SAHİLİ OLMAYAN DENİZDE YALPALIYORUZ!

Size cevabı zor verilecek kolay bi soru sorayım:
Erzurum ne şehri?
***
Yani, tarım mı, hayvancılık mı, turizm mi, eğitim mi, sanayi mi, ticaret mi!
***
Var mı bilen?
Varsa söylese de, gidersek merağımızı!
***
Sahi hedefinde ne var bu şehrin?
Rotası neresi?
Nereye doğru yelken açmış, hangi sahile ulaşmaya çalışıyoruz?
***
Kimse kusura bakmasın!
Biz, "hedefi olmayan, rotası belirsiz" bir geminin içinde, hem de hayli zamandan beri yalpalayıp, duruyoruz.
***
Gözümüz ufukta!
Bir kara parçası, yanaşabileceğimiz bir liman arıyoruz, ama nafile.
***
Sanki "sahili olmayan" uçsuz bucaksız bir denizde gibiyiz!
***
Doğal olarak gözümüz Kaptan-ı Derya Mehmet Sekmen'de!
Kaptan'dan, batmak üzere olan şu peynir gemisi'ni bir an önce limana yanaştırmasını bekliyor, bunun için dua ediyoruz.
***
Ama gelin görün ki, Sekmen-i Derya'nın bizi, geminin içinde "çaresizlik içinde kıvranan" yolcuları gördüğü yok!
***
O, kendine göre bir yol ve bir yöntem bulmuş, lay lay lom gidiyor.
***
Hani ona, avanesine, destekçilerine sorsa...
Bir de Erzurum Medyası'na baksanız, sanırsınız şehir dikensiz gül bahçesi!
***
Oysa öyle olmadığını iddia ediyorum herkesten iyi Başkan Sekmen'in kendisi biliyor!
***
Bu sebepten olsa gerek, Başkan, tüm konuşmalarında herşeye değiniyor, söylenmedik güzel söz, el uzatılmadık alan bırakmıyor ve o müthiş yeteneği ile kitlelere harika bir "laf salatası ziyafeti" çekiyor!
***
Ola ki, beni haksızlıkla itham edenler çıkabilir.
***
Ne derler?
Halep oradaysa, arşın da burada!
Ve gönül kapımız da açık!
"Tık"latmadan içeri girerler, anlatırlar, dinleriz biz de.
***
Parmak hesabı yapıyorum!
Başkan, 60 hizmet ayının 26'sını geride bırakmış!
***
"Bu kadar ayda ne yapıldı?" diye sorsanız ki, soruyorum!
***
Gösterilebilecek "en büyük iş ya da başarı" kimsenin karnını doyurmayan, işsizlere iş, aşsızlara aş olma ihtimali hiç bulunmayan Büyükşehir Belediyesi Erzurumspor'un 3. Lig Şampiyonluğu'dur.
***
Bu başarının dışında kalanların tümü çerezdir!
***
Hele de Şehristan Projesi!
***
Müthiş çıtır bi proje.
***
İnanılır gibi değil!
***
Düşünebiliyor musunuz!..
Erzurum Büyükşehir Belediyesi, şirketler kurmuş, kendisine seçim zamanında muazzam ölçüde destek vermiş esnafın, işadamlarının karşısına "en büyük rakip" olarak dikilmiş.
İnşaat sektöründe Büyükşehir var, reklamcılıkta, pastanecilikte, kültürde, marketçilikte yine öyle!
***
Başkan kusura bakmasın ama, BU TÜR PROJELER TERÖR BELASINDAN DAHA BÜYÜK TEHLİKEDİR, MEMLEKETTEN İŞADAMINI KAÇIRTIR, YATIRIMCIYI KAÇIRTIR, ŞEHRİN BİRİKİMLERİNİ VE SERMAYESİNİ BAŞKA DİYARLARA GÖTÜRTÜR.
***
Yani memleketinde iş yapamayan, önü kesilen yatırımcı, ayakta kalabilmenin yolunu Erzurum dışındaki illere gitmekte, göç etmekte bulur.
***
Nitekim gidenler olmuş, memlekette kalmış, ancak iş yapma noktasında önü tıkanmış işadamlarının bir bölümü de gitme hazırlığı yapmaktadır.
***
Mehmet Sekmen ve dışarıdan transferle getirdiği çalışma arkadaşları bugün bu şehirde varlar, ama yarın yok olacak, ailelerinin, çocuklarının yaşadıkları "asıl memleketleri"ne geri dönecekler.
***
Biz ise burada ilanihaye yaşamaya devam edeceğiz.
***
İsyanım ve itirazım bunadır benim.
***
Yıllarını gazetecilik mesleğinde ve bu şehirde tüketmiş, iyi-kötü bir de iktisat tahsili yapmış birisi olarak ben, Başkan Sekmen'in şirket kurma ve kurdurtmadaki maksadını çok da anlamış değilim.
***
Sui zan'da da asla bulunmak istemiyor, ama kafama takılan şu soruyu da sormaktan alamıyorum kendimi:
"Nedir yığınla şirketin kurulmasındaki hikmet-i ilahi?"
***
Bi başka şey daha!..
***
Ak Parti hükümetleri, taa ilk kuruldukları yıllardan itibaren özelleştirmeye büyük önem verip, devletin tüm kurumlarını satarken, Erzurum Büyükşehir Belediyesi'nin 10'un üstünde şirket kurmasını ve "devletçi bir anlayışla" Erzurum piyasalarına girmesini niye kimse görmez veya görmek istemez?
***
Bu şirketlerin Erzurum ölçeğinde yaşatacağı tahribat nasıl olur da akıllara gelmez?
***
Dedim ya, anlaşılır gibi değil!
***
Her neyse!
Yazımın başında sorduğum soruyu unuttuğumu sanmayın.
***
O soruyu tekrarlıyorum:
Erzurum ne şehri, ya da biz neyiz?
Verin cevabı da bilelim!