Yıllar önce yaşanan konut kooperatifçiliği yeniden sahne aldı...

Erzurum, Yapı kooperatifi sektöründe bir zamanlar Türkiye’nin en gözde illerinden biriydi.

Özallı yıllarda bir ara çok sayıda yapı kooperatifi kurulması ve çok sayıda vatandaşın da ucuz yolla konut sahibi olması sebebiyle Erzurum’un Türkiye birinciliğini de hatırlıyorum.

Yapı kooperatifi konusunda Erzurum sadece bölgenin değil, tüm ülkenin parmakla gösterilen illerinden birisiydi.

Özellikle şimdiki adıyla Palandöken, eski adıyla Yenişehir ve şimdiki adıyla Aziziye, eski adıyla Dadaşkent’te 100 binin üzerinde konut yapımı gerçekleşmiş ve bu ilimiz kooperatifçilikte altın yıllarını yaşamıştı.

Henüz yap-sat’ın meşhur olmadığı o dönemlerde konut sahibi olmak işte bu yapı kooperatiflerinin marifetiyle gerçekleşiyordu.

Belki ödemelerde zaman zaman sorun çıkıyordu ama dargelililer için bu imkan süper bir imkandı.

Yıllar sonra bir şekilde kooperatifçilik eski cazibesini kaybetti, hatta kura ile de ev sahibi olunan bu yolla ev sahibi edinmek tarihe karıştı.

--

Ancak. Yıllar sonra belki de ben ilk defa yeniden eskiye dönüşe, kentsel dönüşüme giden Hasan-i Basri’de bir yapı kooperatifinin inşaatına şahitlik ediyorum.

Sanki de efsanenin geri dönüşü bu.

İller Bankası’ndan emekli olduktan sonra konut yapımına ağırlık veren inşaat mühendisi Fevzi Çakmak, adeta uyuyan devi uyandırdı, yeniden insanları kooperatif aracılığıyla ev sahibi edindirmeye başladı.

Kilyos Evleri adı altında 4 bloktan oluşan konut inşaatına girişen Çakmak, 150’ye yakın kişiyi yine eskisi gibi kooperatif aracılıyla ev sahibi etmeye koyuldu.

Şu anda Erzurum’da sadece kendisinin bu yolla konut ürettiğini öğrendiğim Çakmak, önceki gün kurban keserek inşaata start verdi.

Recep Akdağ Caddesi üzerinde yükselecek olan konutların en büyük özelliği çift balkon yerine büyük ama tek balkon olacak olması.

Fevzi Çakmak, günümüz şartlarında dargelirli vatandaşlar için konut sahibi olmanın tek yolunun bu yol olduğunu söyledi.

--

TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Uğraşamam dünüm ve dünümdekilerle. Ben yarına bakarım yanımdakilerle! (Cemal Süreya)

DUVARIN DİLİ : Hayat işte. İşi düşen şirinleri, işi biten Gargamel’i oynuyor!