ALÇAK SANDALYE KİREÇLENMEYE NEDEN OLABİLİYOR

Kireçlenme, bağ yaralanması, menisküs ve omuz yaralanmaları eklem hasarına bağlı gelişen hastalıkların en önemli faktörlerinden birisinin de alçak sandalye olduğu belirtildi.

21 Eylül 2013 Cumartesi 14:37
ALÇAK SANDALYE KİREÇLENMEYE NEDEN OLABİLİYOR
Fizyoterapist Gökhan Aygül, insan vücudunda, bireyin hareket edebilmesi ve içinde bulunduğu ortama uyum sağlaması açısından önemli bir yer teşkil eden eklem yapıları bulunduğunu belirterek, “Sağlıklı bir eklem uzun zaman boyunca normal fonksiyonlarını sürdürebilir. Fakat eklemin yapısını zorlayan yüklenmeler, yoğun çalışma şartları, kas kuvvetinin yetersiz olması, eklemlerin iltihaplanması ve eklemleri içeren kırıklar gibi nedenler eklemin yapısına zarar vermektedir. İlerleyen yaşın etkisiyle birlikte eklem yapısındaki kıkırağın harabiyeti ile sonuçlanan duruma kireçlenme (osteoartrit) denir. Kireçlenme yaşamınızı tehdit etmez ancak ağrı ve tutukluk nedeniyle yaşam kalitenizi azaltabilir. Genellikle yük taşıyan eklemlerde daha sık görünen bu olay her yaştan insanı etkileyebilir ancak 65 yaş üstü kişilerde daha sık rastlanır. Bununla birlikte travma, kaza, fazla kilo da bu süreci etkileyen diğer unsurlardır” dedi.

Eklemlerin yapısında bulunan kıkırdağın yıpranmasıyla kemiklerin korunmasız kaldığını ve birbirine sürtünmeye başladığını dile getiren Aygül, daha sonra şunları kaydetti; “Kıkırdaktaki bozulma eklemin şekil ve yapısını da etkiler ve artık eklemde işlevini rahatça yerine getiremez. Buda kişinin hareketlerini çok zor yapmasına hatta yapamamasına neden olur. Kemikler arasındaki hareketi sağlayan eklem yapısının harabiyeti ile ağrı ve beraberinde başka problemlerde ortaya çıkacaktır. Sürtünen kemik yüzeyleri kemik dokunun da harabiyetine neden olur. Kırılan kemik yada kıkırdak parçaları eklem içine girerek tahrişe ve ağrıya neden olur. Kemik uçlarında meydana gelen çıkıntılarda çevre dokulara zarar verebilir ve yine ağrıya yol açar. En çok etkilenen eklemler diz, kalça, bel, ayaklar ve parmak eklemlerdir.

Kireçlenmenin belirtileri hangi eklemin etkilendiğine ve etkilenim şiddetine bağlı olarak değişiklik gösterir. En belirgin belirtiler eklemlerde özellikle sabahları ya da bir süre dinlenmeden sonra görülen tutulma ve ağrıdır. Diz eklemi tutulumunda merdiven çıkmada zorluk ağır bir yük kaldırıldığında ağrı görülürken, elde görülen kireçlenmelerde ise nesneleri tutmada zorluk, kavrama da zorluk el ve el bileğinde ağrı ve şekil bozuklukları görülür. Ayrıca eklem hareketlerinde eklemden kıtırtı şeklinde sesler gelmeye başlar.

Belirli bir nedeni yoktur. Bazı faktörler bir araya geldiğinde kireçlenmeye zemin hazırlar. Genetik faktörler, fazla kilo, travma, yaralanma, aşırı ve yanlış egzersiz, yorgunluk beslenme şekli, sigara gibi nedenler kireçlenmeye neden olabilir. Genetik özellikler sonucu eklem ve kemiklerin birleşme şeklinde, eklem yapısında bozukluklar olabilir ve bu durum kıkırdağın beklenenden çok daha çabuk bir sürede yıpranmasına yol açar. Ayrıca aşırı kilolu olmak vücudun yük taşıyan bel kalça ve diz eklemlerine daha fazla yüklenme yapacağından bu eklemlerin yapısının bozulmasına neden olacaktır. Fazla kilolu olmak eklemlere ekstra yük binmesi, eklemlere gereğinden çok daha fazla baskı uygulanması anlamına gelir. Aldığınız her bir kilo, dizlerinize, kalçalarınıza bunun birkaç katı baskı yaparak yansır. Hatta obezite tek başına kireçlenme nedeni olabileceği gibi, genetik faktörlerle birleşerek hastalığın ortaya çıkmasında ve belirtilerin kötüleşmesinde etkin rol oynayabilir. spor ya da meslek durum gereği devamlı travmaya maruz kalan kişilerde kireçlenme riski daha yüksektir. Ameliyat sonrasında kireçlenme başlaması karşılaşılan bir başka durumdur. Egzersiz yapmak kireçlenmenin engellenmesinde önemli bir yol olmasına rağmen yaşa ve kiloya uygun hareketlerin yapılmaması, yanlış hareket sonucu sakatlanmalar ya da uygun spor ekipmanları kullanmıyorsanız bu düzenli hareketler yarar verdiği kadar, kıkırdaklara ve eklemlere zarar veriyor da olabilir. Doktora ya da fizyoterapiste danışarak egzersizleri yapmak en doğru harekettir.

HASTALIĞIN TEDAVİSİ

Öncelikli amaçlar; Ağrıyı azaltmak,Eklem fonksiyonunu korumak veya iyileştirmek ve Hasta / yakınlarını hastalık ve tedavisi konusunda eğitmektir.

Kilo vermek önemli bir yer tutmaktadır. Eklem üzerine binen yükün azaltılması eklemin harabiyetini geciktirecek ve de harabiyetine engel olacaktır.

Egzersiz, yürüyüş ve hareketin hayatın her aşamasında olmasın da gerekmektedir. İyi bir egzersiz programı kas kuvvetini arttıracak ekleme binen yükün azaltılmasına neden olacak eklem yapınsın uzun yıllar boyunca sağlıklı kalmasını sağlayacaktır.

Ağrı kesici (analjezik) ilaç tedavisi genelde kısa süreli bir tedavidir. Ağrının belli bir süre kaybolmasına neden olacak fakat etkisi geçtiğinde tekrar ağrılar ortaya çıkacaktır.

Kaplıca, sıcak su vb. gibi tedavi şekilleri sertleşmiş eklem yapısını yumuşatacak ve belli bir süre rahatlama sağlayacaktır.

Eklem kıkırdağı oluşumunu bloke eden enzimleri azaltan kondroit kullanımı da eklemin harabiyetini geciktirecek, engelleyecek bir tedavi yaklaşımıdır

Ortopedik aparatlar ve protezler bölgesel olarak ekleme binen yükü azaltmak için faydalanılabilinilecek aparatlardır. (Örn: diz eklemi için dizlikler) fakat bu aparatların uzun süreli kullanımı kas kuvvetini olumsuz etkileyeceğinden zararlı olacaktır.

Eklem içi kayganlaştırıcı sıvı enjeksiyonları sıvı kaybı olan eklemlerin içine yapılarak belli bir sure rahat ve ağrısız hareket etmeyi sağlar fakat belli müddet sonra bu maddeler de vücut tarafından emilir.

FTR (Fizik tedavi rehabilitasyon) rahatsızlığın tedavisin de en önemli yöntemdir. Rahatsızlığın tespitinden sonra fizyoterapistine yönlendirilen hasta fizyoterapistinin belirlediği uygun tedavi ve egzersiz programı ile belli bir müddet tedavi görerek sağlığına kavuşur.

Cerrahi yöntemler ise bütün müdahaleler sonucun da sonuç alınamaması durumunda başvurulur.

EKLEMLERİN KORUNMASI

Osteoartritli eklemlerin korunmasında amaç; eklem hasarının daha fazla ilerlemesini önlemektir. Ayrıca ağrının azalmasına da yardımcı olacaktır.

-Dik durmaya çalışınız. Dik duruş boyun, bel, kalça ve diz eklemlerini korur.

-Tezgah yüksekliklerini öne eğilmenize gerek kalmayacak şekilde ayarlayınız.

-Alçak sandalye oturup kalkarken diz ve kalçaya fazla yük binmesine neden olur.

Kolçaklı ve yüksek sandalye tercih ediniz.

-Ağırlıkları yerden gövdenize yakın tutarak kaldırınız.

-Yerden herhangi bir şey alırken dizlerinizi bükerek eğiliniz.

-Parmak eklemlerinizi fazla zorlamamak için sıkıca kavramayınız, sapları kalınlaştırılmış

aletleri tercih ediniz. .

-Ellerinizi uzun süre kullanmanızı gerektiren uğraşılar sırasında sık sık ara vererek el eklemlerinizi dinlendiriniz.

-Uzun yolculuklarda sık mola vererek yürümeye çalışınız .

-Kalça ve diz gibi vücut ağırlığını taşıyan eklemlerde sorununuz varsa baston kullanarak ekleme binen yükü azaltınız.

-Ayaklarınızı kavrayan, koruyan, tabanı kaymayan ayakkabıları tercih ediniz.”

Editör

Son Güncelleme: 21.09.2013 14:38
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.