Meşakkatli, adrenalin yüklü, doğanın içinde bir nebze yaşayabilme hobisinin adı; av!
Zekânın, tabiatta yarıştığı pist!
Dostluğun; hayata inat, kardeşliğe dönüştüğü bir arena!
Hatıraların destelenip hafızalarda en üst köşelere yerleştirildiği milyonlarca renkteki köşe kırlenti!
Çoğu avcı için hayatın anlamı.
 
Sonra bir avcı kavmi çıktı; av’ı et ile özleştirdi.
Av’ı et görmeye başladı.
Av’ın değil de et’in peşine düştü.
Çok vurmayı avlanmak sandı!
Evlere derin dondurucular alındı; av etleri stok edilmeye başlandı.
Buzdolaplarındaki kuş yada alabalık sayısı avcının statüsünü (!) belirledi.
Bir seferinde yüzün üzerinde ördek, ellili rakamlarda keklik katliamlarının hikâyesi; önemli av’cının hikâyesiymişçesine anlatılmaya başlandı.
Bir gecede otuzdan fazla tavşan vuran insan tanırım; iyi mi?
İnsanlar bu katliamlarla övündüler.
Şimdi de av bitti diye ağlıyorlar!
 
1 - Yirmi sene öncesinde bu kadar sayıda avcı yoktu!
2 - Yirmi sene öncesinde bugünkü arabalar, cipler, dört çekerler de yoktu!
3 - Dağlara gitmek için yollar da yoktu!
4 - Bu kadar özellikli ve bu kadar teknolojisiyle harika silahlar da yoktu!
5 - Ve av’da gezerken tek bir kuşu dahi atlamayan köpekler de yoktu!
6 - Hele hele avda telsiz veya cep telefonu kullanımıyla haberleşmek hiç yoktu!
7 - Ve av televizyon kanalı da yoktu; özendirerek insanları dağa taşa salan!
8 - Ve o zaman av’dan para kazanmak için; parayla misafir adı altında yabancı il avcılarına kılavuzluk yapan av simsarları da yoktu ya da sınırlıydı!
 
Günümüze gelindiğinde; devletin bazı av için tedbirleri var, ancak avı korumak, tekrar av’ların üremesi için yeterli değil!
Tükenen av artık geri gelmeyecek!
 
Devlet acil olarak ne yapabilir diye düşündüğümde çok insan bana katılmayacaktır:
1 - Av birkaç yıllığına yasaklanmalıdır!
2 – Türkiye geneli avlanma sınırlı ve pahalı hale getirilmelidir.
3 – Avlanmak için bir bölgeye dört avcı’dan fazla izin verilmeyecek şekilde internet üzerinden izin alınabilmelidir.
4 – Aynı bölge en az iki hafta başka avcılara avlanmak için açılmamalıdır.
5 – Avgâhlara yakın yerleşim yerlerinde ikamet edenlerin gece ve gündüz avını genel kurallara ve yasaklara göre yapmaları sağlanmalıdır.
6 – Avcılar avda köpek kullanmayacaklar. (Köpek kendisiyle, mamasıyla bir sektör haline geldi ve avı bitiren en önemli faktörlerden birisidir).
Ben bir sürü avgâh yakınlarında ikamet eden avcıların; gece avında katliam yaptıklarını, her gece avlandıklarını, silahlarının ruhsatlarının başkasına ait olduğunu, alan avlanma  kartlarının olmadığına şahit oluyorum. Yerel ve küçük yerleşim birimlerinde tanıdıklıktan dolayı bu insanlar asla da yakalanmıyorlar!
Arıcılık yapan insanların da gece çok rahat bir şekilde balık ve tavşan avı yapıyorlar.
 
Avcıların büyük bir kısmı; av’dan para kazanan simsarlar, köpekle avlananlar, av’da katliam yapanlar bana kızacaklardır!
Yarın eğer gelecek nesillerimiz de bu zekâ, beceri, sevgi, muhabbet  ve vefa dolu zevki yaşamak istiyorlarsa; yukarıdaki sözlere değer verip gereğini yapmalıyız!
Yok; eğer benden yada bizden sonra tufan diyorsak o zaman aynı yolda yürüyerek birkaç sene sonra hiçbir yerde bir tek kuş zaten göremeyiz.
Ben eski usullerde (köpeksiz, teknoloji kullanmadan) yürümeğe, tırmanmaya dayalı, iz takip ederek, tahmin ederek  avlanmayı seviyorum, yeğliyorum.
Av bu şekilde korunabilir.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.