Zamanaşımı vergilemede tahsil dışında vergi borcunu sona erdiren sebeplerin en önemlilerinden biridir. Vergilemede belli süreler geçtiktensonra devletin vergi alacağını isteme hakkının ortadan kalkması kanunen zorunlu kılınmıştır.
Zamanaşımı ile belirsizliğin giderilebileceği, mükelleflerin defter ve belgeleri yıllarca saklamak külfetinden ve vergi idaresinin incelemelerinden korunacağı, yargı organları gecikmiş davaların aşırı yükünden kurtaracağı umulmaktadır.
Bu yararlarına karşılık zamanaşımının başlıca sakıncası, ödevlerini düzenli yapan ve vergisini zamanında ödeyen mükellefler aleyhine daha az dikkatli ve namuslu mükellefler lehine bir ayrım yaratmasıdır. Zira, borcunu ödeyen dürüst ve dikkatli mükellefler, kendileri kadar dürüst ve dikkatli olmayan başkalarının belli süreler sonunda, zamanaşımı nedeniyle, vergi borçlarından kurtulacaklarını görerek, kızgınlık ve kötümserliğe, haklı olarak kapılabilirler. Fakat kamu yararı düşüncesi bütün hukuk sistemlerinde zamanaşımına yer verilmesine neden olmuştur.
Vergilemede zamanaşımı, maliyenin kanunla belli edilen süreler içinde vergiyi tarh ve tebliğ etmemesi veya tahsil etmemesi durumunda, artık bu işlemleri yapma yetkisini yitirmesi anlamına gelir.
Birinci halde tahakkuk zamanaşımı, ikinci halde ise tahsil zamanaşımı söz konusu olur.
Vergi Usul Kanununun kapsamına giren bütün vergiler için tahakkuk zamanaşımı süresi beş yıldır. Özel kanunlarda tersine bir hüküm bulunması durumunda, bu hüküm uygulanır. Unutmamak gerekir ki zamanaşımının hukuki anlamda alacaklıyı yani devletin kendi kendini cezalandırmak gibi bir amacı yoktur.
Tahakkuk zamanaşımı Vergi Usul Kanunu’nda düzenlenmiştir. Söz konusu Kanun’un 114. Maddesinde; “Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar.” Hükmü yer almaktadır. Maddede belirtilen 5 yıllık süre kural olarak Vergi Usul Kanunu kapsamındaki bütün vergiler için geçerlidir. Ancak Emlak Vergisi Kanunu ve Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu gibi bazı Kanunlarda istisnai düzenlemelerde bulunmaktadır.
Tahsil zamanaşımı ise 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 102. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, amme alacağı vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait özel kanunlardaki zamanaşımı hükümleri ise saklıdır.
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun, tahsil zamanaşımının başlangıcını, amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başı olarak belirlenmiştir. Verginin vadesi, o verginin ödeme süresinin son gününü ifade eder.
Tahsil zamanaşımında vade tarihini değil de vadeyi izleyen takvim yılının esas alınması, yükümlülerin tabi olacağı zamanaşımını ayrı ayrı takip etmekten kamu idaresini kurtarmayı ve işlemleri kolaylaştırmayı amaçlar.
Tahsil zamanaşımı süresi dolduktan sonra alacaklı kamu idaresinin vergiyi tahsil edebilme yetkisi kalkar. Ancak 6183 sayılı Kanun’un 102. Maddesinin 2. Fıkrasına göre zamanaşımından sonra mükelleflerin rızaen yapacağı ödemeler kabul edilir.
Tahsil zamanaşımı ile ilgili olarak 6183 sayılı Kanun’un şümul sahasına hangi vergi ve resimlerin girdiği hususun bilinmesinde fayda vardır. Bu husus adı geçen Kanun’un 1, 2, 3. Maddelerinde açıklanmıştır. Yani bu kanun hükümlerinin uygulanacağı amme alacağının çerçevesi sözü edilen maddelerde çizilmiştir. Örneğin, amme idarelerinin 6183 sayılı Kanun’un şümulüne girmeyen akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğan alacakları hakkında 102. Maddede öngörülen zamanaşımı süresini uygulamak mümkün değildir. Bunlar tamamen genel hükümlere tabi olmakla, yine aksine hüküm yoksa 10 senelik zamanaşımına bağlı olarak kendi usullerine göre takip ve tahlil olunacaktır.
Buna göre gerekli şartlar ortaya çıktığında vergi borcunun da zamanaşımına uğrayacağı kanunen mümkündür. Görülmektedir ki vergi borcu için bile olsa devlet alacağına ilişkin eğer işlemlerini hukuken zamanında tamamlayamıyorsa o borca ilişkin haklarını düşürebilmektedir.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.