkü altyapısı buna müsaittir.”
18 yıl önce ileri sürdüğüm düşüncelerimin bugün adım adım gerçekleştiğini görüyoruz.
Konaklı’ya bir sefer gittim, tipiye tutuldum, gerisin geri geldiğim için bir değerlendirmede bulunmam haksızlık olur. Ancak Palandöken’e sık gittiğim için değerlendirmelerim elle tutulur gözle görülür şeylerdir. Palandöken’e azımsanmayacak hizmetler yapıldı bunu kimse inkâr etmemeli. Fakat hizmeti kadar eksikler de yok değil.
Önemli gördüğüm eksikliklerse şunlardır:
Kurumlar arası ortak ya da üst aklın işletilmemesi.
Seçim zamanında reklam panolarında gördüğümüz birlik fotoğraflarının sözde değil, özde olarak el, akıl ve gönül birliği içerisinde çalışıldığının azlığı.
İletişim eksikliği. Kayak merkezleriyle nasıl iletişim kurarsınız bilmem, ben çok zorlandım. Kayak tesisleri çalışıyor mu açık mı? Diye sormak istediğimde cevap alamadım. Ulaştığım telefonlarsa cevap vermedi.
Belediyenin ulaşımdaki katkısının yokluğu ya da azlığı.
Bir araştırma yapılsa 4 ya da 5 yıl boyunca şehrimizde üniversite okuyan binlerce öğrencinin acaba kaçı 3 km mesafedeki kayak merkezine uğramıştır?
Kayseri şehir merkezi Erciyes’e yaklaşık 35 km kadardır. Şehir merkezinden belediye araçları kayak merkezine ücretsiz yolcu taşımaktadır ve sezon sonuna kadar tüm tesislerden halkın yararlanması ücretsizdir.
Çok mu zor yurtların önünden servis kaldırmak!
Park yerinin oldukça sıkıntılı ve yetersizliği.
Tuvaletlerin azlığı ve dikkate alınmamışlığı.
Bir küçük mescit eksikliği.
Oturup dinlenecek sosyal tesislerin azlığı.
Tarihi bir Erzurum çeşmesinin olmaması.
Kayak pistlerinin kenarlarındaki güvenlik şeritlerinin yetersizliği.
Kayserili sucuk ekmekle para kazanırken bizde de böyle eşinize dostunuza ikram edeceğiniz çay ve yemek yerlerinin yokluğu.
Çocukların kızakla kayması için güvenli bir mekânın ve yürüyen halının ücretsiz olmaması.
Erzurum’a özgü turistik eşya alım ve satım yerlerinin yokluğu. Otellerde var ancak kayağa gelen herkes otellerde kalmıyor ki!
Gelen turist, Palandökenden Erzurum’a bakınca sürmelenmiş bir göz gibi simsiyah bir kent merkezini görerek kent merkezine inmez. Doğal gaz, turizm kenti olan Erzurum’a indirimli verilmelidir. Kesinlikle Sosyal yardımlaşma fonundan verilen düşük kaliteli kömür verilmemeli, onun yerine doğal gaz yardımı yapılmalıdır.
Baharla beraber uygun yerlerin çam fideleriyle bezenmesi.
Reklamların azlığı. Kaç kişimiz bilir Konaklıyı, bu sezon kaç kişi ziyarete gitti?
Bırakın özel kursların, kurumların verdiği kayak kurslarının dahi çok pahalı olması.
Bazı tesislerde yeterince teknik elemanın olmayışı.
Kente dışarıdan veya hava alanından girerken, Palandöken’e ve Konaklı’ya çıkarken kayak merkezi hakkında bilgi veren büyük ışıklı bilgi panolarının olmaması.
Oturacak sıcak bir yerin olmaması sonucu eş ve çocuklarıyla gelen ziyaretçilerin saatlerce soğukta ayakta bekleyerek zaman geçirmeleri.
Bırak Alper’le ya da Kayseri’yle yarışmak, biz ufak gözüken eksikliklerimizi giderelim bu bile yeterli olacaktır.