Prof. Dr. Alpaslan Ceylan...

Uzun yıllar Erzurum’da Atatürk Üniversitesinde çalıştı.

Asıl uzmanlığı, Eskiçağ Tarihi, Türk Kültürü, Tarihi Coğrafya ve Stratejisi.

Hocamız: Azerbaycan, Moğolistan, Gürcistan, Rusya, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Nahcivan ve Türkmenistan’da Türk Kültürü ve Tarihi ile ilgili ciddi çalışmalara imza attı.

Güneş Vakfı Genel Başkanlığını yaptı.

Yaptığı çalışmalarla Türk Dünya ve Coğrafyasına önemli katkılar sağladı.

Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, üç yıldır da Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nin Rektörü.

*

Erzurum’dan İHA Bölge Müdürü Ayhan Türkez, Pusula Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sevda Güneş ve Pusula Gazetesi Haber Müdürü Cihat İncesu ile birlikte Manas Üniversitesi’nin mezuniyet törenine katıldık.

Prof. Dr. Alpaslan Ceylan bizi 3 gün boyunca Kırgızistan’ın Başkenti Bişkek’te bulunan Manas Üniversitesi’nde misafir etti.

Kısa ziyaretimiz esnasında rektör olarak atandığı Manas Üniversitesi’ni çok önemli bir noktaya taşıdığını müşahede ettik, başarılarıyla gururlandık.

Sadece ülkesi için değil, Türkiye ve Türk dünyası içinde büyük ehemmiyet taşıyan Manas Üniversitesi, onun becerikli ellerinde çok büyük yol kat etmiş. Bilimsel ve idari açıdan örnek bir bilim yuvası haline gelmiş.

Mütevazı kişiliği ile çevresinde bir sevgi halesi oluşturan hocamız, İşe ilk olarak iyi bir ekip kurmakla başlamış. İşinin ehli kadroları bulup Manas’a getirmeyi başarmış.

Prof. Dr. Ceylan çalışma azmi ile çevresine örnek olan bir kişiliğe sahip.

Sabahın yedisinden akşamın on ikisine kadar koşan ve koşturan bir yönetici, dünyayı dikkatle takip eden seçkin bir bilim insanı.

*

Halk içinde muteber, efsaneleşmiş isimler vardır her zaman.

Herkesin saygısını sevgisini kazanmayı başaran Dadaş rektör onlardan birisi.

Öğrencisinden, akademisyenine,

Öğrenci velilerinden, üniversite çalışanına kadar herkesin gönlünde yer etmiş.

Özellikle ‘kolay ulaşılabilir ve kolaylaştırıcı’ olması hem kendisinin yüreklerde yer etmesini, hem de üniversiteye başarı kapılarının açılmasını sağlamış.

Gönlü ile birlikte makamını ahaliye açmış.

Yaz aylarının akşamlarında Üniversite kampüsü Kırgızların nefes aldığı mekân haline gelmiş.

Rektör öyle olursa ekibi farklı hareket edebilir mi?

Yüzleri pekmez, turşu satmayanlardan,

Taleplerin, isteklerin üstüne yatmayanlardan

Samimiyetle mükrim olanlardan oluşmuş ekibi de.

Rektör Hoca, sabırlı, sebatlı, sakin biri.

Özü sözü bir.

Düğünde oynamayı, cenazede ağlamayı bilen,

Halkın gönlünde taht kurmayı başarmış,

Vakit saat gelip, görev süresi sona erdiğinde...

Bile…

Bu üstün niteliklere sahip Prof. Dr. Alpaslan Ceylan ‘sürekli itibar nişanı’ ile özellikle Türk Dünyası’nda ödüllendirilecektir.

Nice bahtlı, eskimeyen Rektörler vardır ki dönemleri bitmiştir, önemleri bitmemiştir ve hiç bitmeyecektir.

Hangi akıllı kişi böyle bir mazhariyet yerine isimsiz namsız bilim adamı mevta olmak ister ki...

*

Manas Üniversitesi’nin bugün yakaladığı başarıyı görenler, bu başarıya şahit olanlar yukarıda Rektör Hoca için zikrettiğimiz ifadelerin daha fazlasını hak ettiğini kesinlikle göreceklerdir.

Bilim dünyasında çok fazla ön sıralarda yer almayan Manas Üniversitesi’ni dünya üniversiteleri sıralamasında 1000. sırada yer almasını sağlamış.

Mezun öğrencilere seslenişinde ise sevgiyi ön plana alan Prof. Dr. Ceylan, ‘Sevgiyi hayatınızın merkezine oturtun. Çünkü sevgi olmadan hiçbir başarı söz konusu olmaz.’

Cengiz Aytmatov’un da güzel bir sözünü de ifade ederek, ‘Bir insan için en zor şey, her gün insan kalabilmektir.’

Bu ifadelerden de anlıyoruz ki, Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, öğrencilere ettiği nasihati aslında kendisine şiar edinmiş.

Öğrenci odaklı bir üniversite oluşturmuş.

Yoksul öğrencileri gözetmesi, yardıma ihtiyaç duyanların yardımına koşması, makam ve mevkilerin geçici olduğunu bilerek yaşaması, onun her gün insan olarak kalabilmeyi başarmasına vesile olmuş.

*

Bir insan için yurt dışında, ülkesinden ayrı yaşamak çok kolay değil elbette.

Hele hele hiçbir sosyal aktivitesi olmayan,

Rusya’nın egemenliğinden kurtulmuş ama hala onun yörüngesinden kurtulamamış,

Modernleşmemiş,

Acıların, dramların yaşandığı,

Türkiye başta olmak üzere, Türk Dünyasını da ele geçirmeye çalışan şer güçlerin cirit attığı Kırgızistan’da yaşamak ne para ne de pulla olacak işler değildir.

Gönül adamı,

Görev adamı olmak lazım.

Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’ın hayatı Türk Dünyası’nda geçmiş.

Hizmet etmeyi seviyor.

Bütün zorluklara rağmen, bütün engellemelere rağmen canını dişine takarak cansiperane çalışmasını devam ettiriyor.

Gördüğümüz önemli bir nokta da şu aslında;

Prof. Dr. Alpaslan Ceylan daha üst görevleri hak ediyor.

Mesela benim aklımdan geçen görev Özbekistan veya bu coğrafya da bir Büyükelçilik.

Hocaya çok yakışır,

Çokta başarılı olur…

*

Sön söz;

Manas Üniversitesi’nin Dadaş Rektörü Alpaslan Ceylan, özellikle Türkiye’den öğrenci istiyor. Manas’tan mezun öğrencilerin istihdam sorununun olmadığını her daim ifade ediyor.

Bizde bunu genç zihinlere söylemiş olalım.

Bir son söz daha,

“Kolaylaştırın, zorlaştırmayın. Müjdeleyin, nefret ettirmeyin” ilahi düsturu sadece dini tebliğ yöntemi değil; Müslüman Türk’ün genel hayat kılavuzudur.

Ne mutlu bu kılavuzla hizmet yoluna çıkan hizmet erbabına.

Varacakları menzil belli; dünyada başarı, ahrette cennet!