Üniversiteye yeni rektör taze bir başlangıç

Şehir kamuoyu olarak peşin hükümden sakınarak, yeni rektör Hacımüftüoğlu’na mühlet tanımalıyız…

Ömer Çomaklı, arkasında birçok hizmet ve başarılı bir rektörlük dönemi bırakarak, kendine ayrılan sürenin sonuna geldi.

Her icra sahibi gibi elbette O’nun da tenkit edilen yanları oldu.

Atatürk Üniversitesi’nde artık nöbet değişimi zamanı…

Yeni rektör Ahmet Hacımüftüoğlu, geçen hafta itibariyle bayrağı devralarak, yarışa koyuldu.

Şimdiden kendisine üstün başarılar diliyorum.

Atatürk Üniversitesi’nde rektörlük yapmak hem kolay hem de zordur.

Kolaydır:

Köklü bir üniversite, güçlü bir akademik kadroya sahip, geleneği ve kuralları var, ciddi bir bütçeyle yönetiliyor.

Zordur:

Beklenti hep yüksektir. Kimse az ile yetinmez. Sürekli başka büyük üniversitelerle yarış halindedir. Uluslararası ilişkileri çok güçlü…

Ahmet Hacımüftüoğlu, akademi dünyasının içinde doğmuş bir isim.

Babası, ilmi, irfanı ve eserleri sebebiyle hürmet gören akademisyen Nasrullah Hacımüftüoğlu’dur.

Ahmet Hoca, Atatürk Üniversitesi’nin cemaziyel evvelini bilir yani…

Kendisi aynı zamanda akademi dünyasından adından söz ettiren bir tıp alimidir.

Görev süresince zorlanacağını düşünmüyorum, ama işi de çok kolay değil…

Atatürk Üniversitesi, Erzurum için lokomotif görevi yapan kurumlardan biridir.

Şehrin iktisadi, sosyal ve kültürel yapısında köşe taşıdır.

En temel görevi ise, zaten yüksek eğitim…

Her alanda olduğu gibi eğitimde de olağanüstü bir rekabet sözkonusu…

İyi olanlar değil, en iyi olanlar kazanıyor.

“Nasılsa burası kamu üniversitesi, ekmek elden su gölden” mealindeki bir anlayışla artık devlet üniversiteleri yönetilemiyor.

Farkındalık yaratacaksınız, üreteceksiniz ve katmadeğer sunacaksınız.

Türkiye’de 200’ün üzerinde devlet ve özel üniversite var.

Neredeyse her şehirde üniversite kuruldu.

Yani bundan 30 yıl önceki şartlar çok geride kaldı.

Misal; İzmir’deki bir gencin Atatürk Üniversitesi’ni tercih etmesi zaruri değil artık…

Siz öyle cazip şartlar ve öyle kaliteli bir eğitim paketine sahip olacaksınız ki, Fizan’daki bir öğrenci bile gelmek için can atacak…

Atatürk Üniversitesi için haklı olarak, “Üniversite kuran üniversite” deniliyor.

Yerli yerinde bir tespit…

İşte bu haklı şöhreti, eğitim kalitesinde de sürdürülebilir hale getireceksiniz ki hafızalarda hep taze kalasınız.

Ahmet Hoca’nın önünde tertemiz bir defter, hacimli bir kredi ve hatırı sayılır bir süre var.

Bundan sonrası O’na kalmış.

Bütün samimiyetimizle başarılı olmasını diliyoruz.

Zira…

Ahmet Hacımüftüoğlu’nun başarısı, başta Atatürk Üniversitesi’ne çıta yükseltir sonra da Erzurum’a…

Allah utandırmasın…

NOT:

Ahmet Hoca’nın rektörlüğe atanmasıyla birlikte, sağda solda şöyle bir tezvirat uç vermeye başladı:

“Erzurum’da iki üniversitenin rektörü de Karadenizli, ikisi de Laz!”

Şehir asabiyeti üzerinden bir çıkış yapmaya çalışanlar var besbelli ki…

Bu çağdışı anlayış, çöplükte olmasına rağmen ne yazık ki piyasada alıcı bulabiliyor.

Bundan mütevellit, amandır Ahmet Hoca amandır Bülent Hoca bu ucube bakışa malzeme vermeyin.