Belki de bu sezonun en coşkulu maçını yaşadık, dün Kazım Karabekir Stadı’nda… Bol gol, şutlar, direkten dönen toplar, verilmeyen penaltılar, bol bol çıkan sarı kartlar, dünkü maçın seyir defterinde yazılanlardı. Bir de taraftar…
Evet!.. Süper Lig takımlarının bile kıskanacağı taraftar topluluğu vardı, dün Kazım Karabekir Stadı’nda…Takımlarının Sakarya’daki futbol savaşından puan çıkarmasını fırsat bilen taraftar koştu tribünlere… 3. Lig’de oynayan bir takım dün Onbin taraftara karşı top koşturdu Kazım Karabekir’de…Taraftar doksan dakika boyuncu şov yaptı. Önce İzmir’de öldürülen Fırat Çakıroğlu’na destek veren taraftar, Van’a gol attıktan sonra asker selamı veren Bergama Belediyesporlu Gökhan Çetinus’a sevgi gösterisinde bulundu. Bir de Erzurumspor’un efsane kaptanlarından Kürşat Karataş’a…Çünkü Kürşat da, dün locadan BB Erzurumspor-Bergama Belediyespor maçını izleyenler arasında yer aldı.
Bu kadar saha dışı bilgilerinden sonra geliyoruz, saha içine… Ligde alt sıralardan kurtulmak isteyen Bergama Belediyespor, puan almaya gelmişti, Erzurum’a…BB Erzurumspor ise zirve yarışında artık kayıp istemiyordu. Bir de bu sezon Kazım Karabekir Stadı vukuatlıydı Erzurumspor adına… Çünkü evinde kaybettiği puanlar yüzünden büyük yara almıştı Mavi-beyazlılar… Artık bir tek puan kaybına tahammülü olmayan BB Erzurumspor’da Teknik Patron Turhan Özyazanlar, tamamen golü düşünün bir futbolcu kadrosunu sürmüştü sahaya… Yılmaz Can Taşkıran, oynamadığı haftalara hayıflanarak, konuk takımın sol kanadını hallaç pamuğu gibi attı. Zaten bu baskı ile de önce Cebrail’in füzesi ardından da Özkan Serbest’in müthiş kafası bir anda skor Erzurum lehine 2-0 oldu. İşte o esnada orta hakem Mustafa Kürşat Filiz devreye girdi. Gözümün önünde Yılmaz Can Taşkıran’ın ceza sahasında indirilişine seyirci kalan Filiz, penaltıyı ‘es’ geçerken, bir de Yılmaz’ı sarı kartla cezalandırdı… Sonrasında 36 ile 45. Dakikalarda arasındaki kabus… Peş peşe gelen Bergama’nın iki golü ile skor 2-2 oldu. Taraftar ‘yine mi’ diye homurdanmaya başlarken, dakikalarda su gibi akıp gidiyordu. Ama Turhan hocanın saha kenarından ısrarlı bir şekilde üç puanı istemesi ve futbolcuların canla başla saha içinde çalışması beni ve benim gibi düşünenleri galibiyet için ümitlendirirken, galibiyetten de emin kılıyordu…
Ceza sahasında önce konuk takım oyuncusunun elle oynamasını ‘es’ geçen orta hakem Filiz, ikinci kez Erzurumspor’un penaltısını vermeyerek şimşekleri üzerine çekti. Sonrasında Oltan’la yakalanan peş peşe pozisyonlar… Cuma günü Galatasaray-Erciyes maçında Wesley Sneijder’in ne kadar arzulu bir şekilde gol atmak için çalıştığına televizyon ekranında şahit olduk. Sonuçta Allah, Sineider’e gol atmayı nasip etti. Dün de Oltan Karakullukçu’yu büyük bir hayranlıkla izledim. Kaptan Mehmet’in indirdiği ve arkadaşlarından gelen bütün toplara dokundu. Ama gol bir türlü gelmiyordu. Bir pozisyonda da Oltan gole çok yaklaştı, şutu direğe nişanlayınca da, şanssızlığın bu kadarı da olmaz ki, dedirtti. Ama işte o çok çalışan ve gol için didinen Oltan’a Allah sonunda gol sevinci yaşattı. Bu gol hem Erzurum’un galibiyet golü olurken, hem de binlerce taraftarın Kazım Karabekir’den mutlu ayrılmasını sağladı. Bu kez Erzurum evinde puan kaybetmedi. Zirve ilerleyen Dadaş’ın ayak sesleri Oltan’la daha sesli bir şekilde duyulmaya başladı.
Defansta ilk kez Özkan’la Osman Berkay’ı bu kadar uyum içinde gördüm. İnşallah daha da iyi bir ikili olurlar.. Seddar orta sahada görünmez bir kahraman gibiydi… Maç kazanıldığı için konuşuyorum, eğer skor böyle olmasaydı yazmayacaktım, ama kazandığımız için yazıyorum. Turhan hocam, dün çift forvetle ve de hücuma yönelik cesur kadrosu ile sahaya çıkarak galibiyette büyük rol oynadı. Bu anlamda kendisini ve ekibini kutluyorum. Tabi, her maçın öyküsü, oyun stratejisi farklıdır. Her maç hücumcu bir kadro ile sahaya çıkılmayacağını hepimiz iyi biliyoruz. Ben Ekrem Sütçü olayında hocadan bir daha cesur olmasını ve ona önemli bir sorumluluk yüklemesi taraftarıyım. Belli ki Erzurum’un 10 numarası Ekrem, sorumluluk verildiğinde neler yapabileceğini gösterdi. Belki bir çoğunun gözünden kaçmış olabilir, ama Ekrem Sütçü 57.dakikada oyuna girdikten sonra müthiş işlere imza attı. Eğer cesaret kazanıp, şut yüzdesini de artırırsa, Dadaş’ın zirve yarışında orta sahada gücüne güç katar… İki haftadır yedek kalan ve bunu hiç sorun etmeyen Sefer Sever’i de dün oyuna girdikten sonra verdiği mücadele ve azminden dolayı kutluyorum. Bence takımın 3-2 galip gelmesinde Turhan hocanın rolü kadar Ekrem ve Sefer’in de rolünün olduğu inancındayım. Birde doksan dakika boyunca hiç susmayan taraftarın galibiyette en büyük pay sahibi olduğu düşüncesindeyim.
Sonuçta isteyen ve arzu edenin kazandığı bir doksan dakika izledik, Kazım Karabekir Stadı’nda… Ancak konuk takımda genç ve dinamik bir ekip, kesinlikle daha üst sıraları hak eden bir takım Bergama kanaatimce… Ufak tefek kendini yere atmalar dışında, Teknik Direktör Alaettin Çiçek’in öğrencileri iyi bir ekip ruhu sergilerken, bir çok takımın canını yakacağa benziyor. Kalın sağlıcakla…
