Tam bir atom karınca. Sabah Ankara, öğlen Aşkale, akşam Gürcistan’da!
Adı Nihat, soyadı Kılıç. Aslen Tokat Reşadiyeli. Ünlü FORTUNE Dergisi’nin Türkiye’nin en büyük şirketinden biri olarak belirlediği Erzurum’un gururu Aşkale Çimento’nun Genel Müdürü. 27 yıldır Aşkale Çimento’da ve bugün ne kadar başarılı olunduysa en büyük paylardan biri de kuşkusuz o’nun. 1990 yılında Üretim Müdürü olarak işe başladığı Aşkale Çimento’da 1994 yılında genel müdürü yardımcısı olan Nihat Kılıç, 1999 yılından itibaren o kurumun genel müdürlüğünü yapıyor. Henüz vasat bir şirket iken bir anda Türkiye’nin önde gelen dev şirketlerinden biri olan Aşkale Çimento’nun her şeyi olan Kılıç, yakından tanıyanlarca ‘atom karınca’! O’nu iş sebebiyle sabah Ankara’da, öğlen Aşkale’de, akşam da Gürcistan’da görmek mümkün. O yüzden de bugün o Aşkale Çimento’nun 7 fabrikası, 20 de hazır beton tesisi var. Kuşkusuz yönetim kurulu başkanı Lütfü Yücelik elde edilen başarıda inkar edilemeyecek derecede birinci etken. Ama Nihat Kılıç da en az Lütfü Yücelik kadar o kurumda bir gerçek.
***
Boş konuşmayı sevmeyen, medyadan uzak duran, mütevazi bir yaşamı tercih eden Nihat Kılıç’ı geçen Ankara’ya giderken havaalanında gördüm. Aynı uçakla başkente giderken, ona sadece ve sadece tek bir soru sordum. ‘’Nedir Aşkale Çimento’nun başarısının altında yatan sır?’’. Cevabı az ve öz oldu: ‘’İşi ibadet gibi düşünüp, namaz kılar gibi çalışmak!’’. Bu kısa cümleyi kurarken yaşadığı heyecanı anlatmam mümkün değil. Geçen onca süre içerisinde yaşadığımız tecrübeyle de sabittir ki. Önünde şapka çıkartılacak, selam durulacak adamdır o. Her şirkete lazım olan adamlardandır o. Ve bir gün biri Aşkale Çimento’nun başarı hikayesini kaleme aldığında adı altın harflerle yazılacak biridir o.
***
NOT: Trabzon KTÜ mezunu olan Nihat Kılıç, çimento işine ilk olarak mezun olduğunda sıradan bir işçi olarak Trabzon Çimento Fabrikası’nda işe başlayarak bulaştığı bilgisini de vermiş olayım.
Sıra dışı bir hikaye: Kavak!
Şehirde farkındalık oluşturan özellikle düşün ve yazım adamlarına hayranım. Bunlardan biri Murat Ertaş’tır. Final Dersaneleri’nden tanıdığımız Türkçeci Eğitimci- yazar arkadaşımız Murat Ertaş, uzun süredir üzerinde çalıştığı Kavak Mahallesi kitabını tamamlayarak okuyucuların huzuruna çıkarttı. Okumaya yeni başladım, yine yazı dili mükemmel. Murat hoca, işte bu ‘Akasyalar Düş oldu Kavak’ta ki kitabını da kurucu başkanı olduğu ŞEHİRDER’de geçtiğimiz hafta sonu renkli bir proğram ile duyurdu. Nihat Kabanlı ve Nuri Bayrakçı gibi Kavak mahallesinde yaşamış iki renkli ustanın da Kavak mahallesini anlattığı proğramı, İzmir’de yaşamını sürdüren mahalli ses sanatçımız Fahrettin İlbeyi de sazı ve sözü ile tarifsiz bir resitale çevirdi. Kemane Haydar Telhuner, Omo Kemal, Reyhani, Dersim Ahmet, Omo Kemal, Aytekin Akkaya, Bahriyeli Cevdet, Nihat Kabanlı, Kombosto, Sarı Nafiz, Doktor Celal, Kanlı Fuat, Ali Rahmani gibi simaların yaşadığı Kavak Mahallesinin dününü ve bugününü anlatan kitap, hem içindeki konuları ve hem de tasarımları ile bizleri büyüledi adeta. Gelen misafir ve kitapseverlere kitaplarını imzalayan Murat Ertaş’ın Kavak Mahallesi ile başlayan mahalle tanıtımlarının diğer yazar ve mahallelere de ilham olacağını düşünüyorum. Bu özgün çalışma için teşekkürler Ertaş hoca..
Akdağ halinden memnun, bize ne oluyor?
Recep Akdağ’ın Sağlık Bakanlığından alınıp Başbakan Yardımcılığına getirilmesi şehirde farklı yorumlara yol açtı. Bu yorumlar genelde de ‘’iyi olmadı’’ şeklindeydi. Esasında daha üst bir makam olmasına rağmen çoğu gibi ben de Akdağ’ın Başbakan Yardımcısı olmasından mutlu olmadım. Sadece ben mi? Hayır tabi. AK Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz de, Sağlık Bakanlığı gibi icracı bir görevden alınıp Başbakan Yardımcılığı’na getirilen Recep Akdağ’a, haberi alır almaz telefon açmış ve telefonda da üzüldüğünü belirtmiş. Ancak, Akdağ, yeni görevinde nezaketen hayırlı olsun dileğinde bulunan ve de Sağlık Bakanlığı’ndan alınmasına üzüldüğünü söyleyen Emin Öz’e, ‘Üzülecek bir şey yok. Başbakan yardımcılığı daha üst makam’’ diye izahatta bulunmuş ve yeni görevi de onur duyarak kabul ettiğini anlatmış. Buradan anlıyoruz ki, Recep bey halinden memnun. Bizim bu işin dedikodusunu yapıyor olmamız çenemizi yormaktan öteye gitmiyor!
--
SEVDİĞİM BABA SÖZLER: Zenginlik, varlığından mutluluk duyabildiğin her şeydir! (İclal Aydın)