Ülkemizin futbolda kanayan yarası, takım kötü gidince tribünler boşalıyor.

Oysa ki, en çok kötü giderken 12. Adama ihtiyaç var.

Futbolcu kötü gününde kafasını kaldırıp tribüne bakınca taraftarlarını görmeli.

***

En çok desteğe morale ihtiyacı olduğu anda taraftarları tribünlerde görmemek kulüpleri kemirgen gibi kemirip bitirir.

Erir kulüpler…

***

…Evet! her zaman taraftarı ile övündüğümüz Erzurumspor’un da ayağı hafif tökezledi ya ilk terk eden taraftarları oldu.

***

Pazar günü Erzurumspor’un Eyüpspor’la maçı vardı.

Müsabakanın adı büyüktü.

Erzurumspor, ligin en pahalı takımı olan ve milyonluk kramponlara sahip Eyüpspor’u ağırlıyordu Kazım Karabekir’de…

Eee, maçın adı büyük olunca maçkolikten stadın ambiyansı istendi.

İnanın görüntü alacak kalabalık bulamadığım için o kadar üzüldüm ki…

Allah’tan Dadaşlar Grubu vardı da tribünlerde o görüntüler bizi kurtardı.

***

25 Bin Kişilik Kazım Karabekir Stadı’nın dörtte biri bile dolmamıştı.

Adeta boş tribünler önünde oynandı maç…

***

Eee, sen o tribünlere boş bırakırsan, hakem kafasına göre maç yönetir.

Çünkü baskı yok…

***

Rakip futbolcu, istediği rahatlıkta top koşturur çünkü en ufak bir tepki yok.

***

Oysa Erzurum rakipler için eskiden hakikaten deplasmandı.

Deplasman gibi deplasmandı Kazım Karabekir Stadı rakipler için…

Şimdi adamlar elini kolunu sallayarak puan alıp gidiyorlar Erzurum’dan.

***

Eskiden Gürcükapılı taraftarlar maratondan tezahürat yapınca yer yerinden oynardı.

Kazım Karabekir Stadı’nda iğne atsan yere düşmezdi.

Tıklım tıklım dolardı tribünler…

Baraka Yusuf (Yusuf Tel) Elini havaya kaldırdığında binlerce kişi elini havaya kaldırırdı.

Şadi Ciran ve Faik Tunç müthiş şekilde hakimdi tribünlere…

Her kafadan bir ses değil, tek ses yükselirdi Kazım Karabekir tribünlerinden…

İyi günde kötü günde taraftarlar taraftarlığını yapardı.

Takım ismi ayırmazdı Dadaşlar, rakip kim olursa olsun fark etmezdi koşardı tribünlere…

***

Bugün Erzurumspor, ligde kalma savaşı veriyor. En büyük gücü taraftarı ama o taraftar en çok ihtiyaç duyulduğu dönemde takımının yanında değil.

İstanbul’da bir semt takımın bırakın göğüs reklamını, formasının sırtında, kolunda, şortunda reklam var.

Ama Erzurumspor 11 haftada reklamsız çıktı sahaya…

***

Reklam yok!…

Sponsor yok!…

Destek yok!….

***

Sonra hocayı sosyal medyadan topa tut.

Yönetimi eleştir.

Olduysa mübarek ola…

***

Kulübün önünden ‘BB’ Kalksın dediniz, ‘BB’ de kalktı.

Kulübün adı Erzurumspor FK oldu.

Maddi anlamda iyice sefilleşti Mavi-beyazlı kulüp…

Hani bir şiir var ya!, “Gitmezsek de gelmesek de o köy bizim köyümüz.”

***

İşte bugün Erzurumspor için aynı sözü söylemek gerekir.

“Gitmezsek de gelmesek de o kulüp bizim kulübümüz”

Hani meşhur bir slogan vardır ya, taraftarlar arasında.

Pazara kadar değil mezara kadar takımımızın yanındayız.

Bu laf sözde kalmamalı.

Gerçekten Pazara kadar değil mezara kadar diyorsak, skora bakmadan tribünlere koşmalıyız.

Gerçek taraftar ancak o zaman oluruz.