Siyah beyaz bir film gibiydi dünkü maç adeta.
Hiçbir Erzurumlu sanmam ki bir daha ilk yarıda sergilenen oyun gibi bir oyunu görmek istesin.
Zaten böyle bir oyunu ne seyircinin seyretmeye mecburiyeti, ne de oyuncuların öyle bir oyun oynamasına hakkı var.
İnanılası değildi.
Erzurum’da dün akşam tribünde seyircinin, İstanbul takımının oyuncularının da sahada şovu vardı.
Bunu şahsen ben görmemezlikten geliyorum.
Unutmak, o gördüğüm ilk yarıyı ‘delete’ edip İstanbul maçını sadece ikinci yarısı oynanan bir maç olarak hatırlamak istiyorum.
Sanıyorum bu konuda böyle düşünmekte yalnız da değilim.
***
Bir takım birinci yarıda o kadar iyi oynarken ikinci yarıda o kadar kötü olamaz.
Ya da bir takım birinci yarıda o kadar kötü oynarken ikinci yarıda o kadar iyi olamaz.
İki kere iki, iki eder gibi net .
Her iki takımın da her iki yarıda sergiledikleri futbol, üzülerek söylüyorum, kadro kalitesi konusunda ‘yetersiz’ olduklarını ortaya koydu.
Hedefe ulaşılmasında bayağı bir zorluk çekileceği görüldü.
Sanırım biraz da Erzurum takımı oyuncuları sahada biraz ‘ağır abi’ takıldı, kibir yaptı.
Sen kibir yaparsan kabir azabı çektirirler öyle adama.
Erzurum’un zorlu bir ligde olduğunu daha ilk maçında görmüş olması, hele de evinde İstanbul gibi vasat bir ekip karşısında 2 puan kaybetmiş olması hayrına da oldu.
Hele Muzo hocaya ayrı bir ders oldu.
İbrahim Akdağ gibi bir oyuncuyu kulübede hangi akılla bırakarak adlarını ilk defa duyduğumuz oyuncular ile maça başlaması en büyük hatası oldu.
Rakibin uzun süre önde oynamasının önüne geçecek bir anlayışı ortaya koyamadı, kafalarda soru işaretleri uyandırdı.
Kendisinin yapacağını rakibe yaptırdı.
Seyirci çok tutmuyor ama Muhammet Raşat’ın bile oyuna girmesi Erzurum’u ileride oynamaya iten, daha çok önde oynanmasını sağlayan etken oldu.
Zaten ısıran bir takım hüviyetinde Erzurum, niye o ilk yarıda o kimlikten uzaktı anlamış değilim.
Ne zamandır bu takımı izliyorum, orta sahası bu kadar çabuk geçilen bir takım ilk defa karşılaştım.
Rakip takımın bu kadar çok topa sahip olması, önde oynaması, bu kadar rahat pas yapması da ilk defa gördüğüm başka bir şeydi.
İstanbul takımının iyi oynadığını söylemek de istemiyorum çünkü buna müsaade eden Erzurum takımı oldu.
Aynı İstanbul takımı niye o kadar rahat top yapamadı, hücumu düşünemedi.
Çünkü Erzurum doğru adamlarla doğru oynamaya başladı.
Dedim ya, dün o ilk yarıdaki oyunu görmemiş olalım, bir daha olmasın!