Dile kolay tam 17 yıl sonra Erzurum Süper Ligde boy gösteriyor. Dadaşlar 6 bin 283 gün sonra Süper Lig’de Konya maçına çıktı.

Maçtan önce puan olarak oldukça fazlası ile umutluyduk. Çünkü Mehmet hoca’nın talebelerine alışız puan ya da puanlar alma konusunda.

Bursa’daki o müthiş finalden sonra içimizde en küçük bir korku yoktu.

Bir de Gilles Sunu’nun daha 4. dakikada slalom yapması ve Konyalı futbolcuların belini kırarak şık çalımlarla ceza sahasında girdiği o topun ardından Dadaş’ın sırtının yere gelmeyeceği bende iyice hasıl olmaya başladı.

17. dakikada Konya’nın kazandığı penaltıyı Skubic kullandı. Hakan Canbazoğlu, ‘nerede kalmıştık’ dercesine kurtardığı penaltı, umutlarımızın ve cesaretimizin tavan yapmasını sağladı.

İşte, bu atmosferde 22. Dakikada öylesine amatörce bir gol yedik ki, anlatamam.

Uğur Demirok’un attığı kafa golü, BB Erzurumspor savunması adına evlere şenlikti.

Neyse!, bu hatalı golün şokunu çabuk unutan Mehmet Altıparmak’ın talebeleri, kendisi çift başlı kartal olan Konya’ya bayağı bir horozlanmaya başladı.

Taylan’ın 25 metreden çektiği bazukayı kaleci Serkan ancak kornere çelebildi.

25. dakikada Konyalıların kopardığı yaygara sonucu VAR’a giden Suat Arslanboğa’nın ‘penaltı yok’ demesinin ardından, Dadaş, rakibi karşısında oyunda dengeyi kurmasına rağmen, yine bir yan top, yine hata yine gol olunca; ‘Eyvah!’ demeye başladık.

38’inci dakikada Leo’un golü gelince Dadaşlar maça ortam oldu.

İkinci yarı da ise sahada bambaşka bir Erzurum vardı. Teknik Direktör Mehmet Altıparmak’ın öğrencilerine soyunma odasına ne dedi bilemiyoruz, ama ikinci 45 dakikada Konya ile başa baş oynayan hatta zaman zaman daha iyi olan bir Erzurum vardı sahada…

71. dakikada Lokman Gör’ün golü, Konyalılara soğuk duş etkisi yaptı.

83. dakikada Gilles Sunu, kaleci Serkan ile burun buruna geldiği pozisyonda golü atsa iş bitecekti.

Ancak atamayan atarlar sözü 85. Dakikada gerçek oldu.

85. Dakikada yine bir yan top çilesi baş gösterdi. Yatabare, Erzurumlu 6-7 futbolcunun arasında dokunarak topu filelere gönderdi.

Mağlubiyetten çok da en çok buna üzüldüm.

Lige yeni çıkan Rize 90+4’e frikikten gol yedi.

Erzurum son dakikalarda kalesinde gol gördü. Demek ki, yenilerin lige alışması biraz zaman alacak.

İnşallah, bu geçiş sürecine en hafif hasarla atlatırız.

Konya’nın ileri dördünü oluşturan Ömer Ali, Adis Jahoviç, Yatabare ve Fofana’nın fiyatı belki de Erzurum’un bütçesi.

Aslında bu silahları iyi durdurdu bizim çocuklar.

Defans zafiyetini aştığımız sürece, bir de ileride gol atanı bulduğumuz müddetçe sırtımız yere gelmez.

Biz bir tane göğüs reklamı bulamamıza rağmen, Konya’nın göğsünde de sırtından da reklam vardı.

Bu ayıp da bize yeter.

Tamam kabul ediyoruz, bu takım Erzurum Büyükşehir Belediyesi’ni de affedersiniz, Ermeni takımı değil.

Önce vereceksin sonra eleştireceksin.

Herkes verdiği kadar konuşup, eleştirecek.

Öyle öteden ahkam kesmek kolay, topçuya ağza alınmayacak hakaretler. Seni Süper Lige taşıyan hocaya teşekkür yerine hakaret savuracaksın.

Yok arkadaş! Ben buna karşıyım. Bunun için de dilim döndüğünce dile getireceğim.

Son sözümü sarf etmeden bir çift lafım da orta hakem Suat Arslanboğa’ya olacak. Tamam takdir haklarını ev sahibi takımdan yana kullandın da bu kadarı da fazla.

Senin o uyduruk faul düdüğünden sonra Erzurum gol yedi ve alacağı bir puandan oldu.

Acaba gözlemciler senin notunu kaç üzerinden verecekler merak ediyorum.

82’de Gilles Sunu ile yakaladığımız golü atsak, kazanan 3-2 ile biz olacaktık.

Ama Konya 3-2 kazandı.

İşte gel de buna yanma!...