Adettendir, her yılbaşı öncesi yayımlanan mesajlarda şehir yöneticileri geride bırakılan yılın muhasebesini yapar, geleceğe yönelik hedeflerini ifade ederler.
Çok önem atfederek ve dikkatle okurum bu iddialı, coşkulu beyanatları. Özellikle yerel yöneticilerin geleceğe ilişkin söyledikleri bir nevi vizyon navigasyonudur, fevkalade mühimdir.
Geçenlerde yarenlik ettiğimiz bir dostum sözü buraya getirerek şöyle dedi: “şehrin yönetici ve girişimci sınıfının söylediklerinin tamamını bir klasörde topluyorum, sonra bunların içinden geleceğe yönelik hedef ve vizyonları kopyalayıp ayrı bir klasöre taşıyorum. Dünyanın şehircilik anlamında geldiği noktanın farkında olan yöneticilerin yeni ve ileri söylemlerinden umutlanıp, geleceğe güvenle bakıyorum.”
Dostumun fikir dağarcığımı zenginleştiren daha birçok değerlendirmesi oldu. Rahmetli babamın, “sohbeti altın kıymetinde olanlar vardır, öyleleriyle söyleştiğinde kulak kesesini açık tut, kelamını idareli kullan.” Nasihatini hep hatırlar, tatsız sükûtu söz şehvetine tercih ederim. Yine de birkaç kelam ile sohbete ortak olup dedim ki:
“ Hep söylüyorum, Erzurum’un insan değerleri hazinesi gün geçtikçe zenginleşiyor. Kadim kültür ve irfan şehri olmasının yanı sıra iki güzide üniversiteye sahip oluşunun da tesiriyle Erzurum dünya çapında akademisyenlere, hekimlere, mühendislere, yaratıcı girişimci iş insanlarına sahip çok şükür. Memleket sevdalısı, dürüstlük abidesi halkı, azimli ve çalışkan. Ahalisiyle, yöneticisiyle, siyasetçisiyle üstün insani değerlere sahip hemşehrilerin yaşadığı bir şehrin geleceği daima parlaktır. ”
Dostum söylediklerime hak verip ekledi:
“ Erzurum dışsal kaynağa sürekli ihtiyaç duyan bir şehir, kişi başına düşen mevduat miktarı öz kaynaklarıyla büyük kalkınma hamleleri yapmasına olanak tanımıyor. Son yıllarda gerekli sektörlere ciddi kamu desteği yapıldı, şehrimiz hemen her teşvik paketinde yer aldı. Devlet, beka kudretini devşirdiği bu kale şehirden desteğini esirgemedi, esirgemez. Bunu bir yana kaydedip belirtelim ki; her şehirli, şehrinin geleceğinden mesuldür. Dünyanın neresinde yaşıyorsa yaşasın her Dadaş’ın kalbinin bir karıncığı, bir kulakçığı şehri için atmalıdır. Gönlünün bir parçası Palandöken’de, beyninin her kıvrımı çifte medresede olmalı; tarihine, kültürüne, enerjisine, dünyaca malum üstün meziyetlerine inanarak geleceğe azimle yürüyüşünü sürdürmelidir.”
Gördünüz mü, ne güzel temenniler dile getirdi arkadaşım, sözü noktalamak da bize düştü:
“ Erzurum’un 21. Asrın İpek Yolu merkezi olacağına inancım tam. Evvel ahir öyle olacak. Bir kere havalimanı ile, temenni ettiğimiz şekilde hızlı trenin makul bir süre sonra buradan geçmesiyle, tünellerle şehrin sırtını denize dayaması ile önemli bir ulaşım merkezi olduk.
Bu sanayi ve ticaretin altın yolu olmala aday olduğumuzu gösteriyor. Hayvancılığımız Türkiye’yi, dünyayı doyurur hale gelirse, iki üniversitemizin bilimsel yol göstericiliği ile bilgi çağında şehrimizi teknoloji merkezi yapabilirsek kim tutabilir bizi…
Buna evvela inanmamız gerekiyor
Devlet kuran, milletin yeni dirilişi için besmele çekilen bir şehir için bunlar ham hayal midir, tahakkuku pek ala mümkün hedefler midir? Nice liyakatli Dadaş bitmez tükenmez enerjisiyle şehrin geleceği için karıncalar, arılar misali durmadan dinlenmeden gayret gösteriyor. Elbette orta ve uzun vadede netice harika olacak.
İşte bir yeni sene daha kapımıza geldi dayandı. Bizi bu günlere eriştiren Yüce Allah'a nihayetsiz şükürler olsun. Vadesi dolup göçenlere rahmet dilerim.
Kul hakkına şükür riayet ettik
Ne kalp kırdık ne de gönül incittik
Sayılı nefesten çokça tükettik
Bir yıl daha geçti fani ömürden...
2022 ülkemiz ve şehrimiz için hayırlara vesile olsun inşallah. “