‘’Göç göç oldu, göçler yola dizildi’’. 1914 yılında başlayan cihan harbiyle Ruslar Anadolu’ya girmeye başlar. Erzurum artık Moskof işgalindedir. Türk ordusunun büyük kısmı Sarıkamış dağlarında donmuş, halkın Erzurum’u savunma gücü kalmamıştır. Dönemin metropol şehri dadaşlar diyarında kurtuluş göçte aranır. Ve o göçün ızdırabıyla bu türkü doğar. Erzurumlu Raci Alkır’ın insanın içini acıtan bu türküsünü bilmeyen yoktur sanırım. Ne gariptir ki Erzurum, günümüzde de batıya göç veren illerin başındadır. Aş için, iş için Erzurumlu göç ederde eder…
Türkiye’de 327 tane organize sanayi bölgesi bulunuyor. Ve 2 milyon 200 bin kişi istihdam ediliyor. Ülkemizdeki ilk organize sanayi bölgesi 1960 yılında Bursa’nın Nilüfer ilçesinde kuruldu. Ardından 1963 yılında Manisa, 1969 yılında da Eskişehir ve Erzurum’da kuruldu. Bursa OSB’deki istihdam sayısı bugün itibariyle 200 bin kişi. Manisa’da 60 bin, Eskişehir’de 45 bin 200, Erzurum’da ise 6 bin 750 kişi. Ne yazık ki Erzurum, bu şehirlere iş gücü veren kentlerin başında geliyor.
Malum Erzurum’da iki tane organize sanayi bölgesi var. 2. OSB iki yıl önce açıldı ve parseller adeta kapış kapış edildi. Talep karşısında dönemin valisi Seyfettin Azizoğlu, 25 bin kişiye istihdam sözü bile verdi. Ama şimdi o OSB hem çöküyor hem de göçüyor..! 1998 yılında çalışmalarına başlanan OSB’nin zemininin sağlam olmadığı milyonlarca lira harcandıktan sonra 23 yıl sonra ancak tespit edildi. Seneye ilkbaharda 2. OSB’nin Ilıca yolu üzerinde şeker fabrikasının karşısına göçmesine karar verildi. Bir inat uğruna harcanan paralar ise resmen toprağa gömüldü. 300 yatırımcı şimdi yeni OSB’yi bekliyor..! Ne suçlu aranıyor, ne de kimse sorumlu tutuluyor..!
Bu arada Elazığ OSB’de çalışan sayısı 7 bin 500, Malatya’da 22 bin, Van’da 5 bin, Erzincan’da 2 bin ve Sivas’da da 10 bin kişi. Komşu şehirlerde habire yeni yeni OSB’ler açılıyor. Elimizi çabuk tutmazsak, yatırımcılar ‘’Gidirem’’ bizlerde ‘’Göç göç oldu, göçler yola dizildi’’ türküsünü söyleriz..!
İşte o zaman bu vebal bu şehri yöneten herkesi yakar..!
Yazı için teşekkürler Ömer bey. Çok yadım, çok söyledim ama sakalım yoktu ki, sözüm geçsin.