Biz bu köşeden boşuna mı çağrılar yaptık, Erzurum-Elazığ dostluğunun arasına futbol girmesin, diye…

Ama konuştuklarımız nafileymiş meğerse…

Korktuğumuz başımıza geldi Cumartesi günü…

Erzurum-Elazığ dostluğunun ve kardeşliğinin arasına futbol bir kara kedi gibi girdi adeta…

Sahadaki futbolcusu deyin, Yöneticisi deyin, taraftarı deyin, kimi derseniz deyin, artık bu provokatörlüğü kim körüklediyse lanet çıksın ona…

***

Erzurum-Elazığ dostluğunu ve kardeşliğini dünya üzerinde bilmeyen yok!...

Aynı kültürün iki şehri kelimesini artık temcit pilavı gibi tekrarlamaya da gerek yok!...

***

Ama işte gel gör ki; ‘Futbol’ sayesinde nifak sokulmak istendi Cumartesi günü Kazım Karabekir Stadı’nda Erzurum-Elazığ kardeşliğine…

***

Bakın ben kişileri hedef göstermiyorum bu yazımda…

Hep birlikte suçluyuz Erzurum ve Elazığlı futbol severler olarak…

***

İki kentin takımı sadece bir futbol maçı yaptı o kadar.

Maçtan sonra yaşananlar yakışmadı Dadaş ve Gakgoşlara…

Önce Elazığlı futbolcuların birbiri ile kavga etmesi ve sonra bu kavga fitilinin iki takımın futbolcuları ve yöneticilerine kadar ulaşması, bir anda kavganın büyümesine neden oldu, doğru hiç yakışmadı bu görüntüler iki camia adına…

***

Ben bu tablo ile Erzurum ve Elazığlıların sadece düşman güldürdüğüne inanıyorum.

Dost ve kardeş iki kentin sahadaki bu kavgasını gören düşmanlar el ovuşturarak ‘Oh’ çektiler en çok ona üzüldüm.

***

Erzurum tribünlerinin sinkaflı küfürleri de hiç yakışmadı…

Tabi burada sağ duyulu Dadaşlara sözümüz yok, onlar baş tacımız.

Ama, o kendini bilmez provokatörlerin küfürlü tezahüratlarını kabul etmiyorum.

Gakgoş, Dadaş’ın ‘Gardaşı’ dır.

Canıdır ciğeridir.

Kardeş kardeşine küfretmez…

Sizin yaptığınız çok ayıp…

Bir Dadaş olarak, Elazığ’a hareket edenleri kınıyorum.

Biz defalarca dedik Gakgoş-Dadaş kardeştir.

Eve!...Yine iddia ediyorum Gakgoş-Dadaş kardeştir, kardeş kalacaktır.

***

Bakın her türlü olaya rağmen, Elazığspor’un Hocası Muammer Sürme diyor ki, “Erzurum-Elazığ kardeşliğini kimse bozamaz”…

“Yüzde yüz Erzurum’un şampiyonluğunu destekliyoruz” diyor Muammer Hoca…

***

Evet!... Bende katılıyorum, eğer Erzurum’un değil de Elazığ’ın Süper Lige çıkma şansı olsa; İnanın bende Yüzde yüz Elazığspor’un Süper Lige çıkmasını isterim.

***

Evet!...Cumartesi günü hiç istemediğimiz olaylar olmuştur. Artık bunu unutalım, dönüp arkaya bile bakmayalım, olan olmuş bir kere, bundan sonra böyle nahoş olayların olmaması için gayret gösterelim.

***

Bakın 5 tane süper golün atıldığı, Elazığ’ın müthiş paslaşmalarını, Dadaşların süper mücadelesini gölgede bıraktı maç sonu olayları…

Hiç yakıştı mı? iki camiaya da…

Güme gitti, Cumartesi günkü muhteşem maç…

Taylan Antalyalı’nın ilk yarıdaki futbol resitalini, 38’lik Mert Nobre’nin 18’lik meslektaşlarına çıkardığı o müthiş mücadelesini, ‘Terminatör Burhan Eşer’in, inanılmaz performansını konuşamıyoruz, yazımız uzayıp kafanızı ağrıtmasın diye…

Sağbek Tolga ile sol bek Hakan’ın sevindiren form yüksekliğini, 14. Gülünü atan, 7. Asistini yapan süper star Erhan Çelenk’in başarısını, her zaman takımda bulunması gereken bir silah olarak gördüğüm Abdulkadir Özdemir’in jeneriklik füzesi sonucu meydana gelen ‘Muhteşem Gol’ün güzelliğini tartışamıyoruz, yazımız uzamasın diye…

Taylan’la güzelleşen Scuk’un performansını anlatamıyoruz, çıkan tatsız olaylar yüzünden…

Jasmin Trtovac ile Lokman Gör’ün, havadan ve karadan geçit vermediklerini, kaleci Hakan Cenbazoğlu’nun Manuel Neuer vari hareketlerine değinemiyoruz bu yazıda…

Gökhan Karadeniz’i küstürmeyin ona Play-Off’ta ihtiyacımız olduğunu sadece bir satırla geçiştiriyoruz.

Daha neler vardı, neler! Cumartesi günkü mücadelede…

Ama, maçın önüne geçti, çıkan kavga…

***

Tabi Erzurumlu futbolcular bu performansı gösterirken, Elazığ’ın orkestra şefi, her takıma lazım Elmar’ın futbolunu, Tatos’un şovunu, Jeffrey’in kıvrak bilekleri ile yaptığı sambayı, Mehmet Yiğit’in müthiş hırsını yeterince yansıtamıyoruz, bu sütunlara…

***

Bakın!... Bu son olsun, dünya var olduğu müddetçe, futbolda Erzurum-Elazığ saha rakip olacaktır.

Ama Gakgoş-Dadaş kardeşliğini kimse bozamayacaktır.

Bir Erzurumlu olarak Erzurum-Elazığ kardeşliğini 100 tane şampiyonluğa değişmem.

Şampiyonluklar geçici, dostluklar bakidir.

Not: Hayatını kaybeden meslek büyüğümüz Sayıl Narmanlıoğlu’na Allah’tan rahmet diliyorum, kederli ailesinin ve Erzurum basınının başı sağ olsun.