İnsanlara tarihler boyunca şiddet ve merhametten not verecek olsam; insanın sınıfta kaldığını düşünürüm. Merhamet ve şiddet; iki uç nokta ve birbirlerine kavuşma ihtimalleri yok! Son derece sert metalden oluşmuşlar sanki! Merhametin olduğu yerde şiddet, şiddetin olduğu yerde merhamete yer yok!
Şiddeti sadece kadın cinayetlerinde düşünmüyorum. Merhametsizliği her yerde görebiliyorum. Hangi ad altında bir insan, bir hayvan veya bir çiçek öldürülürse; merhametin orada olmadığını görürüm.
Kadın cinayetleri, mafya, kabadayılık, çocuk katliamları, çocukların dayakla terbiyeleri, aracını kurallara uygun kullanmayarak katliam gibi kazalar yapmak, hep birer şiddettir. İnsanları rahatsız etmek, güven vermemek bir şiddettir. Merhametten söz edilemez.
Merhameti olan bir insan, diğer insanlar yiyerek, içerek tüketsinler diye ürettiği bir gıdayı nasıl zehirli katkı maddeleriyle donatıp satabilir? Sağlığa zararlı olduğu kesin sayılan MCG tuzu, glikoz şurubu (DNA’sı bozulmuş) gıdaları insanlar tüketsin diye üretip satmak şiddettir! Veya kendisinin yemeyeceği bir gıdayı başkasına yedirebilen insanın nasıl bir vicdanı vardır? Ailesinde korku duyulan ana-baba ne demek? Anlamak zor! İnsan insandan niçin korkar; merhametli insandan kim niçin korksun ki? Çocuğuna, eşine, diğer insanlara merhametli olmayan insan; şiddet hastalığına yakalanmıştır. Tedavi edilmesi şarttır. Ana babasına ilgili davranmayan çocuk, yaşlıya, hastaya, fakire, düşküne, yaralıya merhamet etmeyenin düşmandan ne farkı vardır?
Niçin iletişim hakkında bilgilenmiyoruz? Niçin bağırıyoruz, niçin küsmek için bahaneler buluyoruz, niçin kalpleri kırıyoruz, niçin? Niçin hep biz haklıyız, niçin karşımızdakinden hep kendimizi anlamasını bekliyoruz? Haydi, aileden öğrenemedik, niçin bu konuda araştırmalar yaparak, kitap okuyarak bu eksikliğimizi gidermiyoruz?
Ve niçin siyaseten veya din konusunda sadece bizim haklı olduğumuzu düşünüyoruz? Ve karşımızdakinin de bizim gibi düşünmesini istiyoruz. Bu konuda kalpleri kırmak, sert ve fanatik veya radikal taraf olmak ne derece doğru ve sevimli düşünceler ve davranışlardır?
İnsan, insanın dünyasını cehenneme çeviriyor, hakkını gasp ediyor, huzurunu bozuyor, adaleti öldürüyor; kendini haklı görüyor; şiddet olduğunu düşünmüyor!
Dünyayı cehenneme ve yaşanmaz, korkulu hale getirenler, başkalarının acı çekmesine vesile olanlar hangi dine mensup olursa olsun; ahrette merhamet bekliyorlar; ilginç!
Şiddet ve merhamet arasındaki mesafe kısalmadıkça; dünyada rahat olmayacağı kesindir; ahrette de merhamet etmeyenlerin merhamet bulacağı sadece hayaldir.
Sevgi insanlığın, şiddet hayvanlığın kanunudur..! Mahatma Gandhi
Tercihimiz SEVGİ olmalıdır çünkü biz insanız!
Ayrıca merhamet etmeyene merhamet edilmez..!
Hayatın matematiğidir bu!
Yaşattığını yaşamadan ölmezmiş insan. Buna inanırım
"Kul Hakkı" diye çok önemli bir şey de var.
Rab'bim bile buna karışmazken merhamet dilenmek beyhûde bir çaba olur.
İnsan insana niye zulmeder?
İki dünyada da bunun ödenmesi gereken ağır bir bedeli varken ve bunu Müslüman olarak biliyorken hemde!
Kul hakkından korkmayandan korkarım ben! ama önce Sevgi ve saygı duymak insan olabilmenin bir gereğidir zaten.
Sevgi nefrete galip gelmiştir her zaman. Yenemeyeceği hiç bir zorluk yoktur.
Velhasılı İnsanı insan yapan merhamettir vicdandır.
Kaleminiz varolsun...
Teşekkürler..