Erzurum'da yemek pişirdiği düdüklü tencereyi içindeki buharın boşalmasını beklemeden musluğun altına tutan Derya Alkan'ın tencerenin patlamasıyla yüzü ve vücudunun çeşitli yerlerinde yanıklar oluştu.

BEAH Yanık Merkezi Sorumlusu Dr. Mehmet Öztürk, "Düdüklü tencereyle yemek pişirirken ağzına kadar suyla doldurmamak ve tencerenin en az üçte bir kısmının boş bırakılması gerekiyor. Düdüklü tencereyi ateşe koyduktan sonra düdük kısmı dik konuma getirilmeli, düdükten hafif ses çıkmaya başlayınca tenceredeki havanın çıkmasını bekleyip, düdük yan yatırılmalı" dedi.

Erzurum'da yemek pişirdiği düdüklü tencereyi içindeki buharın çıkmasını beklemeden aceleyle musluğun altına koyan Derya Alkan'ın oluşan basınç ve patlama nedeniyle vücudunun çeşitli yerleri yandı.

Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (BEAH) tıbbi sekreterlik yapan 2 çocuk annesi 35 yaşındaki Derya Alkan, yaklaşık 10 gün önce evinde yemek pişirdiği düdüklü tencereyi hemen açmak istedi.

İçindeki buhar yeterince boşalmadan musluğu açarak suya tuttuğu düdüklü tencerenin patlamasıyla Alkan'ın yüzünün büyük bölümü ve vücudunun çeşitli bölgelerinde yanıklar oluştu.

Patlama sesini ve Alkan'ın çığlıklarını duyan komşuları, 112 Acil Servis ekiplerinden yardım istedi.

Alkan, evdeki ilk müdahalenin ardından BEAH Yanık Merkezinde tedavi altına alındı.

Derya Alkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Düdüklüye yemeği koymuştum, pişince altını kapatıp hemen musluğun altına koydum ve suyu açtım, suyla temas eder etmez de düdüklü bomba gibi patladı. Patlamada çeşme musluğu da kırılıp yerinden fırladı." dedi.

Alkan, patlamanın etkisiyle korkup hemen mutfaktan uzaklaştığını belirterek, mutfaktan çıktıktan sonra yandığını hissettiğini ifade etti.

Başına gelen talihsiz olaya üzüldüğünü ve yaşadığı olayı unutamadığını vurgulayan Alkan, elektronik eşyalara bile dokunmaya korktuğunu aktardı.

"EVİMİZDE BOMBA BULUNDURUYORUZ"

Alkan, özellikle çalışan kadınlarının zamandan tasarruf etmek için düdüklü tencere kullanmayı tercih ettiğini belirterek, "Düdüklü tencere kullanarak zamandan kazandığımızı sanıyoruz ama evimizde bomba bulunduruyoruz. Düdüklü kullananlar yemek piştikten sonra hemen açmasın ya da hemen suyun altına koymasın, bir süre bekleyip tamamen havasının boşalmasını beklesin. Çok acılar çektim, hala da çekiyorum. Benim gibi aceleci davranıp bu acıları kimsenin çekmesini istemem. " diye konuştu.

Yanık Merkezi Klinik Sorumlusu Opr. Dr. Mehmet Öztürk ve ekibine ilgi ve alakalarından dolayı teşekkür eden Alkan, iyileşip evine gideceği günü bekliyor.

BEAH Yanık Merkezi Klinik Sorumlusu Dr. Öztürk de Alkan'ın sıcak buhara teması sonucu derin ve yüzeysel 2. ve 3. derecede yanıklar oluştuğunu belirterek, "Hastamız erkenden yapılan medikal tedavi müdahalesiyle cerrahi tedaviye gerek kalmadan büyük oranda sağlığına kavuştu." dedi.

DÜDÜKLÜ TENCERE KULLANANLARA ÖNERİLER

Düdüklü tencere kullanırken yapılan hatalar sonucu ciddi yaralanmalar meydana geldiğine işaret eden Öztürk, şu önerilerde bulundu:

"Düdüklü tencereyle yemek pişirirken ağzına kadar suyla doldurmamak gerekiyor, bu durum buharın içeride sıkışmasına sebep olabiliyor. Tencerenin en az üçte bir kısmının boş bırakılması gerekiyor. Düdüklü tencereyi ateşe koyduktan sonra düdük kısmı dik konuma getirilmeli, düdükten hafif ses çıkmaya başlayınca tenceredeki havanın çıkmasını bekleyip düdük yan yatırılmalı. Belirli süre daha yemek pişirildikten sonra ocağın ateşi kapatılıp tencerenin soğuması sonrası düdük dik konuma alınıp tenceredeki havanın boşalması sağlanmalı, kapağı açmakta ise acele edilmemeli."

Öztürk, buhar yanıkları sonrası önce yanan alanın ılık suya tutulması gerektiğini belirterek, bu tür kazalarda yanan yerleri en az 10-15 dakika musluk suyuna tutup yıkamanın en doğru yöntem ancak yanan bölgeye yoğurt, diş macunu ve salça gibi müdahalelerin de tamamen yanlış olduğunu kaydetti.