Müceldili Konağı'nda en son basına iftar yemeği verirken yan tarafa ayrı bir büyük masa atıldığında ve o masanın da bir anda dolduğunda farkettim Sekmen'in aslında kalabalıklılığını!
Her nereye gitse yanında 4-5 kişinin illa ki olduğu Sekmen, bu sabah da yine arkasında kalabalık bir grup ile geldi Tebrizkapı Çarşısı'ndaki basın toplantısına.
Allah inandırsın Basın Bürosu'ndan Şeref Doğan ve Cengiz Durular haricinde yine çok kişi ile geldi ama bir tanesini bile tanımadım.
Zaten sağ tarafında oturttuğu zatın yeni Genel Sekreter olduğunu o an öğrendim.
Meğerse Büyükşehir'in İstanbul'dan gelen bu yeni Genel Sekreteri bugün değil, bayağı bir zamandır gelmiş ama benim daha yeni haberim oluyor.
Bu da artık benim eksikliğimdi diyeyim ve yine mevzuma döneyim.
***
Daha önce Kitap Fuarı'na geldiğinde farkettiğim eskortu ile yeni bir dönemin başladığı mesajını da vermiş olan Mehmet Sekmen'in yanında dolaştırdığı onca arkadaşı ne amaçla basın toplantılarına da getirdiğini vallahi merak da ettim.
Aslında başkanı ziyaret ettiğimizde Özel Kalem'deki yeni personel yoğunluğundan da anlamış olmalıydım ama basın toplantısında da onca kişinin bulunması bana garip geldi.
Doğrusu onca işi olan Büyükşehir'in daire başkanları filan yanında olsa anlarım, anlardım.
O yoğunluktan dolayı ne yedim ne içtim zaten çok da bir şey anlamadım.
Zaten daire başkanlarından kimse olsa belki soru sorar cevap alırdık.
Ama hayatımda hiç görmediğim ve ne iş gördüklerini anlamadığım o arkadaşların basın toplantısında bulunmalarını anlamadım, anlamam da mümkün görünmüyor.
Bu konuda ben kadar diğer çoğu basın mensubu arkadaşlarımın da rahatsız olmasa da huzursuz olduğunu görüyorum.
O açından hele bu son toplantıda ben şahsen Sekmen'in konuştuklarından çok yanında yöresinde duran ve her biri bayağı da forslu olan o arkadaşlara odaklandım.
Başkanın yanındakilere bakmaktan, ne dediğini çoğu kez duymadım, anlamadım bile!
---
ne diyorsun sen abicim, ne dediğin anlaşılmıyor. aynı şeyi tekrarlsyıp duruyorsun. her cümlen aynı. bu mu yazarlık!!!!!