CHP medyası, kendi derdine yandığı için şu sıralar ne yeni Kabineyle ne de Meclis’te yapılacak yemin töreniyle ilgilenecek mecali var.

Merkez medya ve hükümet medyası ise, “Bakın bizim yazıp çizdiklerimiz tek tek doğru çıktı” gururunu yaşıyor.

Haksız da değiller hani…

Seçim sürecinde çirkinleşip kimseye kin ve öfke kusmadı.

Neyse birkaç güne taş büsbütün yerli yerine oturur.

Gerçi birkaç vakte kadar da mahalli seçim süreci başlayacak ama…

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik söyledi:

“Seçim kaybedeni seçmen ya da millet olmaz. Seçimin kaybedeni parti ve genel başkan olur.”

İsabetli bir tespit… Zira ülkemizde olup biten de zaten budur.

Hiçbir vatandaşımız, “Ben Cumhur İttifakı’na oy vermedim acaba bir sıkıntı olur mu” şeklinde endişe taşımıyor.

Seçim artık geride kaldı, kim kime oy verdiyse verdi.

Türkiye, yeni yüzyılı için doludizgin koşmaya hazırlanıyor.

Bu yarışa, ülkesini seven herkes katkı sunmalıdır.

Az daha unutuyordum:

Bu seçimin asıl kaybedeni, elbette ki PKK, FETÖ ve tekmili birden Türkiye düşmanlığı yapan terör örgütleridir.

Ne yazık ki Millet İttifakı, münhasıran da CHP bu terör örgütlerinin elinde adeta maskara oldu.

Biri montaj kasetlerle haysiyet cellatlığı yaptı; en iyi bildiği işi tekrarladı.

Diğeri elindeki bebek kanıyla Türkiye’yi hizaya sokmaya çalıştı.

Batı’nın hali zaten ortada… Utanma arlanma nedir bilmiyor.

Çok şükür ki Türk milleti, feraseti, irfanı, kararlılığı ve cesaretiyle bütün oyunları bozdu, tuzakları başlarına geçirdi, plan programlarını paçavraya çevirdi.

Şimdi gelelim yeni Kabineye…

Her gönülde bir aslan yattığından olsa gerek, siyasete meraklı herkes, “müstakbel bakanlar şunlardır” deyip, bakan olarak görmek istediği isimleri sıralıyor.

Hele Ankara’da çokbilmiş bazı tipler var ki, sanırsınız doğrudan Başkan Erdoğan’dan bilgi alıyorlar!

Yok öyle bir şey…

Kimse bildiğinden yazıp çizmiyor ya da konuşmuyor.

Sallıyor ya da temennisini beyan ediyor. Tutarsa ne ala…

Tayyip Beyin ağzından bizzat açıklama yapılana kadar, havada uçuşan isimler hep farazidir.

Misal biz Erzurum olarak şuna vurgu yapmalıyız hatta ne vurgusu altını kalınca çizmeliyiz:

İcracı bir bakanlık istiyoruz.

Evet… Bu kadar net…

Erzurum, Tayyip Bey’den yeni Kabinede icracı bir bakanlık talep ediyor.

Sağlık olur, Ticaret olur, Enerji olur…

Diyelim ki Dışişleri verilirse de, “niye verdiniz” diyecek halimiz yok.

Üstelik bu icracı bakan aynı zamanda bölgenin de bakanı olacak…

Tanıdığımız Sayın Erdoğan, tıpkı önceki hükümetlerde olduğu gibi illa ki bölge faktörünü hesap edecek ve dengelere özen gösterecektir.

Bekleyip göreceğiz, nasılsa iki üç gün sonra belli olacak.

Bendeniz Erzurum bakanlık planında ıskalanacağını düşünmüyorum.

Daha doğrusu temennim bakanlık verilmesi cihetinde…