Muhammet Mursi Mahkeme Salonunda Ruhunu Teslim etti. Allah Rahmet eylesin.
Bu olay vicdanı, imanı olan herkesi yaralar. Doğru mu doğru...
Fakat asıl sorulması gereken soru şu: özellikle 1820'lerden sonra başlayan, Birinci Dünya Savaşı'nda karşılaşılan ve Osmanlı Orduları'nın acı sonla bu coğrafyadan çekilirken bölgede yaşayanların Takındığı tavır neydi?
Yüzyıldır bölgeyi yönetenler, gizli , açık, örtülü, örtüsüz yapılanlar neydi? Kimin parmağı vardı?
1957 yılında yaşanan ihtilalden sonra Türkiye-Mısır ilişkileri ne nasıldı?
Son 50 yıldır Türkiye-Irak, Türkiye-Suudi Arabistan, Türkiye-Mısır ilişkileri nasıl cereyan etti?
1967 Savaşı ve bölge ülkelerinin durumları, Türkiye'ye ve özellikle Türklere bakışları nasıldı?
Asıl önemli olan 1990 yılında Amerikan uçakları, Emperyal güçler Irak'ı, Müslümanları bombalarken Sözde Müslüman'ım diyenleri ve özelliklede Türkiye'deki Müslüman'ım diyenleri sözleri, fiilleri ne idi?
1990 sonrasında ABD -İsrail ikilisi Ortadoğu'ya yeniden düzen verirken, bunun alt yapısını hazırlarken kimler? Nasıl? Kime? Ne söz verdi? Nasıl yardım yaptılar?
2003 İkinci körfez Savaşında Müslüman'ım diyenler nasıl tavır takındılar? Kimlerle İşbirliği yaptılar?
Evet tüm bu soruları vicdanı olan mümin ve mümine kendine sormalı...!
Aslında Saddam Hüseyin'in ekranlara taşınan o acıklı fotoğrafı neyin habercisiydi? Asıl düşünülmesi gereken konu bu değil miydi?
Libya'da Kaddafi İdama edilirken ey Müslüman'ım diyenler sizler nasıl bir ruh halindeydiniz? Hele bir kendinize sorun..!
Eğer Ortadoğu'da Irak Libya perişan edilmeseydi? Eğer Suriye bu hale sokulmasaydı? ABD Kuzey Suriye'ye 30 Bin tır silah yığabilirmiydi?
Sözün özü Müslüman'ım diyenler Emperyal güçlerin oyuncağı olup Allahu Ekber diyip birbirlerini öldürmeseydi; Saddam, Kaddafi, Mursi bu acı sonla karşılaşabilirmiydi?
Asıl sorular bunlar ....!
Gidin bu soruları kendinize sorun...!
İslam coğrafyasını idare eden yöneticilere yukarıdaki soruları sorun....!
Eğer yukarıdaki soruların cevabını bulamazsanız daha çok kurban verirsiniz.....!
Benden hatırlatması....!
Gözler görmeli.. Kulaklar İşitmeli, Yürekler çarpmalı....!
Kim için ?
Birlik için... Kardeşlik için... Adalet için... Hak için....
Yoksa gerisi hikaye... Sadece Bağırır, Çağırır ve Lanet okursunuz...!
Unutmayın...! Bu bağırmalar, çağırmalarda hak katına ulaşmaz..!
Nereden biliyorsun...!
Yaşadığımız 200 yıllık süreçten.
Hoşça kalın.