Dediler ki; “Binali Yıldırım Hükümeti, bazı illeri cazibe merkezi haline getirmek için harekete geçmiş!”
***
Haber, gazetelere aynen şöyle yansımış:
“Başbakan Binali Yıldırım'ın Doğu ve Güneydoğu'da 4 şehri cazibe merkezi ilan edip, buralara 5 yılda 35 milyar TL yatırım yapılacağını açıklaması, gözleri bölge illerine çevirdi.
Kars, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Van'ın, cazibe merkezi olarak ilan edileceği öğrenildi.”
***
Bu haberden sonra, özellikle sosyal medyada, “Vaay Erzurum cazibe merkezi ilan edilecek iller arasında niye yok?” denilerek, kıyamet koparıldı.
***
Haklı mıydı kıyameti kopartanlar?
***
Bence değillerdi!
***
“Niye?” derseniz, izah edeyim:
***
Erzurum, her yönüyle desteğin en fazlasını hakedecek bir il.
***
Buna hiç itirazım yok.
***
Ama Erzurum, bugüne kadar hemen her hükümetten istemediği kadar desteği zaten almış.
***
Sorun destek olmayışında, sorun imkanların yetersizliğinde gözükmüyor…
***
Sorun, temin edilen kaynakların verimli ve akıllıca kullanılmamasında!
***
Yani sorun insanda, sorun yönetimlerde, sorun yerel siyasetçilerde ve güdülen “kısır” siyasette!
***
Yoksa, az mı imkan tanındı Erzurum’a?
***
Kalkınma eski Bakanı Cevdet Yılmaz’ın, “Erzurum, kendisine tanınan imkan ve fırsatları yeterince değerlendiremiyor” sözü, ağızlardan neden çıkmış olabilir?
***
Bize tanınan imkanları göz önüne getirerek kendimizi sorgulamak gerekirse şayet…
***
Sınır ili ve liman kenti olmamasına rağmen Erzurum’a Serbest Bölge açılması izni verilmesi ve sonra da beceriksizlikler yüzünden o bölgenin göz göre göre kapatılması nasıl izah edilebilir?
***
Kırsal kalkınmayı sağlamak amacıyla ayrılan onlarca milyon dolar kaynak…
Nere gitti o paralar?
***
Acaba bir Allah kulu bugün kalkıp, “Şu tesis ya da yatırım kırsal kalkınma projesinin eseridir” diyebilir mi?
***
İkinci üniversite…
***
Tarım arazilerinin üzerine kondurulan o iğreti binaların getirisi ne olmuştur Erzurum’a?
***
Havalimanı…
***
Kış aylarında çoğu zaman uçuş iptalleri niye yaşanır bu memlekette, niye insanlar sıkıntıya sokulur, niye turizme balta vurulur?
***
Organize Sanayi Bölgesi…
***
Daha çok binaları depo amaçlı kullanılan bu bölgenin böylesine verimsiz şekilde kullanılmasının suçlusu, sorumlusu kimlerdir?
***
Kış oyunları için harcanan paranın 700 trilyon lira olduğu söyleniyor.
***
O kadar para harcandı da Erzurum ne kazandı?
***
Atlama kuleleri yerle bir oldu, bir hesap soranı çıkmadı!
***
Halen daha bu sorumsuzluğa göz yumulmasını anlamış değilim.
***
Nüfus sayısı yeterli olmamasına rağmen, Erzurum’un büyükşehir ilan edilmesi bu memlekete tanınan bir ayrıcalıksa eğer; ki, öyle…
***
Bugün sosyo-ekonomik hareketlilik ve gelişmişlik açısından mevcut büyükşehirler içinde kaçıncı sırada yeralır Erzurum?
***
Mesela bir Gaziantep, bir Kayseri, bir Konya, bir Samsun ile kıyaslayabilir misiniz bu şehri?
***
Bir lojistik köy kavgamız vardı hatırlarsanız!
***
Yok Kars’a gitti, gitmedi tartışmaları.
Akıbetinden haberi olan var mı acaba?
Ne oldu o köyümüz?
***
Tamamlandı da bizim mi haberimiz olmadı yoksa!
***
Bir tarım aletleri fabrikası kurulmuştu Organize Sanayi Bölgesi’nde ve hatta üretim yapar hale de gelmişti.
***
Şimdi yok o fabrika?
Niye yok, neden yok belli değil!
***
Pasinler Sigara Fabrikası, başlamadan bitmişti.
***
Fabrikanın devasa bir arazisi vardı.
***
O araziyi dönemin Erzurum Valisi Celalettin Güvenç’in desteği ile “hayvancılık yapacağız” diyerek alanlar, şimdi ne yapıyorlar dersiniz?
***
Bir Erzurumspor’u vardı bu şehrin.
***
Tuzak kurdular sanki kulübe, borçları bahane etti ve göz göre göre kanına girdiler o güzelim camianın.
***
Bugün, Erzurumspor’un o çelmelendiği günkü durumuna gelmek için yırtınıyor, çırpınıyor, trilyonlarca lira harcıyor, ama istediğimiz yere bir türlü gelemiyoruz.
***
Dönemin Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener'in yaptığı “Erzurum’u yüksek irtifa kamp merkezi haline getirelim” teklifine neden yine o günlerin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler olumlu cevap vermemiş, sırt dönmüştü acaba?
***
Bunlar benim bir çırpıda aklıma gelenler.
***
Belki kaçırttığımız ama aklıma gelmeyen başka fırsat ve avantajlarımız da vardır mutlaka.
***
Bu imkanların hiç birinden şimdiye kadar istediğimiz gibi yararlanamamış, kalkmış “Binali Yıldırım Hükümeti, bizi niye cazibe merkezi ilan etmiyor” diye feveran ediyoruz.
***
Anlayacağınız aynen Nasrettin Hoca gibiyiz!
***
Biz irademizi, yeti ve yeteneğimizi kaybetmiş...
Gitmiş bulma imkanımızın hiç olmadığı yerlerde yitirdiklerimizi arıyoruz.
***
Sorunumuz bizim budur ve bunun adı da gaflettir.
AİRFORSE 8 Yıl Önce
şimdik belediye başkanı istanbıldan erzuruma giderken erzurum eşrefından bır abimiz çok ibretlik tavsiyede bulunuyor.diyorki earzuruma belediye başkanı oldun sakın dnaışmanlarını erzurumdan seçme istanbuldaki ekibni götürama belliki başkan söz dinlememiş
kemal 8 Yıl Önce
ya beş vekil bir araya gelipte şehirin vekaletle yönetilen kurumlarına atama yaptıramıyorlar veya bir araya gelemeyip yapmıyorlar.kaldıki cazibe merkezini erzuruma yap başbakanım mı diyecekler..hikayeeeee