Erzurumlu tanınmış hukuk adamı Prof.Dr. Yusuf Yaşar, Orhan Kemal gibi düşünüyor.
‘’Manzaraya talipsen, yokuşunda yorulmayı göze alacaksın!’’
‘’Yakın çevremden siyasete girmem konusunda bir hayli baskı geliyor zaman zaman. Bazen siyasete gireyim diyorum öğrencilerim gözümün önüne geliyor. Bırakamam ben onları diyorum içimden. Bazen bürokrat olayım, bürokrasiye gireyim diyorum, o zaman da boğaz manzaralı ofisim, rahatım aklıma geliyor. Sonra amaan, dünyayı ben mi değiştireceğim diyorum, hepsinden vazgeçiyorum’’ diyor Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr.Yusuf Yaşar.
Pasinler’in medarı iftiharlarından olan, odun ateşindeki çayı ile adı tüm ülkeye yayılan Hacırüştü familyasından olan Yusuf Yaşar hoca ile, İstanbul ziyaretim esnasında Üsküdar’da ki boğaz manzaralı ofisinde buluştum.
Son yıllarda ceza mahkemeleri usul ve şike-teşvik yasası ile ilgili yasal düzenleme önerileri ve kitapları ile hukuk alanında tanınırlık kazanan Prof.Dr.Yusuf Yaşar, her seçim öncesi bir şekilde ismi de dillendirilen biri olduğu için de siyaset düşünüyor mu, onu merak ederdim hep ve o merakımı gidermek için sordum.
Siyaset düşünecek misin hocam?
***
1984 yılında başlayan hukuk eğitimi ile İstanbul’u mesken tuttuğunu anlatan Prof.Dr.Yusuf Yaşar, kısa süreli dalgalanmalar yaşamasına rağmen şu an burada huzurunun yerinde olduğunu söyledi.
Zaman zaman özellikle yakın çevresinin baskılarına rağmen siyasete ve bürokrasiye girmekten vazgeçtiğini belirten Yusuf Yaşar, ‘’Ben siyasette, bürokraside olacağım da ne olacak? Dünyayı ben mi kurtaracağım. Öğrencilerim benim herşeyim. Onlar benim için dünyaya değer. Benim dersimden geçer not alamadığında utanan, daha yüzüme bakamaz duruma gelen öğrencilerimi tanıyorum ve onlarla gurur duyuyorum. Çocuklarım gibi titrerim üzerlerine. Benim gibi hakim, savcı, avukat, akademisyen olsunlar yeter. 2006 yılındaydı sanırım. Biraz da rahmetli ağabeyim Ali Yaşar’ın çok ısrarcı olmasıyla MHP’den Erzurum vekilliği için aday adaylığım olmuştu. Ben bir defa o şansımı kullandım ve daha da kalsın, kullanmayı düşünmüyorum. Bana göre olmadı, belli ki olmayacak da. Beni lütfen manzaramla başbaşa bırakın’’ dedi.
---
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Herkes doğru insanı bulmak ister, yanılmamak için. Oysa kimse uğraşmaz, doğru insan olmak için! (Sigmund Freud)
DUVARIN DİLİ : Kafam dağınık olabilir, ama kimi nereye koyduğumu unutmam!