Slogan kullanmayı seven toplumların başında geliyoruz. Nerede bir Millilik, nerede bir yerlilik duysak, aşkla, elimizden geleni sergileyecek bir özveriye sahibiz.
Peki! Bu sloganları savuranlar, gerçek anlamda bu özveriye ne kadar sahipler yahut ne kadar samimiler?
Örneğin; Son dönemlerin trendi olan ‘’Yerel Candır’’ kampanyası…
Hani şu düne kadar ÇOR olarak tabir edilen yerelden bahsediyoruz haaaaaaa!
Sahi! Ne zaman CAN oldu ?
Çağrıyı yapan birlğin içerisinde, günümüze kadar Uluslararası sahalar ve festivallerde boy gösteren, ekonomik güçlerini tamamen havai bir şekilde batı süsü ile sergileyen bir kesim bulunmakta. Bunun yanında yerli ve yerel programlara, festivallere gelince tam tersi sus pus olup, bırakın katılmayı, bir çiçek gönderme nezaketinde dahi bulunmayan temsilcilerin bugün çıkıp yerlilik çağrısı yapmaları kocaman bir çelişkidir.
Ayrıca ULUSAL MEDYA’nın yanında yüzüne dahi bakılmayan, her fırsatta arka plana atılan YEREL MEDYA’ya bu kampanyada sarılma durumu ise samimiyetsizliğin bir başka boyutudur.
Maalesef atılan adımlara ne fikir ne de zikir uymakta.
Ne ilginçtir. Havuz ulusala açılıyor, yerel candır sloganı ile yerel camiadan destek bekleniyor!
Teşbihte hata olmaz! İlişki başkası ile yaşanıyor, gelip bir başkasının omuzunda çare aranıyor.
Anlayacağınız hem Kapital sistemin yolu izlenip, hem de milli duruş pozları veriliyor.
Kimse kusura bakmasın ama burada milli ve yerli olarak yıllardır tek kesim göze çarpıyor. Oda üç kuruşluk malları, tabelasında yerli yazıyor diye her daim beş kuruşa almayı kabul eden, kendi insanını her zaman kucaklayan, Erzurum halkından başkası değil!
Ancak nasıl ki sizler Ulusal ve Uluslararası Kanalların, Platformların, Festivallerin size daha fazla katkı sağlayacağını düşünüyorsanız ki bunu düşünmekte özgürsünüz, bu vatandaşta sizleri düşünmeden önce kendi cebini, neyi nereden daha uyguna temin edebileceğini düşünmek zorundadır.
Ne siz vatandaştan daha fakirsiniz.
Ne de vatandaş sizlerden daha zengin.
Halk yok olurken sessiz kalıp, kendi koca koca işletmeleriniz sekteye uğradı diye ortalığı velveleye veren, kendinden başka kimseyi düşünmeyen KİM YADA KİMLER VARSA BÜYÜK HARFLERLE KINIYORUM.
Ve son olarak içinde çok sayıda sevdiğim kişide barındıran bu kampanyayı bir algı olarak kabul ettiğim için üzülerek söylüyorum DES TEK LE Mİ YO RUM
Savunduğum tek gerçek DADAŞ HALKININ refahı ve ferahıdır.
Kusura bakmayın!
Ne sizler bizim CANIMIZSINIZ!
Ne bizler sizin canınız çektikçe sarılacağınız CANAN’IZ!
Unutmayın! Bizler sizin her BOĞULMA TEHLİKENİZDE BAŞINIZA GEÇİRECEĞİNİZ CAN SİMİTİNİZ HİÇ DEĞİLİZ…
Muhabbet ile…