Farkında mısınız bilmiyorum ama günümüzde en çok herkesi kendilerine benzetmeye çalışanların adeta meydan muharebesi yaşanıyor…
Bu uğurda para harcamaktan kaçınmıyorlar…
Zehirlerini akıtmak için için her türlü yollar denemekten imtina etmiyorlar…
Neden?
Çünkü biz olmadan olmuyor!
Paraları yetmiyor istediklerini herşeye rağmen yaptırmaya.
Güçleri, erkleri arzularını elde etmeye yeterli gelmiyor.
Biz lazımız onlara ama hakiki biz değil!
GDO’lu istedikleri gibi hormonladıkları bizi biz olmaktan çıkardıkları biz lazımız onlara.
Bu nedenle Kişisel Gelişim diye bir zehirle bizi sürekli boğuyorlar.
Oysa bizim zaten gelişmiş olan kişiliğimizi farketmemiz gerekiyor, onların istedikleri gibi geliştirmemiz değil.
Yani Kişiliğe Dönüş yoluna girmeliyiz.
Merakınız uyandı ya da acaba diye aklınızdan geçirmeye başladınızsa okumayı sürdürmenizi tavsiye ederim.
***
Şimdiye kadar “kişisel gelişim” yalanıyla, bütün erdemlerimizi üzerimizden sıyırmaya çalıştıkları için…
Bizi kalbi olan, duygularıyla hayatı güzelleştiren gerçek insanlar olmak yerine makineleştirmeye çalıştıkları için
Erkekler ve kadınlara bir otomobilin yeni modeli muamelesi yapar gibi istedikleri özelliklerle donatmaya çalıştıkları için…
Egoyu baştacı ettikleri için…
Merhameti bir zaaf olarak görmemizi sağlamaya çalıştıkları için…
İnsan ilişkilerini çıkarların yönetmesini utanılacak değil büyüklenecek bir meziyet gibi bize yutturmaya çalıştıkları için…
Kısaca;
Yeni bir kişilik oluşturma gayretlerini üzerimizde uygulayıp sanki bizi çok daha komplike bir canlı haline dönüştüreceklerini söyleyerek, adına “kişisel gelişim” dedikleri zehri yüreğimize akıttıkları…
Bizi sırf bedenden ibaret ruhsuz bir yaratık haline dönüştürmek istedikleri…
Vicdanımızdan gelen bütün iyilik arzularını yok ederek yerine onların çıkarlarına hizmet edecek anlayışları yerleştiren “kişisel gelişim” yalancılarına karşı “Kişiliğe Dönüş”ü hayata geçirmeliyiz.
İstiyoruz ki, birlikte ve mutlu bir hayatın…
Egoların ve hırsların sarstığı insanlığımızın…
Kendimizden başka herşeye bizi benzetme çabalarının karşısına bize ait olan kişiliğimizle dikilelim!
Bizi kandırarak “kişisel gelişim” adı altında hayatı yaşanmaz hale getirmeye çalışanlara, durun bizim zaten yüreğimizde taşıdığımız ve vicdanımızla tarttığımız bir kişiliğimiz var!
Bizi şekere bulanış zehrinizle biz olmaktan çıkarmanıza artık izin vermeyeceğiz!
Biz “Kişiliğe Dönüş” için yola çıktık.
Hayatı, ruhunun reddettiği kuralları uygulamak için olmadık şekillere bürünen arkadaş; artık sen de katıl bize…
Birlikte “Kişiliğe Dönüş” yolculuğumuzu başlatalım!
Kendimiz olmaktan vazgeçmeye… Bu oyuna gelmeye artık bir son verelim!
Son cümle hakikat ayarlarına geri dönelim!
Var mısınız?