Pulur Köy Enstitüsünden Yavuz Selim Öğretmen Okuluna
Güzel bir kütüphanesi, öğretmenler lokali, ikişer daireli 5 lojmanı ve 40 bin liralık döner sermayesi vardı. Uzun yıllar kütüphane memurluğu yapan Hakkı İbrahimhakkıoğlu bu alanda tecrübeleriyle öğrenci ve öretmenler ciddi katkılar sunmuş, yemek hanenin aşçıbaşı İhsan Necati Altaca renkli kişiliğiyle işe başladığı 1948 yılından 1976 yılına kadar çalışarak emekli olmuştu. İhsan Usta çalıştığı süresince o dönemde sendika başkanlığı yapmış 657 sayılı devlet memurları kanunu çıkmadan önce "D cetveli" adlı bir memur defteri tutmuştu. O yıllar Müdürlerin yetkisi fazla olduğundan sıkıntı anında öğretmenleri başka yerlere atama yetkisinin olduğunu araştırmalarım esnasında öğrenmiş oluyordum.
Köy Enstitülerinin açılmasından kısa bir süre sonra ihtiyaç duyulan sağlık personelinin yetiştirilmesi amacıyla sağlık kolları kurulmuş ve Pulur Köy Enstitüsünden 1945 yılında 43, 1946 yılında 35 öğrenci olmak üzere toplam 78 kişi mezun olmuştu. Gerek sağlıkçı olarak yetişenler, gerekse köy öğretmenleri bulundukları yerlerde 20 yıl mecburi hizmet yapa şartına tabi tutulmuşlardır. Her sağlık memuru 5-10 köyden oluşan bir köy gurubunda görev almıştı[9]. Fakat bu durum zamanla bazı dedikodulara ve çekemezliklere de sebep olmuş, insanın kendi köyünde görev yapması bazı sıkıntılar doğurmuştu.
Sağlık kolları önce Malatya Akçadağ, Erzurum Pulur, İzmir Kızılçullu, ve Ankara Hasanoğlan'da açılmıştır. 4. ü sınıfta sağlık kolu olmak üzere iki yarıyıl ders görmüşlerdi. Dersleri ise bu sınıfta haftada; Türkçe 3 saat, Tarih 1, Coğrafya 1, Matematik 3, Fizik 1, Kimya 2, Yabancı dil 2, Resim 1, Beden eğitimi, 1, Müzik 2, Askerlik 2, Anatomi ve Fizyoloji 10, Sağlık Bilgisi 8, Genel biyoloji 4, Askerlik Sağlık bilgisi 1, olmak üzere toplam 44 saat ders görmüşlerdir. [10]
Nihat Salkur'un enstitü müdürlüğü yaptığı 1947 yılında Erciş Köy Enstitüsü kurulma aşamasında önceki örneklerde olduğu gibi diğer enstitü öğrencileri yardıma gidecekti. Pulur Köy Enstitüsünden o yaz 110 gönüllü öğrenci Erciş’e giderek çalışmış ve inşaatların bitirilmesine yardım etmişler[11], enstitü tarihinde ilk mezunlarını vermişti. 58 öğretmen görv şuuruyla ilk görev yerlerine giderek Pulur'dan yayılan ışığı taşımaya başlamışlardı. Hasan Ali Yücelin bakanlığının son zamanlarda başlayan enstitü müfredat programları üzerindeki değişmeler tamamlanarak bir sonraki dönemde uygulamaya geçiriliyordu.
Pulur Köy Enstitüsü de diğer enstitüler gibi 1948 yılında müfredat değişimine paralel eğitim ve öğretimini sürdürürken 88 öğretmen mezun olarak eğitim ordusuna katılmıştı. 1947-1948 eğitim ve öğretim yılında Enstitü müdürlüğünü İsmail Vural yapmış ve programların değiştirilmesine tanıklık etmişti. Yeni yapılan değişiklerle kültür derslerinin saatleri artırılmış, teknik dersler ve çalışmaların ismi " sanat çalışmaları ve atölye çalışmaları adını almış ve haftalık saatleri azaltılmıştı[12].
Enstitü mezunları 20 lira maaşla kendi köyleri ve yakın köylerde görev almışlar ve 20 yıl mecburi hizmet vermişlerdi. Maaşlar 3 ayda bir ödeniyordu. Maaşları 1948 yılına kadar il özel idaresi bütçesinden ödendiği için öğretmenlerin aylarca maaş almadığı oluyordu. Tüm bu zorluklar maaşların 1948 yılında merkezi bütçeden ödenmesiyle sona ermiş oluyordu.
Erzurum Lisesi müdürlüğünü yapan ve anılarda çokça hatırlanan Raif Akbulut hocamızda 1949 yılında enstitüden mezun lanlar içinde yer almış ilerleyen yıllarda Necip Çadırcıda bu kervana katılmıştı.
1949-1950 Pulur Köy Enstitüsünde 18 erkek, 5 bayan toplam 23 öğretmen görev yapmakta, birinci sınıfta 190 erkek, 18 kız, ikinci sınıfta 181 erkek, 4 kız, üçüncü sınıfta 89 erkek, 4 kız, dördüncü sınıfta 57 erkek, 2 kız ve beşinci sınıfta 56 erkek, 2 kız öğrenci olmak üzere toplam 603 öğretmen adayı okumaya devam etmekteydi. Karma eğitimini sürdürmekte olan enstitünün müdürlüğünü Enver Uganeke yapmaktayken[13] 55 öğretmen mezun olmuş köy okullarına gönderilmişti.
1949-1950 Pulur Köy Enstitüsü uygulama(tatbikat) sınıfında 120 erkek, 15 kız öğrenci öğrenim görmekte ve bir bayan öğretmende görev yapmaktaydı. Köy okullarının büyük bölümünde eğitmenler bu yıllarda görev yapmakta idi[14]. 1950-1951 öğretim yılında 55 mezun vermiş, 1951-1952 öğretim yılı sonunda 71 mezun vermiş olan enstitü 1964 yılından 1952 yılına kadar toplam 401 mezun vermişti[15].
Canip Akın'ın müdürlüğü döneminde 1952 yılında kız öğrenciler İzmir Kızılçullu ve Trabzon Beşikdüzü Köy Enstitülülerine gönderilmiş böylece erkeklerin okuduğu bir okula dönüştürüldü. 1952 yılında ismi değiştirince Pulur İlk Öğretmen Okulu adını almış, geçen süre içinde 402 Köy Öğretmeni mezun etmiştir. 150 öğrencide Hasanoğlan Köy Enstitüsüne gönderilerek sağlık memuru olarak eğitim almışlardır[16].
1952-1953 öğretim yılında 620 öğrenci, 30 öğretmenle eğitim faaliyetleri devam ederken Vali Cemal Göktan'ın tavsiyeleriyle deneme mahiyetinde merinos koyun yetiştirilmesine başlanmış, verimli olması üzerine 400 koyun daha şehre getirilmişti[17]. Mehmet Ali Ceyhan değişim döneminde müdürlük yapmış dönüşümde emeği geçmişti.
Muntazam bir kütüphanesi,öğretmenler lokali, ikişer daireli beş lojmanı mevcut olup 40.000 liralık döner sermayesi vardır.Merinos türü koyunları Doğuanadolu kırmızısı olan inekleri ve tavukları olan okul kendi ihtiyaçlarını kendi karşılayabilmektedir.Arıcılık yapılarak okulun bal ihtiyacı karşılanmış aynı zamanda çevreye de örnek olunmuştu. faaliyetler arasındadır.
Kuruluşunda öğrenim süresi 5 yıl olarak devam eden enstitü 1953'te 6 yıla çıkarılarak faaliyetlerini devam ettirdi. 1954 yılında ismi değiştirilerek Pulur İlk Öğretmen Okulu adını alırken müdürlüğünü Necati Erinç yapıyordu.
Mehmet Tetenç müdür olduğu 1958 yılında ismini değiştirerek Yavuz Selim İlk Öğretmen Okulu adını aldı. Bu yıllarda; matematik Öğretmeni Osman Kırca, Edebiyat Öğretmeni Mehmet Ali Ersoy, Tarih öğretmeni Fehmi Hergün, Psikoloji öğretmeni Necati Erinç, sağlık dersi öğretmenliğini Dr. Muzaffer Kürkçüoğlu, Tarım ve ticaret derslerini Dr. Zeki Çıkman hoca anlatıyordu. Okul Elektrik jeneratörü ile aydınlatılıyor gece saat dokuzda kapatılıyordu. Sonrasında öğrencilerden ders çalışmak isteyenler mum ışığı altında çalışıyorlardı. Müzik derslerinde ; mandolin, piyano, fülüt, saz enstrümanlarını kullanmayı öğreniyorlardı[18].
1959-1961 yılları arasında Ramazan Tükenmez müdürlüğünü yaptığı enstitünün öğretim yılı sonuna kadar 1298 öğretmen mezun eden okul öğrencilerinin yüzde 75’ini köy çocuklarından %25’inide şehir çocuklarından almaktaydı[19].
1962-63 öğretim yılında tekrar kız öğrenci kaydedilerek karma öğretmen okulu oldu. 1962-63 öğretim yılında tekrar kız öğrenci kaydedilerek karma öğretmen okulu oldu. Fikret Öztürk'ün müdürlüğünde gelişmesini sürdüren okul 19 öğretmen, 612 yatılı, 16 gündüzlü toplam 628 öğrencisi ile doğuya ümit ışığı olmaya devam ediyordu.
Kurulduğu günden beri 8 ahşap binada eğitimini devam ettiren okul, ikinci beş yıllık kalkınma planında öngörüldüğü şekilde 1968 yılında yeniden tadilat yapılmaya başlanmış 1972-1973 öğretim yılında modern binalara kavuşmuş, kaloriferli sisteme geçilmiştir. Bu tadilat için 10 milyon lira harcanarak güzel bir görünüm elde edilmiştir.
1964 eğitim ve öğretim yılında ise öğrenci dağılımı şöyle gerçekleşti.
1964 yılı Yavuz Selim Öğretmen okulu Öğrenci Sayısı[20]
Öğrenci Yatılı Gündüzlü Toplam
Kız Öğrenci 59 11 70
Erkek Öğrenci 665 40 705
Toplam Öğrenci 724 51 775
Tabloda kız öğrencilerin az olmasının sebebi 1962 yılından itibaren karma hale getirilmiş olmasından ileri gelmekteydi. Ayrıca okul civar köylerden örnek öğrenci seçtiği gibi fakir çocuklar içinde azda olda kontenjan ayırıyordu. Öğretmen ve öğrencilerin kitap ve kırtasiye ihtiyaçlarını Ilıcadaki esnaftan almaları ekonomik bir kaynak temin ediyordu.
1965-1966 öğretim yılı sonuna kadar 1580 öğretmen adayını mezun etmiş, 1966-1967 öğretim yılında 824 yatılı, 88 gündüzlü olmak üzere toplam 912 öğrenciye ulaşmış olup 24 öğretmenle eğitim ve öğretimini devam ettirmişti.
17 Haziran 1966 yılında Reisi Cumhur Cemal Gürsel okulu ziyaret etmiş ve hatıra defterine ; "Yavuz Selim İlk Öğretmen Okulunu ziyaret ettim. İlkokullarımıza öğretmen yetiştiren bu kıymetli kaynağın bende bıraktığı etki büyüktür. Sevgilerimle Bütün Personele başarılar dilerim" ifadelerini yazmıştı.
İkinci beş yıllık kalkınma planında öngörüldüğü şekilde 1968 yılında yeniden tadilat yapılmaya başlanmış İsmail Hacı Bekiroğlu'nun müdür olduğu 1972-1973 öğretim yılında modern binalara kavuşmuş, kaloriferli sisteme geçilmiştir. Bu tadilat için 10 milyon lira harcanarak güzel bir görünüm elde edilmiştir.Bu öğretim yılında 152 kız, 702 erkek olmak üzere 855 öğrenciden 718'i yatılı, 137'si gündüzlüydü.
1973 yılında öğrenim süresi 7 yıla çıkarılmış modern binada 725 yatılı, 140 gündüzlü olmak üzere 865 öğretmen adayı öğrenimlerini sürdürmüş olup bunlardan 130 örencide kız öğrenciydi.
Kurulduğu günden 1978 yılına kadar 2496 asıl ve 49’u da okul dışından olmak üzere 2534 mezun vermek suretiyle bölgeye çok büyük katkıları insanımızın okumasında öncülük rolünü üstlenmiştir.
Enstitü bunların yanında geniş bir tarım arazisi üzerine kurulmuş olmanın avantajını kullanarak kendi ihtiyacı olan hububat, sebze, süt ve ürünlerini kendi üretmiş küçük ölçekli birer işletme vazifesini fazlasıyla yerine getirmiştir. Başlangıçta döner sermayeli bir işletme durumundaydı. 1500 dönümlük arazisi üzerinde tarım ve hayvancılığa dayalı uygulamalı derslerde yapılmış olup, okulun ve okul mensuplarının ihtiyaçlarını karşılayabilen, süt yoğurt, peynir, yumurta gibi ihtiyaçlarını imal edip karşılamıştır.
1978 yılında Öğretmen okullarının kapatılmasıyla birlikte ismi “Yavuz Selim Öğretmen Lisesi” olarak faaliyetini sürdürmüş 1992 yılında Anadolu öğretmen Lisesi statüsü kazanmış iken; 1997 yılında Nevzat Karabağ Anadolu Öğretmen Lisesi açılınca bir süre öğretimine ara vermiş ancak 2003-2004 öğretim yılında okul tekrar açılmış, 2004 Aşkale depremiyle birlikte Çat Yolu üzerindeki binaya taşınmış kendi binası yeniden yapılınca tekrar Ilıcaya taşınmış olup eğitim ve öğretim faaliyetlerini aralıksız devam ettirmektedir.
Ahmet Korkut'un kurucu müdürlüğüyle başlayan süreçte Aydın Arıkök, Osman Yalçın, Nihat Salkur, İsmail Vural, Enver Uğaneke, Canip Akın, Necati Erdinç, Mehmet Yenenç, Ramazan Türkmen ve Fikret Öztürk, Mehmet Öz, Ahmet Turgay, Mustafa Uçkan, Aydın Özyer, Süleyman Karabulut, Süleyman Hacı Bekiroğlu, Muammer Meray, Ziya Yavuz ve Sıtkı Karaman görev yapmıştı. 1942 yılında öğretmen yetiştirmeye başlayan okul 1980 sonrasında artık bu görevini bırakmıştı.
Sonuç olarak 3000 bine yakın öğretmen yüzden fazla sağlık personeli yetiştirmiş , uyguladığı eğitim ve öğretim metotlarıyla kendi içinde ve çevrede örnek davranışlara sebep olmuş , başta Ilıca olmak üzere Erzurum ve Türkiye genelinde güzel işlere imza atmış bir kurum olan Pulur köy Enstitüsü değişik adlarla yaşasa bile tarihteki yerini almıştı.
________________________________________
[1] Yahya Akyüz, Türk Eğitim Tarihi, s. 392, Pagem Akademi Yayınları, 2009, Ankara.
[2] Köy Enstitüleri I-II,s.229, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı, Nisan 2003, Ankara
[3] Cihandar Arıkan, Neden, Köy Enstitüleri? Markiz Yayınları, 2012, s.172.
[4] Köy Enstitüleri I-II,s.300, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı, Nisan 2003, Ankara.
[5] İhsan Ünüvar, Erzurum Rehberi, s. 123.
[6] Cihandar Arıkan, Neden, Köy Enstitüleri? Markiz Yayınları, 2012, s.173.
[7] İhsan Ünüvar, Erzurum Rehberi, s. 103
[8] Yahya Akyüz , Age, s.394.
[9] Cemal Hüseyin Güvercin, Murat Aksu, Berna Arda, Köy Enstitüleri ve Sağlık Eğitimi,Ankara Ün. Tıp Fak. Mecmuası Cilt 57,sayı 2 , 2004 Sayfa, 57-63
[10] Cemal Hüseyin Güvercin, Murat Aksu, Berna Arda, Köy Enstitüleri ve Sağlık Eğitimi,Ankara Ün. Tıp Fak. Mecmuası Cilt 57,sayı 2 , 2004 Sayfa, 57-63
[11] Nesir Şener adlı dönemim öğrencisinin anıları.
[12] Yahya Kemal Kaya, İnsan Yetiştirme Düzenimiz, Ankara 1974, s. 187.
[13] Milli Eğitim İstatistikleri, 1949-1950, Ankara 1950 s.69.
[14] Milli Eğitim İstatistikleri, 1949-1950, s.29 Ankara 1950.
[15] Nedim Menekşe, Köy Enstitüleri Gerçeği, Lüleburgaz, 2005.
[16] Ali Kurt, Ufuk 2000 Gazetesi, 2002, Erzurum.
[17] Vatan Gazetesi Erzurum Eki,1953.
[18] 1958 yılında mezun olan Emekli Öğretmen Fuat Erdoğdu; "1952 yılında okula 37 kişilik sınıfta başlandık ancak 1958 yılında mezun olurken 7 kişi mezun olduk, diğer arkadaşlarım okuldan ya ayrıldı veya sınıfta kaldılar".
[19] İhsan Ünüvar, Erzurum Rehber, s. 123.
[20] Orhan Türkdoğan, Erzurum'da Bir Kasabanın Medikal Sosyolojik Yapısı, 1963. s. 17.