Gazetelerde ve internet sitelerinde CHP Erzurum İl Başkanlığı'na Fehmi Bedir'in seçildiğini görünce sevindiğim kadar da şaşırdım. Çünkü Fehmi Bedir ile CHP İl Başkanlığı'nı bundan iki hafta önce konuşmuştuk, hiç aday olacağına dair en ufak bir şey bile söylememişti. Bu konuyu konuştuğumuz yer de çok ilginç bir yerdi. Belediye otobüsünde! Kızı ile birlikte Dadaşkent'te bindiği otobüste karşılaştığımız Bedir ile önce havadan sudan sözetmiştik. Söz döndü dolaştı, CHP İl Başkanlığı'na gelmişti. Emekli olduğunu, Kültür Müdürlüğü olduğu dönemde dahi bir çoklarının aksine 'CHP'liliğini saklamadığını', esasta il başkanlığı için kendisinin ''biçilmiş kaftan'' olduğunu söylemiştim. Tanıdığım günden beri bende ''adam gibi adam'' intibasını uyandıran Fehmi ağabeyi, yazları genelde köyünde geçirdiğini, kurulu bir düzeninin olduğunu ifade ederek il başkanlığını düşünmediğini belirtmişti. Artık benim gazım(!) mı etkili oldu nedir, o yüzden Fehmi Bedir'in bugün il başkanlığı koltuğunda oturuyor olması beni hem şaşırttı hem de sevindirdi.
***
Fehmi Bedir'in il başkanlığına seçilişinden çok genel merkeze rağmen seçilmiş olması, çok daha önemli. 4 oyla seçim kazanan hem Bedir'e hem de bu 'kriz'den ders çıkarmasını isteyen CHP'ye desteğin verilmesinden yanayım. Bir türlü Doğu'da beklediği eski ilgiyi bulamayan, üstüne üstlük teşkilatçılık anlamında bugüne değin hep kötü sınavlar veren CHP'de bu yeni dönemin, sadece parti için değil Erzurum için de hayırlı olması dileğinde bulunuyorum. Nasıl Bakansız yıllar Erzurum için hep Bakımsız yıllar olduysa, CHP'siz yıllar da Erzurum için özürlü yıllar olmuştur. CHP'siz Erzurum'u hep bir tarafı eksik görüyorum. CHP'siz Erzurum'u, oldum olası hep bir tarafı özürlü insana benzetiyorum.Ne bileyim, 'efsane başkan' Orhan Şerifsoy'un 'büyülü hizmetleri'ni duyarak büyüyen bendeniz, Aytekin Bayraktar'lı, rahmetli Müdehar Topdağı'lı, Çetin Bozkurt'lu, Hilmi Nalbantoğlu'lu ve dahi Nusret Atilla'lı CHP'yi özlüyorum. Her birisini yakından tanıma imkanı bulduğum bu kişiler, inanın ki sofranın olmazsa olmazlarından tuzları ve dahi biberleriydi!
***
Zaman zaman ''Erzurum nasıl kurtulur?'' ana başlığıyla toplantı ve sohbetler oldu, oluyor. Bu soru'nun karşılığı onlarca cevap verilir. İnanıyorum ki verilen bu cevaplardan bir tanesinde CH'den söz edilmez! Bugün, 'üstüme vazife olmadığını' ve üzerimdeki 'mahalle baskısı'nı da bile bile bir cevabı da ben vererek, 'donkişot'luğa soyunacağım! ''Erzurum ancak içerisinde CHP'li Belediye Başkanlarının ve milletvekillerinin yaşadığı bir şehir olursa kurtulur!'' cevabım, dün olduğu gibi bugün de yarın da geçerli olacaktır! Mesela en azından Yakutiye Belediyesi'ne şöyle yurt dışı görmüş, beş yıldızlı otellerde kalmışlığı olan, hafif de şiir bilen, enstrüman çalan, sanatçı kimliği de olan CHP'li bir başkan olursa Erzurum'a çok mu yazık edilmiş olunur? Biliyorum ki söylediğim şeyler çoğuna göre 'uçuk, kaçık' şeyler. Ben şahsen o koltukta o tanımda bir adamı oturuyor gördüğüm an, Erzurum'un bir çok açıdan değişime ve gelişime uğramaya başladığına inanmaya başladığım an olacaktır!
***
Aslında ''sağduyu sahibi'' bir CHP'nin hepimize gerekli olduğunu bildiğimiz gün, 'doğalgaz fiyatlarının olmasa dahi KDV oranlarının düşeceğine inandığımız gün' de olacak diye düşünüyor ve Fehmi Bedir ile bu yeni dönemin CHP ile Erzurum'un barıştığı dönem olacağına inanmak istediğimi belirterek yazıya noktayı koyuyorum.