Bakın, Erzurum geçen hafta Bursaspor’a 2-1 kaybettiğinde bile hiç olumsuz düşünmedik.

Hep pozitif baktık takıma…

İki tane bireysel hatadan kaynaklanan golle Timsah’a boyun eğen Palandöken Kartallarına övgüler bile dizdirmiştik. Çünkü hakikaten takım savaştı, Bursa deplasmanında…

Dünkü Malatya maçına gelince aynı şeyleri söylemek imkansız…

Gerçi karşılaşmaya çok da iyi başladı, Dadaş…

Özellikle Şifo Mehmet’in gelişi ile küllerinden doğan Özer Hurmacı ile daha ilk dakikalarda yakalanan yüzde yüzlük pozisyonda Farnolle ile Malatya tehlikeyi savuşturunca, iyice ümitlendik. Taylan’ın 16’da Malatya kalesini yokladığında bir kez daha Farnolle çıktığı karşımıza...

Saman alevi gibi iki kez Malatya kalesinde gözüktükten sonra adeta kaybolduk sahada…

Dadaş rüzgarı erken kesildi Kazım Karabekir’de…

Ta ki; 40 dakikaya kadar.

Tabi aradan geçen sürede Malatya’nın ayağa daha iyi pas yaptığını gördük.

Ancak 40 dakikada Sunu’nun ceza sahasında indirilişi, VAR’ın gözünden kaçmayınca, Halil Umut Meler, beyaz noktayı gösterdi. Jasmin Scuk’un penaltı golüyle Dadaş soyunma odasına moralli gitti.

Ancak, ikinci yarıda sazı eline alan taraf, ‘Battal Gazi Diyarı Malatya’ oldu.

60. dakikada Tshabalala’nın nefis ters topunda topla buluşan Sunu’nun ortasından Dadaş sonuç alamayınca işler daha da zorlaştı.

Danold’un 68’deki zamansız golü Dadaşta iplerin sarpa sarmasına neden oldu.

Defansı ve kaleci Sehic’i gafil avlayan Danold, gününde olmayan ve kötü giden BB Erzurumspor’a tuz biber oldu adeta…

Lokman ile Egemen’e bir şey demiyoruz, ilk kez kötü oynadılar. Ama Sehic Göztepe maçında yediği hatalı golün ardından bir türlü toparlanamadı.

Belli ki; Galatasaray ve Trabzonspor söylentileri Boşnak kalecinin kafasını bir hayli karıştırmış.

Bir de Lokman Gör’ün 70. Dakikada kaleci Farnolle ile karşı karşıya kaldığı pozisyonu kaçırması, Dadaşın sahada elini ayağını birbirine doladı.

Bence maçın kader anı Lokman’ın kaçırdığı goldü, o pozisyon gol olsa, şu an farklı şeyleri de yazabilirdik, ama olmadı.

74’de Aleksic’in direkten dönen topunu şans olarak değerlendirdiğimiz anlarda Malatya Eren Tozlu ile 2-1 öne geçince öteden beri forvet oyuncusu elinde bulunmayan ve skoru değiştirecek krampon olmayınca, 3 puanı almak mucizelere kalmıştı. Biz “Hiç olmazsa berabere kalalım” derken, Eren Tozlu, Kazım Karabekir’in tozunu attı. Leo’nun kaptırdığı topta hatalar zincirini affetmeyen Eren Malatya adına skoru perçinleyen golü attı. 90+5’te…

Malatya Guilherme, Khalid Boutaib ve Adem Büyük gibi üç önemli yıldızdan yoksundu, ama yerlerine oynayanlar onları hiç aratmadı.

Evet! Sonuç itibari ile dünkü 3-1’lik mağlubiyet sonrasında sapır sapır dökülen futbolcular için “Teknik Direktör Şifo Mehmet’in takımı bu olamaz” diyoruz.

Eğer, futbolcular bundan önceki maçlardaki gibi yüreğini ortaya koymazsa tehlike kapımızı yeniden çalabilir.